Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ocak '15

 
Kategori
İnançlar
 

Kutsallara fikir özgürlüğü olamaz mı?

Kutsallara fikir özgürlüğü olamaz mı?
 

Hemen vereyim cevabı:
 
Neden olmasın canım? Kutsalsa kutsal, ne ise ne! Kutsala sahip olanlar rahat etsin diye kutsalın dokunulmazlığı mı olacak? Kutsala sahip olanlar rahat etsin diye fikirlere pranga mı vurulacak?
 
Fikir ya, fikir bunun adı. Neyinden zarar gelecek? Silah olup insan mı öldürecek, canavar olup insan mı yiyecek, zehir olup zarar mı verecek? 
Zorlamayla, dayatmayla iş mi görecek? İnananların inancını elinden mi alacak? Kutsal sahibinin kutsalını elinden mi kaçıracak? 
 
*
 
İnsanların nasıl inanma hakları varsa, inanmama hakları da vardır. İnsan nasıl inanmaya zorlanamazsa, inanmamaya da zorlanamaz.
 
Kimi insan için bir şeyler kutsalsa, kimi insan için de kutsal değildir. Kimi insan için bir şeyler doğru ve mübarkse, kimi insan için de doğru ve mübarek değildir.
 
İnsanların kutsallara nasıl saygı duyma hakkı varsa, eleştirebilme hakları da vardır. Olmayacak tek şey fiili yaptırımdır; yani kişi inanmamaya zorlanmayacağı gibi, kutsalları eleştirme hakkı da elinden alınamaz.
 
*
 
Sanat, edebiyat ve mizah her şeyi konu edinebilir; Tanrıyı da, insanı da, kadını da, peygamberi de, dini de, ideolojiyi de, milliyeti de, çiçeği de, böceği de, doğruyu da, yanlışı da, eksiğini de, fazlasını da, eciğini de, cücüğünü de... Yani her türlü şey sanatın, edebiyatın ve mizahın konusu olabilir. Över de, yerer de. Göklere de çıkarır, yerin dibine de sokar. 
 
Sanat, edebiyat ve mizahın kutsalları övmek nasıl haklarıysa, yermekte hakkıdır; yerilmesinden inananlar rahatsız oluyor diye, yerilmeye asla ve asla yasak getirilemez; bu hak elden alınamaz. Kutsalları yergisinden inananlar rahatsız oluyor diye kutsallara dokunulmazlık getirilemez; inanmayanın kutsalı yerme hakkı elinden alınamaz; fikre ve ifadeye gem vurulamaz.
 
*
 
Kutsalların konu edinmesinden bütün dinlerin taraftarları rahatsız olur, ama rahatsızlığı en bariz şekilde görülen kesim Müslümanlardır.
Çoğu Müslüman, kutsalın yerilmesine karşı aklı devre dışı bırakır, sabır denilen şeyin ne olduğunu unutur, duygularıyla hareket edip, kırıcı ve vahim sonuçlara ulaşır.
 
Kutsalın eleştirisinden rahatsız olan Müslümanın yapacağı şey son derece basittir:
 
'Leküm diniküm veliyediyn' yani 'Senin dinin sana, benim dinim bana' ayetine uymaktır.
 
Kutsalı çizen çizsin, konu edinen edinsin, kutsala karşı inanın hoşlanmayacağı şeyi söyleyen söylesin, kusan kussun, söven sövsün...
 
Senin yapacağın şey çok basittir kardeşim: Görme! Duyma! Alma! Görmezden gel! Kulaklarını tıka! Sabır göster!
 
Birileri senin kutsalına hoşlanmayacağın bir şey dedi diye, ne kutsalın alınır buna ne de zarar görür. Ne değerini yitirir, ne de anlamını...
 
Kutsalına zarar veren nedir bilir misin? Senin duygusal tepkilerindir, senin akıl duygusunu yitirip girdiğin haldir, senin durumundur be Müslüman!
 
Kutsal kitabın Kuran'da dediğimin benzerini der:
 
"Alay edenlerle karşılaştığınız zaman sözü değiştirene kadar onlardan uzaklaşın ve onlarla beraber oturmayın."
 
Görme, duyma, muhatap alma!
 
Tepki göster, zarar ver, yasaklat, intikam al, hele öldür hiç demiyor dininin ana kaynağı...
 
*
 
Ey Müslüman!
 
Dinine Charlie Hebdo falan zara vermedi, dinine zararı Kouachi kardeşler, Taliban, IŞİD, Hizbullah, Boko Haram, katliamı normal bir şeymiş gibi görenler, oh oldu diyenler, Kouachi kardeşler için gıyabi cenaze namazı kılanlar, rahmet dileyenler, yani zararı sen verdin Müslüman.
 
-Mustafa Yıldırım - 23.01.2015
 
Toplam blog
: 480
: 715
Kayıt tarihi
: 03.11.12
 
 

Konyalıyım. Edebiyat okudum. Amatör yazar ve şairim. ..