Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Aralık '17

 
Kategori
Anılar
 

Lütfen! Çöplerinizi Yerlere Atınız.

Lütfen! Çöplerinizi Yerlere Atınız.
 

Korku, tüm duyguları yutan bir kara deliktir!

Yaklaşık dört yıl önceydi. İzmir’de yaşıyordum. İşe gitmeyip izinli olduğum bir gün, bahar güneşinin ve güzelim İzmir körfezinin eşliğinde biraz huzur bulabilmek için arkadaşımla beraber İnciraltı’na gittik. Bilenler bilir İnciraltı’nın eşsiz güzelliğini.

Deniz kıyısında biraz yürüyüş yapıp, tuzlu suyun ılık kokusunu içimize doyasıya çektikten sonra, büfeden içeceğimizi, ardından oradaki bir seyyar satıcıdan çekirdeğimizi(İzmirliler çiğdem der) alıp bulduğumuz boş bir banka oturduk.

Biraz zaman geçtikten sonra, bizim oturduğumuz yere yakın bir bankta oturan genç bir çiftle, temizlik görevlisinin tartıştığını duyduk. Biraz kulak kabarttıysam da tartışmanın nedenini anlayamadım. Genç çiftin yere çöp attığı için, temizlik görevlisinin tepki gösterdiğini düşündüm fakat yerlerde herhangi bir çöp göremedim. Vardır bir problem diye düşünerek, biz muhabbetimize kaldığımız yerden devam ettik.

Birkaç dakika geçti geçmedi, temizlik görevlisi amcanın elinde süpürge ve faraşıyla bize doğru yaklaştığını gördüm. Bize doğru yürürken, aynı zamanda sinirli bir şekilde kendi kendine bir şeyler söyleniyordu. Kırklı yaşlarının sonunda, ellili yaşlarının başında, hafif göbekli, masum görünüşlü, orta boylarda bir adamdı. Üzerinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ismi yazılı bir tulum vardı. Yanımıza geldi ve bankın etrafına atılmış çekirdek kabuklarını süpürmeye başladı. Dayanamadım sordum;

''Amca hayırdır. Bu asabiyet ne böyle? Gel otur soluklan biraz. Gazoz doldurayım sana''

''Sağ olasın kardeşim, işim çok afiyet olsun.'' dedi. Ben yine de bir bardak gazoz doldurup uzattım. Gazozunu içerken dayanamayıp yine sordum;

''Amca gençlerle niye tartışıyordun? Kızdırmışlar seni'' dedim hafif tebessüm ederek.

Sorumun üzerine büyük bir heyecanla ve hafif sinirli bir tonda anlatmaya başladı. Lütfen dikkatle söylediklerini okuyun!

''Baktım yedikleri çiğdemlerin kabuklarını yanlarındaki poşete koyuyorlar. Atsanıza çocuklar yere, neden poşete koyuyorsunuz dedim. Neymiş efendim, bunlar çevreye saygılı kişilermiş miş de, yere çöp atamazlarmış da, hem böylelikle bana yardımcı oluyorlarmış da, ne yardımı, daha benim ekmeğimle oynuyorlar. Böyleleri de çoğalmaya başladı iyice'' dedi.

Bunun üzerine, bir müddet arkadaşımla beraber adama bakakaldık. Ne diyeceğimi bilemedim. Arkadaşım benden önce kendine gelip sordu;

''Ne güzel işte amca, senin de işin azalmış oluyor böylece.''

''Neresi güzel? Bunlar böyle yaparsa etrafta temizlenecek çöp azalır. O zaman da fazla çöpçüye ihtiyaç olmaz. Bizi de işten çıkarırlar. Ne oluyor sanki yanında tutunca, at işte, biz temizliyoruz.'' Dedi. Bunun üzerine de ben sordum;

''Hiç çıkarılan oldu mu işten?''

''Olmadı ama böyle giderse olur.'' Dedi.

Daha sonra oturduğumuz bankın etrafını temizledikten sonra, gazoz için bize teşekkür etti. Süpürgesini, faraşını alıp yanımızdan uzaklaşıp gitti.

Yaşanan birçok olay için deriz ya, bu olay sadece Türkiye’de olur diye. Ne kadar uyuyor değil mi?

Evet, yanlış okumadınız. Yere çöp atılmadığı için sinirlenen, üzülen, korkan bir temizlik görevlisi! İşsiz kalma ihtimali en büyük kâbusu olan, bu nedenle ülkemiz adına önemli bir sosyal sorun olan çöp disiplinine, çevre bilincine şiddetle karşı çıkan.

Bunun münferit bir olay olduğunu, çok da önemli olmadığını düşünebilirsiniz. Bence önemli ve temelinde birçok sorunu barındırıyor. Ben şahsen bu amcada suç aramıyorum ve hak veriyorum. Asıl suç, bir insanı bu hadde getiren toplum düzeninde. Ne diyor ünlü psikolog Abraham Maslov ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisinde; insan temel ihtiyaçlar konusunda tatmin edilemezse, diğer ihtiyaçları düşünemez bile.

Şimdi siz söyleyin lütfen, güler misiniz, ağlar mısınız?

Ha, bu arada unutmadan hatırlatayım. Amca yanımızdan ayrılırken ona tebessümle şöyle dedim;

''Merak etme sen, bizim milletimizin çevre bilinci, birini işten çıkarmaya neden olacak kadar geliştiğinde, muhtemelen sen çoktan hayata veda etmiş olursun.''

Saygıyla… 30 Kasım 2017-Denizli / Özkan SARI

 
Toplam blog
: 102
: 4394
Kayıt tarihi
: 05.09.15
 
 

Kalın Sağlıcakla... ..