Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ocak '13

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Nasıl Gezi Programı Sunucusu olunur

Nasıl Gezi Programı Sunucusu olunur
 

Uzakdoğu'da sunduğum gezi programının Tekirdağ bölümü tanıtım fotoğrafı.


Çok uzun zamandır televizyon bloğuma dokunamamıştım, insan televizyonla uğraştığı zaman sanırım kendini kaptırıp gidiyor ve zaman zaman böyle boşluklar olabiliyor. Bu yüzden tüm blog severlerden özür diliyorum ve yeniden bloğumun sayfalarına hayat vermeye başlıyorum.

Geçtiğimiz haftalarda çok sayıda kişiden mail aldım ve baktım ki oldukça fazla sayıda insan gezi programı sunmak istiyor. Bu yüzden de gezi programlarının sunmak isteyenlere yönelik bir kaç satır yazmak istedim. Umarım bu alanda kariyer yapmak isteyenlere faydası dokunur.

Öncelikle şunu söylemeliyim ki her ne olursa olsun gezi programlarına sunucu olmanın kesin bir yolu yok. Yani, arkadaşlar şöyle yaparsanız ve birde şunu eklerseniz gezi programı sunarsınız diye bir yol göstermem imkansız. Kendi gözlemlerime ve içinde bulunduğum sektöre göre şunu diyebilirim ki kendinizi bir şekilde TV kanallarına göstermeniz gerekiyor. Eğer kanalların kafasındaki formata uyuyorsanız bu işin ilk adımını atabilirsiniz. Örneğin ünlü bir ahçının ( Anthony Bourdain veya Andrew Zimmern) bir TV den program teklifi alması ile bir anda gezi programı sunmaya başladığını görmemiz çok olağan bir durum.Ya da ülkemizden bir örnek verecek olursak Vedat Milör'ün gurmelik alanındaki tecrübelerini değerlendirmek isteyen NTV kanalının ona bu formatta bir program yaptırması da oldukça normal.

Görüldüğü gibi TV lerde oluşan talebin ardından kanallar bu alanda başarılı olan kişilerin peşine düşüyorlar. Bu kişiler ise zaten başka alanlarda başarılı oldukları ve kendilerini kanıtladıkları için TV sektörüne daha rahat bir giriş yapabiliyorlar.  Ne yazık ki ülkemizde gezi programı üretimi batılı ülkelerdeki kadar yoğun değil o yüzden de çok kısıtlı sayıda kişi bu alanda bir kariyer yapabiliyor. Örneğin batılı ülkelerde ya da benim bulunduğum coğrafya olan Uzakdoğu'da bu tür programların çokça bulunması kanalları yeni yüzler aramaya itiyor. İşte bu noktada da kanallar zaman zaman daha önce hiç tecrübesi olmayan yeni yüzleri bulmak için ilanlar veriyorlar. Sanıyorum ki bir çok gencin beklediği fırsat da tam burada ortaya çıkıyor. Bu tür ilanı görenler doğrudan formları doldurup kanalların önünde uzun kuyruklar oluşturuyorlar ve bir bir mülakata alınıyorlar.  Mülakatlara yakışıklısından en güzeline ve en maceraperestinden en güçlüsüne kadar çok sayıda özelliklere sahip kişi katılıyor. Kanal yönetimi de bunların içerisinden program formatına en uygun olan yüzü seçiyor. Burada gereken ise hem almış olduğunuz eğitim hem de mülakat boyunca göstermiş olduğunuz performans. Bu yüzden de daha sportif olanlar ve yabancı dillerini öne çıkaranların avantajı genel anlamda daha fazla oluyor. Ayrıca iş konusu sunuculuk olduğu için adaylarda  iletişim becerisine de bakılıyor. İşin üzücü kısmı bu tarz seçmelerin çok ama çok az yapılıyor olması.

Örneğin 2006 senesinde Tayvan da TLC kanalı bir sunucu aradığını duyurmuştu ve bunu duyan yüzlerce genç bu kanala başvurularını yapmaya başladılar. TLC İngilizce yayın yaptığı  ve aynı zamanda Asyalı bir yüz aradığı için başvuranların hepsi Çin asıllı Amerikalılardı.  Adaylardan kendilerini tanıtan kısa bir video çekmeleri istenmişti ve herkez o videolarda kendini göstermeye çabalamıştı.  Peki, kanal kimi seçti.?

Janet isimli bir genç kız Teksas ta doğup büyümüş ve eğitimini de ABD de tamamlamıştı. Fiziği güzeldi ve bir kaç tane de yabancı dil biliyordu. Aynı zamanda keman çalıyor olması ve mülakatta da sevimli yapısıyla öne çıkması onu TLC FUN TAIWAN isimli programın sunucusu yaptı. Janet 2011 senesinde Altın Çan en iyi gezi programı sunucusu ödülünü de kazandı ve şu anda Tayvan da oldukça popüler olduğunu söyleyebilirim.  Gördüğünüz gibi kanalın sunucusunu dışarıdan seçmiş olması Janet in şansıydı fakat en önemlisi Janet'in karakter özellikleri ve eğitimi ona bu şansı değerlendirme olanağı sunmuştu. Aynı şekilde benim çok sevdiğim bir sunucu olan ünlü Ian Wright' da bu şekilde seçilmişti.

Hepimizin bildiği gibi Türkiye de bu alanda yayın yapan kanal çok fazla yok aynı zamanda büyük kanallarımızın çoğu gezi programlarına daha az yer veriyorlar. Her ne kadar TRT ve benzeri kanallarda gezi programları olsa da TLC ya da Discovery kanallarındaki gibi dünyayı gezen program sayımız bir iki taneden öteye geçmiyor.Ne yazık ki durum böyle olsa da benim sizlere tavsiyem öncelikle yaşadığınız çevreyi ve bu sektörde hangi kanalların var olduğunu iyi analiz etmeniz. Bunu yaptıktan sonra tek tek hangi program var, kimler sunuyor ve sunucuların  geçmişleri ne şeklinde ufak araştırmalar yaparak yolunuzu belirlemenizi öneriyorum. Eğer çevrenizde yapımcı veya kanallarda çalışan tanıdıklarınız varsa kendi demolarınızı da hazırlayıp onlarla paylaşabilirsiniz. Yeteneklerinizi iyi belirleyip kanallara en iyi şekilde iletirseniz belki de sizi  bir programda kullanmayı düşünebilirler.Stajyer olarak da kanallara girmeyi deneyebilirsiniz, bu sayede sektörden kişilere ve haberlere yakın olma şansını yakalarsınız.  Ayrıca şunu da eklemeliyim ki gezi sunucusu olmadan önce ufak programların veya yerel kanalların dış sunucusu olma şansı da gelebilir. Küçük küçük haberleri kanalla paylaşan bir muhabir olmanız bile size gelecek için büyük avantaj sağlayacaktır.

Gezi programlarını sunmak oldukça yorucu olmasına rağmen gerçekten de çok eğlenceli bir iş, fakat daha öncede söylediğim gibi herşey biraz şans ve kendinizi doğru şekilde pazarlayabilmenize bağlı. Keşke ülkemizde de çok sayıda gezi programı olsa da farklı farklı yüzlerin sunduğu birbirinden eğlenceli yolculuklara çıkabilsek. Dilerim sizlerde birgün bir gezi programı sunma şansını yakalarsınız ve hayatınızda yep yeni bir sayfa açılır. Bol şans.

 

Rifat Karlova

www.rifatkarlova.com

 
Toplam blog
: 180
: 4193
Kayıt tarihi
: 13.11.06
 
 

Kariyerini Uzakdoğu sahne ve televizyonlarında geliştiren  sunucu, şovmen, yazar, oyuncu Uğur Rıf..