Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '18

 
Kategori
Güncel
 

OHAL'in Kaldırılıp Kaldırılmayacağı Konusundaki Karar Aceleye Getirilmemelidir...

OHAL'in Kaldırılıp Kaldırılmayacağı Konusundaki  Karar Aceleye Getirilmemelidir...
 

OHAL'in kaldırılması için zaman henüz erkendir...


Hem, "Cumhurbaşkanı olunca OHAL'i kaldıracağını" söyleyen Muharrem İnce; hem de "seçim sonrasında OHAL'i masaya yatırıp onu kaldırma gibi bir durum söz konusu olabilir" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda acele etmemeleri ve biraz daha düşünmeleri gerekir...

*

Konuyu daha iyi anlayabilmek ve benzer bir duruma yaslandırmak için biraz gerilere gidelim...

Büyük Millet Meclisi'ni(BMM), açılışından hemen 6 gün sonra, Milli Mücadeleye karşı olanları susturmak, Milli Mücadele'nin başarısız olacağı konusunda halk nezdinde "olumsuz algı" yaratan basını(Mütareke Basını) hizaya getirmek ve işgalcilerle "işbirliği" içinde olan hainleri cezalandırmak ve de Anadolu'da gerekli otoritenin kurulmasını sağlamak için 29 Nisan 1920'de "Hıyanet-i Vataniye" kanunu çıkarılmıştı...

Ancak, yürürlükteki mevcut kanunlar ve mahkemeler bu "olağanüstü" dönemin ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak oldukları için de, ilki 11 Eylül 1920'de kurulan "İstiklal Mahkemeleri" devreye sokuldu...

*

Şimdi günümüze dönelim...

15 Temmuz 2016'da, "okunmuş / üflenmiş" 1(bir) Amerikan doları karşılığında "ruhlarını, milletini ve vatanını satan" Türk Silahlı Kuvvetleri(TSK) içinde yuvalanmış "çürük elmalar", ABD'nin verdiği ilk gaz ve baş imamları Fethullah'ın emri ile, dangalakça planlanmış bir darbe  girişiminde bulunarak, Türkiye'de "olağanüstü bir durum" yaratmışlardır...

Bu "olağanüstü durumu karşılamak" için de, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, aynen yukarıda verdiğim tarihi örnekteki gibi "olağanüstü" bir kanun(OHAL) çıkarmış(Mevcut Anayasa gereğince "Olağanüstü hal" ilan etmiştir) ve alınması gereken tedbirleri çabuklaştırmak için de, Meclis'ten(TBMM) "Kanun Hükmünde Kararname" çıkarma yetkisi almıştır.

Görüldüğü gibi, Olağanüstü yönetim usulleri, kimilerinin dediği gibi, "hukuk" ya da "demokrasi" dışı yönetim usulleri değildir...

Terör örgütleri ile bağlantıları olan, sosyal ve siyasi ikballeri için onlardan medet uman bazı kişiler ve de kimi siyasetçilerin iddia ettiği gibi,"hukukun ve özgürlüklerin askıya alınacağı, Meclis'in devre dışı kalacağı bir baskı rejimi"  de değildir...

Buna rağmen, aynı kişi ve aynı siyasetçiler, "bu sürede, OHAL karşıtlığı üzerinden terör örgütlerinin söylemlerini kullanmaya, Batı dünyasında Türkiye'yi antidemokratik bir ülke olarak göstermeye çalıştılar. OHAL'i gerekçe göstererek 15 Temmuz darbe girişimini, FETÖ'nün varlığını, PKK'nın faaliyetlerini meşrulaştırmaya çalıştılar"(1).

*

Şimdi biraz özele inelim...

Yukarıda vurgulamaya çalıştığım "bazı kişi ve kimi siyasetçiler" arasında düşündüğüm CHP ve Genel Başkanı Kılıçdaroğlu --elbette HDP de-- baştan beri, OHAL Kanunu'na ve Kanun Hükmünde Kararnamelere karşı çıkmışlar ve 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, "başlatılan 'cadı avının' gazeteci, akademisyen, öğretmen ve vatandaşları hedef aldığını" belirterek; "böyle devam ederse Türkiye aydınlığa çıkmaz"(2) demişlerdir...

Bu "karşı olmalara" ve OHAL uygulamalarından dolayı, Türkiye'yi, "Batı dünyasında antidemokratik bir ülke olarak gösterme" gayretlerine rağmen, özellikle, 15 Temmuz 2016'dan bu yana, terörle mücadelede başarılı olmuş, devlet içinde yuvalanan Fethullahçı  Terör Örgütü'nün --bazı kalıntıları hala olmasına rağmen-- etkinliği kırılmıştır... PKK ise, can havliyle Kandil'den kaçmaya çalışmaktadır... Ayrıca, DEAŞ ve DHKP-C  gibi örgütler de ne yapacaklarını şaşırmış durumdadırlar.

*

S O N U Ç :

Milli Mücadele öncesinde, Anadolu'da "gerekli otoritenin kurulması" için çıkarılan "özel yasalara" ve kurulan "özel mahkemelere" tepki gösteren kişi ve gruplara ve ülkede yaratılan tüm olumsuz algılara rağmen, Milli Mücadele başarı ile yürütülmüş ve ülkenin zor günlerinin üstesinden gelinmiştir...

Ülkemizin bugünkü "zor günleri" de, aynı şekilde, "çıkarılan yasalara ve uygulamalara" karşı çıkanlara rağmen başarıyla atlatılacaktır... Şu anda, Türkiye'nin terörle mücadelesi hız kesmeden sürüyor ve de sürecektir...

Ülkemizin, bütünüyle normalleşmesinin en önemli şartı, terörün tam anlamıyla kökünün kazınması ve her türlü terörün ülke gündeminden düşmesidir...

Bu nedenle ben derim ki, OHAL'ın konusu, "bir seçim vaadi" gibi değerlendirilmemeli ve OHAL Kanunu, zamanından önce kaldırılmamalıdır...

Bana göre, kaldırılmasının zamanı henüz gelmemiştir...

 

cdenizkent

 

------------------------  :

(1) Esinlenme: Fahrettin Altun, "Şu OHAL Meselesi", Sabah Gazetesi, 9 Haziran 2018

(2) "milliyet.com.tr", 10 Eylül 2016

 

 

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..