Obama keşke Hillary Clinton kadar delikanlı olabilseydi...

Kim ne derse desin; Suriye'nin baştan başa bir ateş topuna dönmesinden de, 400 binin üzerinde Suriyeli'nin ölmesinden de, milyonlarca kişinin yerlerinden yurtlarından olmasından da, minik bedenleri sahile vuran Aylan çocuklardan da, dünyanın gelmiş geçmiş en vahşi devletimsi terör örgütü IŞİD'in ortaya çıkmasından da Obama sorumludur...

'Halkının üzerine varıl bombalarını ben mi attım, kimyasal silahı ben mi kullandım ya da binlerce kilometre uzaktaki Suriye'den bana ne' deme hakkına sahip değildir Obama.

Hele hele 'dünyanın jandarması ben miyim' deme hakkına hiç sahip değildir.

Muhallebi çocuğu olsanız da dünyanın jandarması sizsiniz.

Sizin selefleriniz, BM kararı olmadan da, dünyanın her yerine müdahale hakkını kendilerinde görüp, Afganistan'ı, Irak'ı işgal ederek dünyanın jandarmalığına soyundular bir kere. 

Eğer devlet politikalarında devamlılık ilkesi söz konusuysa siz de mecburen jandarmalığa devam etmeliydiniz ya da bu göreve hiç soyunmamalıydınız.

Teşbihte hata olmaz; Bush hayvanın boğazını yarıya kadar kesmiş, demokrasi gereği kasap değişmiş, gelen kasap 'ben iyi aile çocuğuyum, beni kan tutar' deyip yarı canlı hayvanı serbest bırakıp o hayvanın ortalığı darman durman etmesine sebep olamazsınız!

Popülizm yapıp 'Arap çöllerinde Amerikan askerini öldürtmem' deyip askeri geri çektiniz ve IŞİD canavarını siz yarattınız. 

İyi-kötü diktatör-miktatör o ülkelerin oturmuş bir düzenleri vardı. Selefleriniz bu düzenleri bozdu. Seleflerinizin bozduğu düzenleri adaletle ve vicdanla yeniden normale dönüştürüp dönmek varken, 'ne haliniz varsa görün, bana dokunmayan yılan bin yaşasın' deme hakkınız yoktu.

IŞİD canavarını yaratarak Ortadoğu'nun içine ettiniz, şimdi de 'ben sadece havadan bomba atarım, gerisine karışmam' diyorsunuz.

Kimyasal silah 'Kırmızı Çizgim'dir dediniz, atıldı, koca Amerika'nın şerefini düşünmeden tükürüğünüzü yaladınız.

Suriye olayında ta başından itibaren, özellikle de güvenliği sağlama ve mülteci sorunuyla ilgili, Türkiye'nin tezleri vardı. Bu tezler öyle hayali tezler de değildi. 1. Körfez savaşında Irak'ta uygulanmış ve 36. paralelin kuzeyinde uçuşlar yasaklanmıştı. Bu şekilde savunmasız durumdaki Kuzey Irak Kürtlerinin can güvenliği sağlanmıştı. Aynı şekilde Suriye'de de uçuşa yasaklı bir güvenli bölge oluşturulsaydı bugünkü insanlık dramı, başta Suriye'nin komşuları olmak üzere, Avrupa ülkelerinde de multeci sorunu yaşanmayacaktı.

Türkiye'nin bu haklı tezini başından itibaren duymamazlıktan geldiniz.

Rusya da yoktu o zaman, bunu rahatlıkla gerçekleştirebilirdiniz. 'Güvenlik Konseyi kararı gerekli' bahanesiyle bunu elinizin tersiyle ittiniz. Oysa yeri geldiğinde GK'yi takmadığınız ortadaydı.

Haklı olarak farklı şeyler düşünmeye başladık. Zira kaypaklık konusunda Amerika'nın geçmişi kömür karasıydı. Güvenli bölgeye en çok ihtiyacı olması gereken PYD'nin güvenli bölgeye karşı çıkması ise kuşkuları iyice arttırıyordu. Çaktırmadan bir 'Ali-Cengiz oyunu' mu oynanıyordu? Türkiye'nin 'Kırmızı Çizgi' ilan etmesine rağmen, Kuzey Suriye'de baştan başa bir PKK devleti mi kurdurulmak isteniyordu?

'Stratejik ortağım' dediğiniz Türkiye ile görüşmek ve Ankara'yı ziyaret etmek varken, Kobani'yi ziyaret etmenin ve orada ne idüğü belirsiz birinden plaket almanın anlamı neydi?

Başbakan Davutoğlu'nun açıklamasına göre, Amerika ile Rusya arasında yapılan her görüşmenin ertesi günü Rusya ılımlı muhaliflere olan bombardımanını arttırıyormuş!

Tüm bu yaşananlar sebebiyle Amerika'nın dostane olmayan bu kalleş planının bir devlet politikası olduğundan tam da emin olmaya başlamıştık ki, Bloomberg tv.'de, Obama'nın ilk dönem Dışişleri Bakanı ve 2016 seçimleri için de Demokrat Parti'nin başkan adayı olan Hillary Clinton'un Charlie Rose'a vermiş olduğu röportajı izledim.

Hayretler içerisinde kalmıştım. Charlie Rose'a açıklamalar yapan sanki Hillary Clinton değil de Erdoğan gibiydi. Clinton, Obama'nın Suriye politikasını eleştirdi ve "Uçuşa yasak güvenli bölge oluşturulması gerekir" dedi. Clinton Türkiye'nin tezlerinin tıpa tıp aynısını savunmuştu.

Aynı Hillary Clinton, 2014 yılında yaptığı bir açıklamada ise "Zamanında Esed rejimine karşı çıkan muhalifler içerisinde İslamcılar, laikler ve birçok farklı grup vardı. Bunların silahlandırılmasına yeterince destek verilmediği için zamanla yerlerini radikal İslamcılar aldı"  

Bunun anlamı da 'IŞİD'in güçlenmesinin ve ilerlemesinin sorumlusu Obama'dır' demekti.

'Gelen gideni aratırmış' şeklinde bir özdeyişimiz vardır.

Obama bizi sadece hayal kırıklığına uğratmakla kalmadı, nefret ettiğimiz Bush'u da mumla arattı.

Bu haliyle Obama Amerika başkanlar tarihinin en sünepe başkanı olmaya aday.

Keşke Obama Hillary Clinton kadar delikanlı olsaydı!

07.02.2016

Hasan Basri Özgen