Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '15

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Oktay Sinanoğlu

Oktay Sinanoğlu
 

Sevgili okurlar biliyorsunuz bu haftabaşı değerli bilim adamımız, Türkiye sevdalısı Oktay Sinanoğlu'nu kaybettik. ABD den cenazesi getirildi, bugün Caddebostan Kültür Merkesinde düzenlenen anma töreninden sonra, Şakirin camisinde kılanan namaz sonrası Karacaahmet mezarlığında toprağı verildi.

Sayın okurlar, Oktay Sinanoğlu gibi değerler kolay yetişmiyor. Bu değerlerimiz bedenen aramızdan ayrılıyor, ama düşünceleri, kitapları bizlerle ve bizden sonra gelecek nesillerce yaşatılacak, unutulmayacak. Bizler için bu görevdir.

Bakın bu blog sayfalarında yeri geldikçe bu değerlerimize yer veriyorum, topluma tanıtmak istiyorum.

Oktay Sinanoğlu içinde 12 Kasım 2007 de bir yazı yazmışım, çok az olmasına rağmen 1220 kişi tarafından okunmuş. Aynı yazıyı tekrar sizinle paylaşmak isityorum.

 

2001 yılının son çeyreğinde bir gazetenin Pazar ekinde dikkatimi çekmişti, Oktay Sinanoğlu. Klasik bir Pazar söyleşisi idi. Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun “Türk Aynştaynı” kitabını okudum. Sonraları “Hedef Türkiye” kitabını okudum. Çok geç tanıdığımız, engin bir insan ve kimyacı Sinanoğlu. Yirmi altı yaşında Amerika’da Yale Evrenkentinde (üniversitesinde) profesör olması, dünyaca ünlü bu bilim adamımızın kıymeti, maalesef birçok kişi tarafından bilinmemekte. Sinanoğlu’nun ısrarla üzerinde durduğu nokta Türkçe ile Eğitim. Türkçe’nin yaşatılmasının, Türk kültürü ile doğrudan ilişkili olduğunu defalarca tekrarlıyor.

Yüzyıllar boyu Türklerin bu dünya üzerindeki varlığının tesadüfi olmadığını ve diğer ırkların günümüze kadar bizlerle nasıl uğraştığını detaylarıyla anlatmakta. Yaşadığımız bu dünyada hakimiyeti elinde tutmak isteyenlerin akıllara durgunluk veren çalışmalarını ve bir ırkı yok etmek için ( klasik yollarla başaramadıklarında ), o kültürü ve o dili nasıl zayıflatmaya çalıştıklarını anlatmakta. Kendi deyimi ile kültür mühendislerinin, toplum mühendislerinin ve din mühendislerinin uğraşlarını bizlere aktarıyor. İbret verici, herkesin tanışması lazım Oktay Sinanoğlu ile.

Sinanoğlunun birçok kitabı gençlik tarafından okunuyor. Çünkü, gelecek bugünün gençleri tarafından biçimlendirilecek.

Sinanoğlu’ndan kısa alıntılar vermek istiyorum

"...Ben baktım, Türk Bayrağı, Atatürk karşımda, cam çerçeveli olduğu için bayrağın üstünde kendi yansımamı görüyorum. İçimden yemin ettim, dedim ki: Gideceğim ve orada söz sahibi olacağım, ondan sonra gelip o namussuzlarla burada uğraşacağım. O zaman anlamıştım ki burada kalırsam Amerika’nın kölesi olurum, oraya gidersem Amerika'nın efendisi olur, buraya gelip onlarla daha rahat mücadele ederim. Ve iste bizi gönderdiler..."

"...Bizi 17 yaşımızda apar topar zorla Amerika’ya gönderdiler; çirkin bir gaye ile 'devşirme' olalım diye gönderdiler; çok şükür olmadık!..."

Gündelik, siyaset, çıkar grupları, dışardan güdümlü gizli veya açık "cemiyet"lerden uzak durun. Atatürk’ün dediklerini bol bol okuyun, onları işte bu günler için demiş, yazmış. Türkiye'nin şerefli, refahlı, itibarlı ve bağımsız geleceği için Atatürk yolumuzu çizmiştir. Dış ülkelerden, onların yerli kuyruklarından medet ummayın. Gayeleri bize yardımcı olmak değil, Türk adını tarihten silmektir. Dünyanın neresinde olursanız olun, kimliğinizi, Türk dilini, Türk tarih ve kültür bilincini, binlerce yıllık geleneğini kaybetmeyin. Dış gibi konuşup yabancıdan ayırt edilemez hale gelmek hiç şart değil. Unutmayın ki Türk olmak bir kafa, gönül işidir. Türk; kültürüyle, diliyle, ata sevgisiyle Türk’tür. Soy sop meselesi karıştırarak, o her şeyimizi borçlu olduğumuz şerefli atalarımızı karalamaya çalışan iç düşmanların kitaplarına, yaygaralarına kulak asmayın. Kültür genleri, ırk genlerinden daha önemlidir.

 

 
Toplam blog
: 487
: 1730
Kayıt tarihi
: 01.04.07
 
 

1965 İstanbul doğumluyum. İTÜ Elektrik mühendisliğinden mezun oldum. Özel sektörde Kalite Bölümünde..