Ölüm haberinde ölen, haberi veren başkalarıysa yakınınız, haberi veren yakınınızsa başkasıdır

Çünkü örneğin anneniz size kardeşinizin öldüğünü söyleyemez. Bazen yakınlarımıza bir şey olduğunda haber bize yarım yamalak ulaşır ki zaten o anda olayın şokuyla ölenin ya da kazaya uğrayanın/yaralananın kim olduğunu pek anlayamayız. İstisnaları olsa da böyle durumlarda başlıkta yazdığımız durum göz önünde bulundurulmalı. Yani ölüm haberinde ölen, haberi veren başkalarıysa yakınınız, haberi veren yakınınızsa başkasıdır.

Bir de bu tür olaylarda olay biraz saklanır. Ne olduğunu tam bilmiyoruz denilir. Yaralanmış denilir. Bir şeyi yok denilir. Haber alamadık, hastanedeymiş falan denilir. Olayın sizden saklanmaya çalışılacağını düşünüp daha kötüsüne hazır olmak gerekir.

Yakınınız (anne, baba, kardeş vs) size yakınınızın ölüm haberini veremez. Olayı duyan uzak tanıdıklarınızdan biri usulüne uygun bir şekilde haberi verir. Lap diye öldü demesi doğru değildir, alıştıra alıştıra söylemesi gerekir. Ve dediğimiz gibi telefonla ya da yüz yüze böyle bir acı haber duyduğunuzda haberi veren kişiye bakın. Örneğin babanız söylüyorsa ölen anneniz ya da kardeşiniz değildir. Başkasıdır. Uzak akrabanız ya da tanıdığınız üstelik sizi hazırlayarak söylüyorsa ölen yakınınızdır.