Önce Las, sonra Vegas...

Size ilk fırsatta değil, hiçbir fırsatta gidemeyeceğim bir şehri tanıtmaya çalışacağım.

ABD'mizin Nevada eyaletinde bir kent.
Mojave Çölü üzerinde kurulmuş...
Önceleri vahşi kovboyların cirit attığı, sonrasında bir mafya şehri olduğu bilinir.
Günümüzün ise göz kamaştıran muhteşem şehri.

Bir diğer adı da, "Dünyanın Eğlence Merkezi" ...

Ünlü mimari eserlerden esinle İtalyan tarzı dekore edilerek tasarlanmış, en ünlü aşçılarının görev yaptığı, en pahalı otel ve kumarhanelerinin bulunduğu bu kent; görkemli çiçek bahçeleri ışıklı, fıskıyeli havuz şovlarıyla da ünlüdür.

Mimari olarak bizim Atakule'ye benzese de 2 kat fark attığı söylenir.
Online oyun sektörüyle ilgili konferanslara ev sahipliği yapar.
Ayrıca bir çok teknoloji şirketlerine de...
Sıcaklık 45 dereceyi geçtiği için en iyi ziyaret etme zamanı mayıs ve eylül aylarıdır.

İnanılmaz aktiviteleri ile uzun süre kalmaya tahammül edilemeyecek bir atmosferi vardır...

Şimdi size biri çıkıp da, hayallerinizi süsleyen bu şehre gittiğiniz için:
- "Ne işin var senin orada?" dese cevabınız ne olur?
Üstelik her ne pahasına olursa olsun vazgeçemediğiniz tutkularınız, alışkanlıklarınız, her şeye rağmen bir türlü bırakamadıklarınız varsa...

- Cevap yok mu?
Benim var:
- Sen ne anlarsın! (Kibarca)

Az kaldı unutuyordum.
Sizlere tanıtmaya çalıştığım yer Las Vegas.
- Canım, şu bizim Las Vegas...