PKK’nın Karadeniz’de ne işi var? Maksadı ne?

Merkezi, Irak’ın kuzeyinde, Kandil’de olan bölücü terör örgütünün tâ Karadeniz’e çıkması saçma gözüküyor!

İlk bakışta, Karadeniz bölgesinde eylem yapmasına bir anlam veremiyoruz. Hatta bölücü örgüt intihar mı ediyor, acaba diyoruz!

PKK, 1995’lerden beri Karadeniz bölgesinde tutunmaya çalışıyor ve eylemler yapıyor. Bugüne kadar, orada yüzlerce PKK’lı öldürüldü. Buna rağmen, bölgeye teröristlerini göndermeye devam ediyor.

Peki, kendisine bu kadar pahalıya mal olduğu ve hiçbir şey elde edemediği halde, PKK neden Karadeniz’de bulunmakta ısrar ediyor?

Bunun birçok sebebi var:

Bir kere, bölge dağlık ve ormanlık… Saklanmaya ve kaçmaya müsait.

İkincisi, her yıl yaz aylarıyla birlikte, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden Karadeniz’e gelen “mevsimlik” işçiler. PKK, hem bu mevsimlik işçiler arasında Karadeniz’e sızabiliyor, hem de bu işçilere örgüt propagandası yapmak için bölgede bulunmak istiyor.

Bu arada, Karadeniz bölgesinin kendi halkı işsizken, diğer bölgelerden işçi gelmesi de pek anlaşılabilir bir şey değil, doğrusu!

PKK’nın Karadeniz bölgesinde bulunmasının asıl ve en önemli hedefi ise, Güneydoğu’daki unsurlarını rahatlatmak!

Nasıl yani?

Eğer, terör eylemleri sadece yurdun küçük bir bölgesinde yoğunlaşırsa, güvenlik güçleri de bütün ağırlığıyla o küçük bölgede yoğunlaşır ve terörü çok daha kolay ve kısa zamanda bitirir.

Hâlbuki terör eylemlerini mümkün olduğu kadar geniş sahalarda gerçekleştirseniz, güvenlik kuvvetleri de kendi birliklerini o sahalara yaymak zorunda kalır. Dolayısıyla, asıl hedef olan Doğu-Güneydoğu bölgesine daha az yoğunlukta kuvvet ayırmak zorunluluğu ortaya çıkar. Bu da terör örgütünün asıl unsurlarını nispeten rahatlatabilir.

Bölücü örgütün bir başka amacı, kendisini olduğundan daha büyük veya güçlü göstermektir. Karadeniz gibi millî hassasiyeti zirvede olan bir bölgede eylem yapınca, yurt içinde ve yurt dışında sanki ülke çapında bir örgütmüş gibi algılanmasına sebep olabilir.

Bunlar elbette sonuçsuz çabalar… PKK’ya büyük kayıplar verdiren nafile eylemler… Fakat bizim de canımızı yakan, Eren Bülbül gibi, 15-16 yaşındaki çocuklarımızın bile şehit olmasına yol açan olaylar.

Yukarıda, PKK’nın dört amacını sıraladım.

PKK elebaşlarının bunları düşünecek, hesap edecek kadar akıllı olduklarını sanmıyorum. “Üst akıl”ı orada aramak lâzım!

Onlara bu akılları veren çoook stratejik bir üst akıl var!

Adını koymak lâzım… Çekinmeden söylemek lâzım:

O üst akıl, PKK/YPG’ye “kara gücümüz” diyen, silah yağdıran Amerika!