Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Aralık '16

 
Kategori
Güncel
 

Partili ilk Cumhurbaşkanı Atatürk... Erdoğan'ın da, partili Cumhurbaşkanı olması gündemde...

Partili ilk Cumhurbaşkanı Atatürk... Erdoğan'ın da, partili Cumhurbaşkanı olması gündemde...
 

Erdoğan'dan sonra, Kılıçdaroğlu da, "partili bir cumhurbaşkanı" olamaz mı?


Partili cumhurbaşkanlığı, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetin, "kurucu değerlerinden" biri değil mi?

*

İKİ KONU VE İKİ BAŞLIK...

1. PARTİLİ CUMHURBAŞKANI...

2. İTHAL POLİTİKA İLE PARTİ YÖNETME...

*

Birinci başlık :

PARTİLİ CUMHURBAŞKANI...

Birisi demiş ki, daha doğrusu aynı düşüncede olan bazıları, "Cumhurbaşkanının aynı zamanda partisinin Genel Başkanı olması çok sakıncalıdır"...

Öyle mi acaba?...

M. Kemal Atatürk, hem "Cumhurbaşkanı" hem de Halk Fırkası'nın "Genel Başkanı" değil miydi?

*

-- Atatürk, Eylül 1924'te, "Cumhuriyet ile fıkra reisliğinin üzerinde bulunması dolayısıyla açılan tartışmayı yersiz bulmuş" ve özetle şunları söylemiştir(1):

"Reisicumhurun fıkra reisliğiyle cihet-i alakasını ikide bir tekrar edenler ve bütün cihan bilsin ki, benim için bir taraftarlık vardır. Cumhuriyet taraftarlığı... Onun için Reisicumhur da bulunduğum halde, fıkramızın umumisini de fahri ile muhafaza ediyorum".

-- 11 Aralık 1924 tarihinde de, Times'in İstanbul muhabirinin yazılı sorularından biri olan. "Gazi, Cumhuriyet Halk Fırkası'nın riyaseti asliyesini hala muhafaza etmekte midir; ve bunu muhafaza etmeyi düşünüyor mu?" sorusuna, özetle; "Gazi, Cumhuriyet Halk Fırkası'nın Reis-i umumiliğini halen muhafaza etmektedir; ve bunu muhafaza edecektir"(2) yanıtını vermiştir.

*

Atatürk'ün, "partili cumhurbaşkanı olması" da, Kılıçdaroğlu'nun  sık  sık dönülmesini istediği "Cumhuriyet'in kurucu değerlerinden biri" değil mi?

Şimdi, "gerçek" Atatürkçülere ve kendisini Atatürkçü sanan "çakma" ve de "sözde" Atatürkçülere soruyorum :

Atatürk'ün bu tarz yönetiminden bir "sakınca çıktığını" duydunuz ya da okudunuz mu?

Ya da, duydunuz ve okudunuz da, "aman ne olur, ne olmaz" diye ağzınızı açıp, bir şeylerden

söylemekten mi korktunuz?

Araları açık olmasına rağmen, Atatürk'ün yerine Cumhurbaşkanı olan İsmet İnönü de öyle değil miydi; hem Cumhurbaşkanı hem de CHP'nin Genel Başkanı değil mi miydi?

Allah nasip eder de, bir gün,  Kılıçdaroğlu da, Cumhurbaşkanı olursa, aynen partinin kurucu lideri M. Kemal  Atatürk gibi, Cumhurbaşkanlığı'nı sürdürürken, partisinin genel başkanlığını da yürütse, sakıncalı mı olur?

Böyle yaparsa, Atatürk'ün izinden giden, tam bir Atatürkçü olarak tarihe geçmez mi?

*

İkinci Başlık :

İTHAL POLİTİKA İLE İKTİDAR OLMAK...

20 Mart 2016'da, "CHP tıkandı kaldı. Artık politika üretemiyor. Çünkü taşıma suyla değirmen dönmüyor" başlıklı bir blog yazmış ve bu blogda, "CHP'nin HDP ve Cemaat ilişkisini" konu etmeştim.

"Taşıma suyla değirmen dönmüyor" derken de, CHP'nin, kendine özgü bir politikası olmadığını, böyle bir politika üretemediğini, yürüttüğü zikzaklı politikanın da ithal bir olduğunu üstü kapalı bir şekilde anlatmaya çalıştım... 

Kılıçdaroğlu'nun danışmanlarından birinin--baş danışmanı olduğu da söyleniyor-- terör örgütü FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alınması üzerine, Kılıçdaroğlu'nun, danışmanı hakkında söylediği şu övücü sözleri birlikte okuyalım:

"Fatih bey, danışmanımdı. İyi bir işletmeci, iyi bir hoca, bu konuda ödüller almış olan bir arkadaşımız. Özellikle, bizim mitinglerde, miting öncesinde ve miting sonrasında hangi konular üzerinde duralım diye araştırmalar yapardı. Küçük anketler yapardı. Miting sonrası da mitinglerde yaptığımız konuşmaların etkisini ölçmeye çalışırdık"(3).

Bu sözler, benim yukarıda değindiğim gibi, CHP'nin politika değirmenine su taşımak değil de nedir? Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Fatih Gürsul için, FETÖ'nun , CHP içindeki "miting imamı" desek yanlış mı olur?

Tekrar edeyim; "taşıma suyla değirmen dönmediği" gibi, "ithal ve alıntı yönlendirmelerle de iktidar" olunmaz...

*

SON SÖZLERİM :

Kılıçdaroğlu, artık durumu anlamalı ve başkanlığını yaptığı CHP'yi, sık sık tekrarladığı "kuruluş değerlerine" yani, "özüne" döndürmelidir...

1- Cemaat ile irtibatına son vermelidir...

2- PKK yanlısı ve Kandil'in emri ile hareket eden HDP ile ilgisini kesmelidir...

3- Parti'yi diğer ayrık otlarında(örneğin, DHKP-C gibi bazı illegal örgütler gibi) temizlemelidir...

Eğer, Kılıçdaroğlu bunları yaparsa, kim bilir, belki de gelecekte, gündemde olan "partili cumhurbaşkanı" bile olabilir...

cdenizkent

-----------------------  :

(1) T.C. Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil ve tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi

(2) M. Kemal Atatürk, "Söylev ve Demeçler", Cilt III, s.109,

(3) HABERLER.COM / 6 Aralık 2016

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..