Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Şubat '10

 
Kategori
İnançlar
 

Hastalık ve hasta ziyaretinin önemi...

Hastalık hali, bütünüyle insan duygu ve davranışlarını etkileyen, dolayısıyla farklı tepkiler vermesine sebep olan fevkalade zor bir durumdur. En basitinden en ağırına kadar bütün hastalıklar, insan psikolojisini şu veya bu oranda ama mutlaka etkiler. Bu sebeple hasta sağlığında ilgi duymadığı konulara ilgi duyar, iyi ve sağlıklı günlerinde yanında görmeye alışık olduğu eş-dost-akrabalarını hastalık zamanında da yanında görmek ister. Nitekim “Dostla buluşmak hastaya şifadır. (likâü’l-halil, şifâü’l-alil)” denilmiştir. Hasılı kelam hasta, İmam Yusuf’un dediği gibi; “İdare edilmesi gerekli” bir kişidir. 

Yüce dinimiz İslam, insana sadece sağlığında, üretken olduğu yıllarda değer verip sonra onu bir toplum posası gibi kendi yalnızlığına ve çaresizliğine terk eden sistemler gibi değildir. İnsanı insan olarak ele alır, sağlığında, hastalığında ve ölümünde ona hep aynı gözle bakar ve öyle bakılmasını ister ve emreder. 

İstedim ki; bugün Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in hasta ziyaretine verdiği önemi ve Hadis-i Şeriflerden birkaçını hep birlikte paylaşalım. 

Ebu Hüreyre (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre Peygamber Efendimiz (S.A.V.);
“-Allah Teala kıyamet gününde şöyle buyurur: -Ey ademoğlu! Hastalandım, beni ziyaret etmedin”.

Ademoğlu: -Sen alemlerin Rabbi iken ben Seni nasıl ziyaret edebilirim? der.
Allah Teala: “Falan kulum hastalandı, ziyaretine gitmedin. Onu ziyaret etseydin, beni onun yanında bulurdun. Bunu bilmiyor musun?” (1) buyurmaktadır. 

Bilindiği üzere her türlü noksanlıklardan münezzeh olan Yüce Rabbimiz’in hastalanması kesinlikle düşünülemez. Burada Allah Teala’nın hasta ziyaretine vermiş olduğu önem işaret edilmiştir. Yani yapılacak bir hasta ziyaretinin Allah Teala’yı ziyaret etmekle eş tutulması, hasta ziyaretlerinin Allah Teala katında ne kadar sevaplı ve faziletli bir amel olduğunun açıklanmasıdır. 

Toplumu sürekli diri, sağlıklı ve güvenli tutmak hasta, aciz ve düşkünlere ilgi duymakla mümkündür. 

Hz. Ali (r.a.)’dan rivayetle Peygamber Efendimiz (S.A.V.); “Bir müslüman, başka bir müslüman kardeşini sabahleyin ziyarete giderse, yetmiş bin melek akşama kadar ona rahmet okur. Eğer akşamleyin ziyarete giderse, yetmiş bin melek onun için sabaha kadar istiğfar eder. ve o kişi için cennete toplanmış meyveler de vardır” (2) buyurmaktadır. 

Ebu Musa (r.a.)’dan rivayetle Peygamber Efendimiz (S.A.V.); “Hastayı ziyaret edin, aç olanı doyurun, esiri kurtarın” (3) buyurmaktadır. 

Ebû Hüreyre (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre bir başka Hadis-i Şeriflerin de Peygamber Efendimiz (S.A.V.); “Müslümanın, müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selam almak, hasta ziyaret etmek, cenazenin arkasından yürümek, davete icabet etmek ve aksırana ‘yerhamükellah’ demek” (4) buyurmuşlardır. 

Hasta ziyareti (iyadet-i mariz); hastanın hal ve hatırını sormak, gönlünü almak ve gücü yettiğince ihtiyaçlarını karşılamak demektir. 

Sevban (r.a.)’dan rivayetle Peygamber Efendimiz (S.A.V.); “-Bir müslüman, hasta bir müslüman kardeşini ziyarete gittiğinde, dönünceye kadar cennet hurfesi içindedir.”

-Ey Allah’ın elçisi, cennet hurfesi nedir? Dediler.
Resul-i Ekrem: “-Cennet yemişidir (hurması), ” (5) buyurmaktadır. 

Sağlıklı bir toplum yapısı oluşturmak ve beşeri ilişkileri en mükemmel şekilde düzenleyen yüce dinimiz, biz Müslümanları bu konuda da eğitime tabi tutmuş, onları iyi gün ve dostu olmaya değil, daha çok kötü gün dostu olmaya teşvik etmiştir. Hasta ziyaretinin değeri ve büyük teşvikin anlamı da buradan kaynaklanmaktadır. 

Yukarıdaki Hadis-i Şerifler ışığında Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in bizlere hasta ziyareti ile ilgili olarak faziletlerini ve tavsiyelerini şu şekilde sıralayabiliriz; 

1-Hastayı ziyareti, Allah Teala katında çok faziletli ve sevaplı bir ameldir. 

2-Hastayı ziyaret etmek müslümanın, müslüman üzerindeki din kardeşliğinden doğan haklarındandır. 

3-Hasta bir müslümanı ziyaret etmek, cennet nimetleri içinde dolaşmak kadar çok sevaplıdır. 

4-Hasta ziyareti müslümanlar arasında muhabbet ve ülfetin gelişmesine, sosyal hayatın devamına cok önemli katkıda bulunur. 

Rabbim; hepimize emirleri doğrultusunda ve Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in Sünnet-i Senniyyesi üzerine bir yaşam sürmeyi nasip eylesin İnşaallah... 

"İnançlar" Kategorisindeki diğer bloglarımı okumak için tıklayınız... 

Sağlıcakla Kalınız... Selam ve Dua ile.... 

DİPNOTLAR:
1-Müslim Birr 43. Riyazüs-Salihin C.4, s.497.
2-Tirmizi, Cenaiz 2, Ebu Davud, Cenaiz 3, İbni Mace, Cenaiz 2. Riyazüs-Salihin C.4, s.502.
3-Buhari, Cihad 171, Et’ime 1, Merda 4. Riyazüs-Salihin C.4, s.499.
4-Buhari, Cenaiz 2. Müslim, Selam 4. İbni Mace, Cenaiz 1. Riyazüs-Salihin C.4, s.494.
5-Müslim, Birr 40-42. Tirmizi, Cenaiz 2. Riyazüs-Salihin C.4, s.501. 

 
Toplam blog
: 108
: 2366
Kayıt tarihi
: 05.04.08
 
 

1972 Haziranında  Eskişehir'de doğdum. Edirne'de ikamet ediyorum. Duygu ve düşüncelerimi yazıya d..