Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '16

 
Kategori
Deneme
 

Sanal dünya bir gecelik rüya mı?

Sanal dünya bir gecelik rüya mı?
 

İnternetten alıntıdır.


Facebook ve diğer sanal web sayfaları, bize kendimizi bol bol tanıtma fırsatı verdi. Yediğimizi, içtiğimizi, giydiğimizi, bindiğimizi paylaştık. Kendi fikrimizi, düşüncemizi, dünya görüşümüzü; gerek kendi üslubumuzla, gerek başkalarının paylaşımlarını paylaşarak, beğenerek aynı düşüncede olduğumuzu belirttik.

Sevenlerimiz oldu, aynı düşüncede olmadığımız için sevmeyenlerimiz oldu! Gizliden gizliye sevmeyenlerimizin dedikodularına, kumpaslarına, tuzaklarına kurban olduk.  Elimiz el verdiğince dilimiz döndüğünce cevap verdik!

Değiştiremeyeceğimiz konulara takılı kalıp; önceleri sahip olduğumuz sevgi, saygı ve hoşgörümüzü ikili ilişkilerimizde kaybettik veya kaybetmeye meyil verdik! Birlikte tuttuğumuz balıklardan artık zevk almamaya başladık. Birlikte yediğimiz yemekten, birlikte içtiğimiz çaydan, birlikte yaptığımız yolculuktan keyif almamaya başladık!

Bazen, aynı tarafta olmaktan utanır olduk!

Formaliteden selamlaşır olduğumuzu hisseden yaşayan var mı?

Çok mu öğrenmiştik?

Çok mu biliyorduk?

Gerçekten üst insan mı olmuştuk?

Ya da bize ne oldu, biz ne olmuştuk?

İkili ilişkileri birimiz korumaya çalıştıkça; bir diğerimiz korumaya çalışanı korkak sandı! Pasif görüp üstün olmaya, baskı kurmaya çalıştı. İki kişiden sessiz kalanının bu ilişkiyi korumaya çalışan taraf olduğu hiç anlaşılamadı! Adam utanmadı, adam sıkılmadı, adam kendini kaybederek kendisine el uzatana ağız dolusu hakaret eden adeta bir canavara dönüştü.

Tüm bunları gördük not aldık!

Tüm bunlara şahit olduk!

Diğer taraftan az da olsa bazılarımız birbirlerini kusurlarına rağmen sevdi de!

Ne olurdu siyaseti, politikayı, futbol fanatizmini ikili ilişkilerimize zarar verecek üslupta yazmasaydık, savunmasaydık, ısrar etmeseydik. Ortak çıkarlarımız konusunda bir olsaydık. Birlikte olsaydık. Farklı fikirlerimizi söylerken birbirimizin canını yakmasaydık.

Üstelik birbirimizi sabah akşam görenlerimiz varken!

Satın mı alacaktık ki, birbirimizi bu kadar inceledik?

Kusursuz olanımız var mı?

Ama halen içimizde bir yerlerde hasretle; sevgiyi, saygıyı, dostluğu, kardeşliği, mutluluğu yakalamaya çalışan bir organımızın çalıştığını biliyoruz!

Organlarımızın daha sağlıklı çalışabilmesi ve kaybettiğimiz o hissiyatı tekrar elde etmek için gereksinimiz olan tek şey bal!

Evet evet bal, yanlış duymadınız!

Hani derler ya "ağzından bal damlıyor." işte öyle bir şey.

Bal deyince uzağa gitmeye, pahalı ballar almaya hiç gerek yok!

"Korfa meşe salgı balı" yediğiniz zaman düz duvara tırmanacak enerjiye sahip olur, eş dost arkadaş çevrenizde ağzından bal akan, sevilen sayılan insan olursunuz.

Sizi seviyorum, sizi seviyorum bal şekerlerim benim. Te böyle işte... 

“Sanal dünya bir gecelik rüya” olmaktan çıkar ballandıra ballandıra anlatacağınız dostluklara doğru tüm kapılar aralanır arkadaşlar...  

Not: Bu hikayeyi de böylece tatlıya bağlamış olduk :) :) :)

 
Toplam blog
: 438
: 826
Kayıt tarihi
: 07.01.07
 
 

Milliyet Blog'a hangi vesile ile kayıt olduğumu doğrusu hatırlamıyorum!  Bende birçoğunuz gibi ya..