Sezon başlarken

Merhaba değerli Milliyet Blog okurları, merhaba sevgili doğa dostları.

Ülkemizde faaliyet gösteren birçok doğa sporu ve dağcılık kulübü 2016 - 2017 sezonunu ya açtı ya da açmak üzere. Ben de bu kulüplerden biri olan Zirve Dağcılık Kulübü' nün bir üyesi olarak yeni sezonda bu işe gönül veren tüm sporcu arkadaşlarıma, büyüklerime sağlıklı bir yeni sezon geçirmelerini diliyorum. Bu yazımda  yeni başlayacak arkadaşlarımıza naçizane birkaç küçük tavsiyede bulunmak istedim.

Öncelikle şuna karar vermemiz gerek. Dağcılık mı yoksa doğa yürüyüşü mü? Süreklilik mi yoksa canımız ne zaman isterse mi? Kendimize ve yaşam tarzımıza göre bir yol belirlemeliyiz. Tercihimiz her ne olursa olsun önemli olan bu tercihe yönelik hareket etmek. Başlangıçta  deneyimli kişilere danışarak tercihimize uygun ve gerekli (öncelikli) malzemeleri temin etmeliyiz. Unutmamalıyız ki doğaya çıkacağız ve çeşitli zorluklarla karşılaşabiliriz. Hazırlıklı olmakta fayda var. Rahat ve mevsime uygun kıyafetler başlangıç için doğru olacaktır. Mesela çok sert tabanlı bir ayakkabıyla uzun süre yürümek bizi gereksiz yere yorabilir, veya kot pantolonla yürümek  bizi rahatsız edebilir. Ya da terleten ve zor kuruyan kumaştan yapılmış giysiler faaliyet esnasında sıkıntı yaratabilir. Baton kullanmak bizim için doğru bir seçim olabilir de olmayabilir de. Bizi zorlamayacak bir çanta olmazsa olmazlarımızdandır. Bunlar gibi küçük ayrıntılara dikkat etmeliyiz. Eğer profesyonel bir dağcı veya sürekli bir yürüyüşçü olmaksa amaç kaliteden ödün vermeden, uygun fiyatlı ekipmanları öncelik sırasına göre almaya yavaş yavaş başlayabiliriz.

Her şeyden önce sağlıklı bir hayat parolasıyla yola çıktığımız için bu spora başlamadan önce detaylı bir sağlık taramasından geçmek de gereklidir. Vücudumuzu tanımak, doğada nasıl davranacağımız konusunda bize yardımcı olacaktır. Sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürmek isterken kendimizi zorlayıp, tehlikeye de atmamalıyız.

Son olarak da faaliyet sırasında dikkat etmemiz gereken bazı noktaları belirtmem gerek. Katılımcılar olarak uyum içinde hareket etmeli ve kesinlikle rehberlerin belirlediği rotalardan dışarı çıkmamalıyız. Fazla gürültü yapmadan, doğaya saygı duyarak onun bize söyleyeceklerini dinlemeliyiz. Bu bazen bir kuş cıvıltısı, bazen bir cırcır böceği sesi bazen de bir dal çıtırtısı olabilir. Çevreyi temiz tutmalı ve ekolojik dengeye zarar verecek hareketlerden kaçınmalıyız. Kısacası doğaya uyum sağlamalıyız.

Mutlaka ki bu yazıda atladığım çok konu vardır. Amacım sadece yeni başlamış veya başlayıp başlamamakta tereddütleri olan arkadaşlarımıza az da olsa yardımcı olabilmek. Tercihimizi doğru yapmalıyız, çünkü doğa şakaya gelmez. Bizlerin sorumluğunu alanları üzmemek ve kendimiz de zor durumda kalmamak için belirlenen kurallara mutlaka uymalı uymayanları da uyarmalıyız.

Doğa sporlarına gönül veren tüm dostlara sevgiler!

Hoşçakalın...