Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Kasım '18

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Singapur’un Kalkınma Hikayesi

Singapur’un Kalkınma Hikayesi
 

Lee Kuan Yew; Singapur Başbakanı


Uzak Doğu Asya’da haritaya bakınca Japonya, Moğolistan, Rusya (Doğu Sibirya), Kuzey Kore, Güney Kore, Çin, Hong Kong, Makau, Bruney, Kamboçya, Doğu Timor, Malezya, Laos, Endonezya, Myanmar, Singapur, Filipinler, Tayvan, ve Vietnam gibi 20 adete yakın ülke bulunmaktadır.

Bunlardan kalkınması yüksek, GDP’si fazla  olan örnek ülkeler Japonya, Güney Kore, Çin Dünya’nın dikkatini  on yıllardır çekmekte ve çok sayıda doküman yayımlanmaktadır.  Bu ülkelere ilave olarak adeta şehir devleti olan Hong Kong, Makau ve Singapur’un başarılı gelişmelerinden alınacak dersler, faydalar vardır. Bu dersler, “Her ülkenin kalkınma koşullarının kendine özgü olduğu kuralını” zedelemiyor.  

Hikaye Malezya ile Endonezya arasında yer alan, 1819’dan beri İngiliz idaresinde ve ticaret limanı olan Singapur’un 31 Ağustos 1963’de Malezya ile birleşmek üzere İngiltere’den ayrılması ile başlıyor. İki yıl sonra Singapur’da etnik kavga ve isyanlar başlıyor. Malezya, Singapur’daki Çin kökenlilerin çoğunluğunu (nüfusun %74’ü)  tehdit olarak görüyor ve Malezya Federasyonu kurulamıyor. 9 Ağustos 1965’de Singapur bağımsız oluyor. Bir kısım insanlar Britanya İmparatorluğunun mal depolama yeri ve limanı olan bu şehrin,  toprağı, tabii kaynakları; petrolü, gazı, madeni ve toprak derinliği (iç bölgesi) olmadığını  ve tek başına yaşayamayacağını seslendiriyor. Singapur 1965’lerde gelişmemiş bir ülke. İşsizlik, sağlıksız bir ortam, içilebilir su kıtlığı, etnik kavgalar var.

Singapur’un şansı iktidara gelen Başbakan Lee Kuan Yew (LKY) ile başlıyor ve O sorunlara Halk Eylem Partisi (PAP: People Action Party) kadrosu ve Singapur halkı ile birlikte akılcı çözümler üretiyor.  Bazı yazarlar 1966-1976 döneminde Mao liderliğindeki  Çin’in yardımlarının, en zayıf döneminde Singapur’a olumlu etkisi olduğunu belirtmektedir. Lee Çin’i 1976’da,  Deng ise iki (2 ) yıl sonra Singapur’u 1978’de ziyaret etmiş, Deng Singapur’daki iş imkanlarını gördüğünde Onların gelişmesinden olumlu etkilenmiş ve Çin’de pazar ekonomisine geçmeye kesin karar vermiştir.  Lee daha sonra her yıl Çin’i ziyaret ederek (33 kez) planlı ekonomiden pazar ekonomisine geçen Çin’e tavsiyelerde bulunmuştur. Çinli yöneticiler de Singapur örneğinden yararlanmak için ülkeyi sık sık ziyaret etmiştir. Açıkçası Lee (ölümü 2016)  ve Deng (ölümü 1997) dostluklarını uzun yıllar devam ettirmiştir.

LKY,  Londra Ekonomi Okulu (LSE) mezunu olup,  kadrosunu alanında uzman, zeki, organizasyon kurabilir, ikna edici ve kararlı insanlardan oluşturuyor. 50 yılı aşkın bir süredir üçüncü nesil yenilenen PAP parti kadrosu; değişen, zamana göre yenilenen gelişen görüşleri ile halen iktidardadır. LKY başbakan düzeyinde 1959-1990 aralığında hizmet vermiştir.

Başbakan Lee Kuan  Yew  iktidarında birinci kuralıSingapurlu olma bilincini halka anlatıyor.  Malezyalı, Çinli ve Hintli kökene sahip Singapurlulara hangi kökenden olursanız olun kökeninizi göre değil, Budist, Hıristiyan, Müslüman olanlara hangi dinden olursanız olun dininize göre değil; kabiliyetinize, çalışkanlığınıza ve hünerinize göre yükselebilirsiniz, Siz artık Singapur vatandaşısınız, eşitsiniz  diyor ve Onları Singapur’un başarısı için çalışmaya davet edip,  meritokrasi potasında eritiyor.  Yönetimin muhafazakâr olduğu kadar ilerici yanı var. Yeniliklere adapte oluyor ve yenilik yapabiliyor, sorunlara maliyet etkin çözümler üretebiliyor.

İkinci kuralını uyguluyor. Politik istikrara ve huzura önem veriyor.  Başbakan Lee, otoriter olduğu söylenen yönetimiyle, yapılan her şeye karşı çıkan olumsuz, yıkıcı muhalefete ve basın yıpratmasına sıcak bakmadığını açıklıyor ve bu ortama izin vermiyor. İkna yeteneğini kullanıyor. Uyuşturucu ticareti yapanlara,  abartılı yolsuzluk yapanlara ölüm cezası veriliyor. İşçiler için biraz sıkıcı, yatırımcılar için üretimi aksatmayacak, düşük vergili bir ortam hazırlanıyor. Üretim limandan kolayca ihraç ediliyor.

Çin lideri Deng Xiaoping pazar ekonomisine, liberal uygulamalara geçildiğinde, huzur bozulmuyor. Örneği Singapur’dur diyerek Çin komünist parti yöneticilerini ikna etmiştir.  

Üçüncü kuralı; Singapur’un Asya finans merkezi olmasına katkıda bulunuyor.  ABD Başkanı Nixon’un doların altınla bağının kalmadığını belirtmesinden sonraki dönemde, 1971’den sonra, Singapur’un Asya’da dolar işlemleri merkezi olması, New York, Londra gibi bir finans merkezi olması için gerekli altyapıyı geliştiriyor.  Bu alanda hukukun üstünlüğü, bankacılık ve ticaret alt yapısını kurduruyor.

Dördüncü  kuralı “Yolsuzluğa sıfır toleransı uyguluyor”. Bu kural Singapur’a etik itibar sağlıyor.  Çok sert bir şekilde (gerekirse idam)  usulsüzlük ve yolsuzluklara karşı çıkıyor ve yöneticilerin yolsuzluk yapmasını yasalarla engelliyor. İktidar olmak, yönetici olmak zengin olmanın vasıtası olamaz diyor. Bürokrasiyi halka hizmetle sorumlu tutuyor.

Singapur bürokrasisinin uzun dönemde verimli çalıştığı söylenebilir.  Günümüzde özellikle Bakanların maaşı,  ilk 10 kişi diyelim, aylık 100 bin dolar yıllık 1-1.5 milyon$ bandında, yüksek tutuluyor. Gizli menfaatlere;  yolsuzluğa, Yönetim kurulu üyesi olmaya vs kazançlara,  yasak getiriliyor. Ancak 2011 sonrasında ödemeler yüksek görülüyor ve donduruluyor. Tipik olarak Singapur Üniversitesi’nde  araştırma yardımcısı bir gencin maaşı yıllık 40-48 bin$, mühendisin yıllık kazancı 50-60bin$ bandındadır.

Singapur’da kişi uyuşturucu ticareti, yolsuzluk ve cinayet suçlarından ölüm cezasıyla karşılaşabiliyor. 1991-2003 döneminde toplam 406 suçluya  bu cezanın uygulandığı,  2017’de sekiz (8), 2018’de dokuz (9) kişinin idamla karşılaştığı rapor edilmiş durumda.

Beşinci kuralı yatırımlarla ilgili; Vergi politikasında liberal vergi kanunları uygulanıyor. Vergi düşük. Ancak Singapur sıfır vergi cenneti olan devletçiklerden değil. Şirket kurmak kolay. Yatırımcıların kolay üretim yapabildiği, kâr transfer edebildiği, yolsuzluk olmayan, güvenilir bir Singapur kuruluyor ve yabancı yatırımcılar geliyor, teşvik görüyorlar.

Singapur, özellikle çok uluslu firmaların bölgesel üretim, dağıtım merkezi oluyor. İşçi almak ve işini sona erdirmek kolay tutuluyor. İşçi kuruluşları Hükümet kontrolündeki  ana sendikaya bağlanıyor. Hadise çıkaran yabancılara Singapur terk ettiriliyor. Sonuçta işsizlik yabancı yatırımcıların üretim katkısıyla asgaride tutuluyor.

Altıncı kuralı: Temel alanlarda Devlet rolü ihmal edilmiyor. Devlet yatırımlarıyla kaliteli, fiyatı karşılanabilir olarak halkın konut sorunu çözülüyor.  Singapur Konut Geliştirme Başkanlığıdevlet eliyle yatırım yaparak, rantçılara izin vermeden apartman ve gökdelenlerle orta tabakanın rüyası “bir ev sahibi olma isteğini” karşılıyor. Yerleşim sorununa dar arazide çare bulunuyor. Dikey konut çözümleriyle arsa yetmezliği önleniyor. Singapurluların gecekondu yapmasına, gettolaşmasına ihtiyaç kalmıyor. İşveren ve işçi çalışırken, Devlet’e konut ödemesi yapıyor. Şimdilerde semte, inşaat kalitesi ve konfora bağlı olarak yaklaşık 50-75m2 ev satın almak  için 200-300bin $’lık para gerekli. Ev m2 fiyatı; kalitesi ve yerine göre 1 200$-6 000$ bandında. Halkın %91’e yakınının kendi evi var. Ev sahiplik süresi 99 yıl. Binalar arası gezi parkları, çok katlı oto garaj parkları mevcut. Şehir merkezi tabii ki daha pahalı ve eşyalı bir evin m2 fiyatı 13bin$ bandında. Şehir yaşanacak şartlarda ve tropik iklimde.

Günümüzde yaşayanların elektrik, su, giyim, gıda ve ulaşım ihtiyacı önemseniyor ve fiyatlarının makul olmasına dikkat ediliyor. Ulaşım imkanları çok iyi ve otomobile ihtiyaç hissedilmiyor. Hissedilirse de taksiye binilmesi ucuz. Otolar çok pahalı. Bir sıfır Mercedes E200 iki yüz altı (206) bin $ civarında.

Herkese kaliteli eğitim ve sağlık hizmeti başlangıçta devlet eliyle sağlanıyor. Haberleşme ve ulaşıma önem veriliyor.  Bu alanlarda özelleşme sonraya bırakılıyor. Nüfusun çoğunluğunu çalışan orta sınıf oluşturuyor. Üniversite eğitimi erişilebilir durumdadır.

Yukarıdaki kurallar uygulanarak, ilk yedi  (7) yıl geçip, 1972 yılına gelindiğinde Singapur’daki şirketlerin dörtte biri yabancı şirketi veya ortak kurulan şirketler oluyor.  ABD ve Japonya şirketleri yatırımda ön sırada oluyor. Sonraki yıllarda hünerli, eğitimli işçi ve teknik personel sağlamak için çok sayıda teknik okul açılıyor. Bilgisayar, petrokimya, elektronik okulları bu kapsamda Singapur’un teknolojik gücünü artırıyor. Tekstil, hazır giyim,  elektronik komponent, entegre devre üretimi, ilaç endüstrisi gelişiyor.  Günümüzde 10bin kişiye 23-24 doktor düşüyor.

Günümüzde Singapur önemli bir finans ve üretim merkezidir.  Finansal alanda Londra ve New York’tan sonra üçüncü önemli şehir olup Hong Kong ve Tokyo’nun önündedir.  Singapur limanı Şanghay’dan sonra en büyük ikinci ticari limandır. Üç (3) bin üzerinde uluslararası şirket Singapur’da çalışıyor. Singapur Changi hava alanı  milyonlarca iş insanı için Dünya şehirlerine gidip-gelme istasyonudur  (aviation hub). Singapurlunun yaşamı işe adanmıştır  ve sıkı kurallar içeriyor.

Singapur’un, nüfusu 5.9 milyon, alanı 720 km2 ve kilometrekareye yaklaşık 797 kişi düşüyor. İş gücü 3 milyon kişi. Ömür 84 yıla yakındır. Kişi başı yıllık ortalama geliri 2017 rakamı olarak 52 600$’dır. Singapurluların 1965’deki kişi başı yıllık ortalama gelirinin 516$ olduğunu söylersek, gelirleri 102 kat artmıştır (52600/516=102). Bu rakamlar Singapur’un başarısının büyüklüğünü ortaya çıkarmaktadır.  

2017 yılı rakamlarıyla  Singapur gayri safi yurtiçi hasılası;  GDP 323.9 milyar$  ve Singapur’un döviz rezervi 285 milyar$’ dır.  Singapur ihracatı 372.9 milyar$, ithalatı 327.4 milyar $ ve 60.5 milyar $ ihracat lehtedir.  Enflasyon %1’den azdır ve 1 ABD doları 1.37 Singapur dolarına denktir.

Singapur savunmasında aktif kuvvet 72bin kişidir. 236 uçağı, 78 helikopteri, 196 tankı, 2 192 zırhlı aracı, 40 adet deniz gücü muhtelif korvet, fırkateyn, devriye gemisi vardır. Savunma  bütçesi 9.7 milyar$’dır. Konsepti komşularla iyi geçinmektir. İlişkilerinde ABD ve İngiltere savunma müttefiki, Çin ise ticari ortağıdır. Singapur herkesle konuşmak, ilişkisini  (Tayvan dahil) bölge ülkeleri ile devam ettirmek istemektedir.

Sonuç: Singapur ve Türkiye karşılaştırıldığında, Singapur’un artıları elit, becerikli yönetimi oluşturmak, yolsuzluklardan uzak kalmak, temel sorunlara çözüm üretmek;  ev, sağlık, ulaşım, eğitim, gıda ve giyim alanlarında ihtiyacı karşılamak, açık pazar olarak Dünya ticaretine entegre olmak görülmektedir.

 

Kaynaklar:

  • How Lee Kuan Yew transformed Singapore from small town into global financial hub by Nafis Alam March 23, 2015
  • Singapore's Economic Development, by Ping Zhou, Updated April 16, 2018
 
Toplam blog
: 182
: 1556
Kayıt tarihi
: 14.10.12
 
 

Elektronik Y.Mühendisiyim. Teknik alan dışında Tasarruf ve tutumlu yaşam, Kişisel Finans Yönetimi..