Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Kasım '18

 
Kategori
Dünya
 

Sözler ve Zamanlar

Sözler ve Zamanlar
 

Tüm sorular sorulmadan tüm cevaplar en ince ayrıntısına kadar tartışılmadan bir konu tam olarak öğrenilmiş olmaz, dahası insanların kafasında şüpheler kalır; bu durum bizim toplumumuzun yapısından mıdır, toplumun karakterinden mi kaynaklanır bilinmez böyle durumlar genellikle şu paragrafın uzunluğuyla yapılmak istenenen gibi lafı dolaştıra dolaştıra anlatmak istediği konunun özüne bir türlü cevap vermeksizin hem okuyanları bıktırır hem de onları yeterince yorduktan ve kendi mecrasına çekip, tüm savunma mekanizmalarını birer birer yok ettikten sonra kısaca şöyle bir cevap verilir; ya inan ya terk et, ya da sev ya da terk et, itaat et rahat et, şüphe edersen ölürsün, şüpheyle sevgi aynı yerde bulunmaz gibisinden birtakım prensipler ortaya atmak dahası kerli ferli insanların da inandığını görünce insanda ya bu kerli insanlar inanıyorken ben de kim oluyorum veya filmlere benzer mizansenlerle esas kahraman kedinden kat be kat güçlü kuvvetli görünen insanları bir dokunuşla yere sererken elbette hacim olarak sahnedeki figürana göre son derece çelimsiz olan bizlerin korkudan dizlerinin titrememesini beklemek olsa olsa aslan karşısında eşek cesareti sergilemeye benzer ki hiç kimse o eşek olmadığından çoğunluğa uyma becerisi, inanmıyorsa inanma ve inandığını kanıtlamak için daha da fazla yaranma amacı taşıyan ikiyüzlülüğünü abarttıkça abartan kralın soytarısından dahi komik duruma düşen ki; o soytarı diğer insanların kralın yüzüne söyleyemediği şeyleri söyleyebilme cesaretine soytarılık kisvesi altında anlatmaya muktedir tek kişidir ondan dahi aşağı seviyeye düşürür.

Ne kadar da uzun ve anlamsız bir cümle oldu. Bu cümlenin uzunluğu ile anlamsızlığından anlam çıkartmak anlamlı hale getirmek en azından anlam katmaya çalışmak satırları yazan kişinin ününe göredir. Ünlülerin sözleri anlamsızsa dahi anlamlandırılır, kötüyse ineğin yalakasının gidip kasabın bıçağını yalaması misali övgüye dönüştürülür. Sövgü ve yergiler ünlü birine aittir o halde onun sövgüsünde dahi bir hikmet vardır. Sözü söyleyen değil de sözün veya sözlerin mirasçılarınca veyahut kendini mirasçı kabul edenlerin ya da meslekleri itibariyle geçim kaynakları bu minval üzere olanların düşmanlığını kazanmak da doğrusu cesaret ister.

Söz söylemek genellikle kişiye göre etkinliği değişir. Çünkü konuşulan dil farklı, diller de söylenmek isteneni söylediğinde kulaklar da ancak alıştıkları ninnileri duyduklarında huzur bulabilir, aykırı fikir genellikle insanları sağır hale getirebilir veyahut kişiyi bir anda dağ başında yapayalnız yapmazsa yalnızlaştıracağı kesindir.

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..