Suud'un Esir Tuttuğu Hariri, "Yönetici Ailelerin" Kaçınılmaz "Dramını" Yaşıyor!

İmparatorluklar döneminde veraset yoluyla intikal eden zenginlik ve siyasi güç, demokrasi döneminde halkın teveccühünün intilaki şekline girdi...Böylece demokrasi çağında da yönetici aileler oluştu..

Özellikle Şark kültüründe yönetici aileler daha baskındır. Ama Amerika sonradan olma devleter de yönetici aileler olabiliyor.

Eski kral yada sultan hanedanlarının yerini yirminci yüzyılda bu aileler aldı...Halk iradesiyle gelen bu aileler, saltanatı yaşadıkları kadar zilletleri ve acıları da yaşadılar.

Türkiyedeki Padişah aileleri, devrimden sonra ülkeden kovulup fakr ü zarurut içine düştüler.. Cumhuriyet sonrasında da Menderes ailesi benzeri halleri yaşadı...

Amerika'da Kenedy'ler ve şu sıralar gündemde olan Lübnanlı Hariri ailesi dünyadaki diğer örnekler.

Bu ailelerin çocukları, yönetici bir aileden gelmenin ayrıcalığını yaşadıkları kadar acılarını da yaşadılar, yaşıyorlar..

Eskileri bir yana bırakarak yeni dönemden örnek verelim: Başkan Kennedy'nin öldürülmesinden sonra kardeşleri de aynı sonu yaşadı...

Lübnan'ın efsane Cumhurbaşkanı Refik Hariri de suikaste kurban gitti.. 

Türkiyede Menderes ailesi, Merhum Adnan Menderes'in idamından sonra çileyi yaşamaya devam etti... Bir oğulları "intihar" etti, bir oğulları "kazada" sakat kaldı!!

Dün bir üyesini nerdeyse şehrin yarısını havaya uçuran bir patlamada kaybeden Hariri'ler şimdi de esaret sorunu yaşıyor.

Suudi Arabistana giden Lübnan Cumhurbaşkanı Saad Hariri'nin Suudi Arabistan'da esir olarak tutulduğu haberleri basına yansıdı.

Suudi Arabistan, Amerikanın çizdiği planı uygulama adına, Lübnan'da iktidarı değiştirmek istiyor... Bu durum da Hariri'lere yeni bir çile olarak yansıyor.

Suud'ların; "Dünyayı Amerikayla birlikte yönetmek" hayali onları bitirdiği kadar İslam dünyasına da zarar vermeye devam ediyor... Amerika, "küçük adam"ların "büyük hayallerini" kullanarak bölgeyi yeniden dizayn ederken, sıkıntıyı yine bölge insanı çekiyor.

Suudi Arabistan, Amerikayla birlikte dünyayı idare edeyim, derken önce kendi hanedenanını yemeye başladı, şimdi bölgedeki diğer aileleri yemeye çalışıyor.

Saad Hariri'nin babası Refik gibi nerdeyse tüm şehri havaya uçuracak kadar büyük bir bombayla öldürülmesinden sonra aynı korkuyu yaşadığını açıkladı...

Adam şimdi Suud'ların elinde esir bulunuyor, her ne kadar özgürüm dese de...

Bu arada İsrail, Lübnana girmek için son hazırlıklarını yapıyor...Hem de Suudi Arabistan baş müftüsü(!) nün fetvasıyla...

Yönetici ailelerin dramı sadece kendi dramları olarak da kalmıyor, ülkelerin de dramı oluyor...Çünkü onlarla birlikte onları seçenlere de fatura kesiliyor!