Talisca & Oğuzhan İntihar Olur

Ve beklenen maç geldi çattı. Grup aşamasında rekorları alt üst ederek lider çıkan Beşiktaş’ımızın rakibi bu sefer Şampiyonlar Ligi’ nin favorilerinden Bayern Münih.

Grup aşamasında; büyük yıldızlarını kaybeden yumuşak Monaco, eski günlerini arayan Porto ve 5 sene sonrasının iddialı takımlarından olabilecek potansiyelli tecrübesiz Leipzig karşısında skor anlamında ligimize göre daha etkin ve verimli olduğumuzu gördük.

Bunun en büyük sebepleri; oyuncularımızın 45-50 dakikalık yüksek konsantrasyonlu oyunlarında vurduğumuz her topun gol oluşu ve futbol oynamaya çıkan rakiplerin yanında haysiyetli-şerefli insan evladı, gördüğünü çalan, eyyamcı olmayan, sağdan-soldan talimat almayan hakemlerin oluşuydu.

Grup maçlarında gördük ki, takımımızın skor yükünü çekmesi gereken oyuncularımız 90 dakikalık etkinliğe sahip değiller. Özellikle Talisca’ yı 45. dakikadan sonra sahada pek göremiyoruz. Oğuzhan zaten uzun zamandır ortalıkta yok.

Dolayısıyla ligimizde olsun,  şampiyonlar liginde olsun, maçın tamamında top tutamadığınızda, skor üretemediğinizde ve takım savunmasında arıza yapan oyuncularınız olduğunda rakipler üzerinize gelmeye başlıyor. Bu da istenmeyen puan kayıplarına sebep oluyor.  Porto, Monaco ve özellikle Leipzig maçlarında rakiplerin birçok pozisyona girdiklerini ve çok net pozisyonları değerlendirmediklerini düşünürsek Bayern karşısına çok daha dirençli bir kadroyla çıkmamız gerektiği görülecektir.

Peki, grup maçlarındaki rakiplerimizle kıyaslanamayacak kadar güçlü ve tecrübeli olan Bayern karşısına nasıl bir 11’ le çıkmalıyız?

Kadro kalitesi anlamında Beşiktaş’ ın eksikleri

İki takım kadroları karşılaştırıldığında savunma hattı ve defansif orta saha oyuncuları bakımından bir denge olduğunu söyleyebiliriz. Ancak hücum hattı düşünüldüğünde Bayern’ in bariz bir üstünlüğü var. Özellikle Müller, James Rodrigues, Tolisso, Vidal, Robben, Ribery ve Lewandowski’ nin her an skoru değiştirebilecek etkinlikte olduklarını görüyoruz.

Önce durdur

Hal böyle olunca kendi sahasında çok daha güçlü olan rakip karşısına dirençli bir kadroyla çıkıp takım halinde 90 dakika boyunca yüksek konsantrasyonla mücadele etmeliyiz. Rakibin orta sahadaki üstünlüğünü en aza indirmek için Oğuzhan ve Talisca ikilisinin hamle oyuncusu olarak düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum.

Talisca & Oğuzhan ikilisi intihar olur.

Rakip bulduğu her pozisyonu gole çevirebilecek seviyede bir takım. Bu sebeple maçaOğuzhan-Talisca ikilisiyle başlamak intihar olur. Bayern karşısına, biz oyunumuzu oynayacağız mantığıyla çıkarsak tarihi bir hezimet yaşayabiliriz.

Sol bek Tosiç, stoper Vida, sol önde Adriano

En dirençli kadromuzun Fabri-Gökhan-Pepe-Vida-Tosiç-Atiba-Medel-Quaresma-Adriano-Tolgay-Negredo şeklinde olacağını düşünüyorum. Tabi Tosiç’ in durumunu bilemiyoruz. Tosiç ve Adriaonu’ lu sol kanat çok verimli olabilecek bir seçenek. Tosiç’ in Gençlerbirliği’ nde sol bek oynarken hücuma yaptığı katkıları biliyoruz. Adriano ise tecrübesiyle hem orta sahaya katkısı hem de yaptığı gollük paslarıyla sol kanadın en etkili ismi. Takımın görünmez kahramanlarından biri. Ancak Tosiç’ in maç eksiği düşünüldüğünde sol kanadı Adriano-Babel şeklinde kurgulayabiliriz.

Anlamsız faullerden uzak durmalıyız.

Rakip oyuncuları 1.90’ lık kuleleriyle özellikle duran toplarda çok tehlikeli. Frikikleri çok etkili. Ceza sahamız çevresinde anlamsız faullerden uzak durmalıyız.

Bir destan daha yazalım

Bu denli zor bir rakip karşısında, grup maçlarındaki şansımız inşallah yanımızda olur. Bu seviyedeki maçlar, çalan Şampiyonlar Ligi Müziği’ ni dinlemek her oyuncuya nasip olmaz. Dualarımızla oyuncularımızın yanındayız. Ülke olarak zor bir dönemden geçtiğimiz şu günlerde alınacak iyi bir sonuç ülkemiz adına moral olacaktır.

Oyuncularımızın kendilerini göstermelerine adına bulunmaz bir fırsat olan karşılaşmada, avantajlı bir sonuçla dönmemiz yaptığı başarılı reklam projeleriyle dünyada adını duyuran Beşiktaş’ ımıza büyük prestij katacaktır.