Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Haziran '16

 
Kategori
Eğitim
 

Teknoloji ile eğitimi yenileştirmek

Teknoloji ile eğitimi yenileştirmek
 

İnternet monologu diyaloga çeviren bir platformdur.


Eğitimin amacı işe yarar, mesleği olan bireyler yetiştirmektir. Bu kapsamda teknolojiyi iyi öğretmek, verimli çalışan bireylerle işe yarar ürün, hizmet sağlamak esastır. Ürün ve hizmetler, özlenilen kaliteli yaşamı insanımıza sunabilecektir.

20. yüzyılda teknoloji geliştikçe ortaçağın ezberci, teorik eğitimi nasıl yerini gerçek hayata hizmet veren, pratik uygulamalara bırakmışsa, 21. yüzyılda bilgi sistemlerinde sağlanacak gelişmelerle  eğitim adeta bir öğrenci, birden fazla öğretmen yüz yüze etkileşimli çalışacak bir şekil alacaktır. Her birey istediği bir konuda yetişme imkanı elde edebilecek, kendisinin zevk aldığı bir işte çalışabilecektir.

Bu amaçla gerekli olan alt yapı, öncelikle kitlesel yerleşim alanlarında hızlı, düzgün çalışan 7 gün 24 saat esaslı geniş bant internet ve haberleşme imkanları, devletçe sağlanmalıdır.  Bu alt yapıya ilave olarak eğitim için esas olan konular, konuyu iyi bilen uzmanlarca işlenip bölümler halinde örneğin 15 veya 20 dakika sürede internet ortamında anlatılabilir. Kalan sürede öğretmenin öğrenciye bu günkü konunuzu izlediniz deyip susması değil, öğrenci öğretmen etkileşimiyle dersin soru cevap şeklinde anlaşıldığının tespiti ve daha üst düzeye taşınması sağlanmalıdır. Bu tür eğitimde öğreticinin görevlerini yapması ve başarı için motive edilmesi şarttır.  

Donanım ve yazılımların sınıfta yeterli kapasitede olması, web sunucu ortamı, portatif bilgisayarlar olması, işlenecek konunun önceden bilgisayara indirilip, yüklenmiş olması veya gerçek zamanlı izlenmesi (on line), 30 kişiyi aşmayan sınıfta bilgisayar, monitor sağlanması, ses ve görüntünün izlenebilir olması asgari istekler olarak sağlanmalıdır. Dersin ilk bölümünde eğitici de dinleyeceği için ders yorgunluğu azalacak, ikinci yarıda anlaşılmayan hususlar televizyonda tekrarlanan futbol sahneleri gibi tekrar edilip, anlaşılması sağlanarak  işlenebilecek ve farklı sorular cevaplanabilecektir. Ayrıca öğrenci bu sunumu evinde tekrar bilgisayarından izleyebilecektir. Eğitim medya ortamı üzerinden etkin sağlanabilecektir.

Eğitim konuları, aritmetik, cebir, trigonometri, yüksek matematik, fizik, kimya, biyoloji gibi her tür temel konu veya mesleğe yönelik eğitim konusu olabilir.  Üniversitelerdeki eğitim konuları da aynı düzeyde işlenebilir. Bunun için merkezi bir "İhtiyaç nedir?,  Çözüm nedir?"  Çalışma Birimi kurulabilir . İhtiyacı karşılayacak ürünler Özel sektör veya Üniversitelerden talep edilebilir. Pilot uygulamadan gelecek geri bildirimlere göre sunumların kalitesi, çekimler iyileştirilebilir ve takiben ürünler kabul edilebilir. Yabancı ürünler incelenebilir. Gerekirse Üniversiteler arasında konular paylaşılıp, ilgili konular işlenebilir. Öğrenciler izlediği programlara puan verebilir, eleştiriler yapabilir. Kaliteli bir üretim ilgi çeker ve binlerce öğrenci tarafından izlenebilir. Söz konusu materyale erişim kolay olmalıdır. Materyalle ilgili yöneltilebilecek potansiyel sorular ve cevaplar eğitici için ayrıca sağlanabilmelidir.  Ayrıca imtihanlar sınıfta veya gerçek zamanlı olarak  yapılabilir.

Hindistan örneğinde ücra yerlerde eğitim kanalı üzerinden bilgiye erişim, tıbbi danışma hizmetleri (kırsal kesimden tıbbi merkezlere danışma, teşhis) sağlanabilmektedir. Bu olanak coğrafi sınırlama olmaksızın kırsal kesime hizmet ve ilgili öğrencilere kaliteli öğrenme imkanı, asgari seviyeyi belirli bir kalitede tutma imkanı sağlayabilecektir.

Başarılı bir yapım, yüz binler üzerinde izleme olacağından öğrenim kalitesinde yükselme sağlayacak ve eğiticilerin daha az yıpranmasına yol açabilecektir. Uzun dönemde öğrenci aldığı eğitimi uygulama merkezlerine giderek pratik iş dünyasında deneyebilmeli ve yaparak öğrendiğini pekiştirmelidir.

Bu tür eğitime başlamış olan çok sayıda Üniversite veya Vakıf Ülkemizde mevcuttur. Teşvik olursa üretim kalitesi artacaktır. En iyi öğrenim  kişinin kendisi işi yaparak sağlanabildiğinden öğrenciye bu eğitime ilave olarak uygulama olanakları bir iş yerinde veya atelyede sağlanabilmeli ve masrafların bir kısmının karşılanması devletçe teşvik görmelidir. Klasik öğrenci öğretmen odaklı, genellikle monolog eğitim yerine her yerden öğrenme imkanlı eğitim sağlanırsa uygulama ile pekiştirerek daha kaliteli iş gücüne sahip olabiliriz. Bu tür iş gücüyle artık malzeme, geri dönen ürün azalacak, verimlilik ve tasarruf  artacak ve rekabetçi üretim yapılabilecektir.

Maliyetlere gelince, akıllı telefon çekimi bir videonun you tube uygulamasına yüklenme maliyetinden hazırlanan bir dersin maliyeti tabii ki daha yüksek olacaktır. Kamera, ışık, mikrofon, çekim ekibi ve kadro masrafları olacağını, profesyonel bir ürün üreteceğimizi varsayalım. Hiç bir masraftan kaçınmaksızın, özel etkiler içeren yirmi (20)  dakikalık bir eğitim ürünü maliyeti dakikası 2500 $ sayarak 50 bin dolar kabul edelim. Bu ürün 200 Üniversitede takip edilsin. Üniversite başına maliyet 250$ civarındadır. Ürüne 20bin öğrenci erişse (200 Üniversitex100 öğrenci) her öğrenci başına maliyet  2.5 $ sayabiliriz. Devlet ve mevcut eğitim vakıfları bu maliyetleri karşılayabilir. Uzun dönemde geniş bir arşiv oluşturulabilir ve kalite gittikçe artırılabilir.  Zaman içinde donanım ve yazılım maliyetleri karşılanabilir. İngilizce veya başka dillere ürün çevrilerek ihracat sağlanabilir.  Uzun dönemde tasarruf için bazen önce harcamak gerekir fikriyle yaklaşırsak  ileride harcananlar fazlasıyla karşılanabilecektir. Milli Eğitim Bakanlığı Bütçesi 30 milyar $ üzerindedir. Bu bütçenin bir kısmı teknolojik gelişmelerin uygulanması için kullanılmalıdır.

Veli ve öğrencilerin şikayeti;  "Okulda öğretilenler gerçek hayatla uyumlu değil" görüşünü dikkate alarak eğitim konularının uygun seçilmesi, "öğretmen odaklı eğitimden"  "Bağımsız öğrenen öğrenci" olabilmeye geçilmesi istekler arasındadır. Okul ve Üniversitelerin işletme masraflarını azaltmak için tasarruf alanlarını belirleyen  ve katma değersiz  iş akışını görüp, basitleştiren uzmanlara başvurması, bulut uygulamalarına geçmesi, personel azaltması, donanım masraflarında titizlik göstermesi, yeni teknolojileri örneğin  skype haberleşmede kullanması, teknolojiye ilkin harcama yapmasına rağmen uzun dönemde tasarruf hedeflemesi ve kaliteli öğrenci yetiştirmeyi esas alması olumlu çabalardır.

Ayrıca eğitimde sanal gerçeklik (virtual reality) ürünleri kişilerin adeta olayın, konunun  içindeymiş gibi hissetmesine, öğrenmesine yol açabilmekte ve beynimizi etkilemektedir. Grafik, görüntü sistemleri ve film teknolojisindeki gelişmeleri bilen, kullanabilen insan gücü sanal gerçeklik ürünlerini üretebilecektir. Bunlar katma değeri yüksek milyonlarca izleyiciye hitap eden ürünler olabilecektir. Sanal gerçeklik gözlükleri veya kasklı ekranlarla erişilen olanaklar ve edinilen tecrübeler örneğin "Everest dağına tırmanma" kişinin tırmanan ekipteymiş gibi o tecrübeye katılmasına, hissederek öğrenmesine yol açabilmekte ve kalıcı bilgi kazanılabilmektedir. Sürücü simülatöründe ilk denemelerini yapan gençler araç üzerinde hızlı öğrenmekte  ve kısa sürede sürücü belgesini alabilmektedir. Bu tür uygulamalar gerçeğe ne kadar yakınsa o kadar öğretici olmaktadır. Bu tarz öğrenim  pratik yapmak ve tekrarlamak gibi iyi öğrenme aktivitelerinin altyapısı ve destekçisi sayılabilir. Sanal gerçeklik ileride büyük kazanç sağlayacak potansiyel yenilik konusudur.

Eğitim yatırımı, geri dönmesi yıllar içinde olsa da katma değeri yüksek bir yatırımdır. 21. yüzyıl eğitim olanaklarımız yaşamı iyileştirmeye odaklı olmalı ve teknolojiden yararlanarak geliştirilmelidir.  

ABD Başkanı Obama teknolojiyi ekonomik gelişme ve iş alanı yaratmada  -istihdam oluşturmada- önemli görmektedir. Başkana göre sayısal teknoloji altyapısı, sağlık bilgi sistemi, aksamayan elektrik şebekesi, enerji sıkıntısı çekmeyen bir ABD refah için vazgeçilmez 21. yüzyıl ihtiyaçlarıdır. Özellikle internet platformu, ticaret, iletişim, kişilerin kendisini ifade ve ABD hükümetinin saydamlığını, ulaşılabilirliğini göstermek için tüm Dünya'da erişilebilir olmalıdır.

Konunun önemini bilen eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız şimdi Başbakanımız Binali Yıldırım'ın eğitimde  teknolojik ilerleme sağlamasını, sosyal medya alt yapısı ve uygulamalarında yeni teknolojilere destek vermesini umuyoruz. Geniş otoyolların boş kalması, araçsız kalması nasıl istenmiyorsa, internet ve medya alt yapı ortamının  amaca yönelik ürünlerle doldurulması, çağdaş eğitim önem arz etmektedir.

 
Toplam blog
: 182
: 1556
Kayıt tarihi
: 14.10.12
 
 

Elektronik Y.Mühendisiyim. Teknik alan dışında Tasarruf ve tutumlu yaşam, Kişisel Finans Yönetimi..