Toplumsal barış CHP-MHP ortaklığıyla sağlanabilir

Memleket zor günlerden geçiyor…

3 hafta sonra “genel seçim” var… Ama hiiiç seçim havası yok! Gündem çok yüklü!

Ama bu, seçmeni rehavete sevk edip sandıktan uzaklaştırmamalı!

Bu arada, bazı seçmenler “gönlüne göre parti bulamadıkları”ndan yakınıyor, “mükemmel” bir parti arıyorlar… Onlara sorum şu: Siz mükemmel misiniz ki mükemmel bir parti arıyorsunuz?

Seçimlerden sonra daha da zor günler görebilirz! Onun için seçmen çözümün bir parçası olmalı!

İki buçuk yıl süren, “akil”li, makilli “çözüm”, “barış”, “açılım süreçleri”; terörle “müzakere” değil, sadece “mücadele” edilebileceğini açık ve net bir şekilde gösterdi.

Öte yandan, PKK terörüyle mücadele etmek bir zorunluluk ama “Kürtleri kazanmak” da bir zorunluluk…

Kürtler, 2011’e kadar olan seçimlerde, 2011 dâhil, büyük çoğunlukla AKP’ye oy verdiler… Bu güzel bişeydi… Bir “düzen partisi”ne büyük çoğunlukla oy vermek, Kürtlerin “ayrılmaya, bölünmeye” destek vermediğinin bir göstergesiydi.

2015’in başına kadar da iktidar partisiyle Kürtlerin bir sorunu yoktu…

Lâkin ne olduysa oldu, “seçim sathı maili”ne girdiğimiz Şubat 2015’ten itibaren Kürtlerle AKP’nin arası açılmaya başladı…

Ve 7 Haziran!

Bilindiği gibi Kürtlerin büyük kopuşu o seçimlerde gerçekleşti…

Gelgelelim, AKP, bu kopuşu durdurmak, yeniden “barışmak” için hiç gayret etmedi…

Terörle mücadele ederken, Kürt ahaliyi rahatsız edecek uygulamalar yapıldı…

Halk öfkelendi ve muhtemelen büyük çoğunluğu devlete tekrar küstü!

Geldiğimiz noktada, artık, Kürtlerin AKP’ye yeniden dönmesi, ona “güven” duyması çok zor… Muhtemelen, Kürt oylarda kopmalar sürecek…

Kopan oyların gideceği adres belli; HDP!

Bununla birlikte, HDP’yi beğenmeyen bir kesim Kürt de olabilir… Bunlar için en yakın adres CHP’dir. CHP’nin Kürtlerle bir problemi yok… Ayrıca, “önseçim” yapmış CHP’deki parti içi demokrasi, 7 Haziran sonrasındaki sürede takındığı “yapıcı”, “uzlaşmacı” tutum, bütün vatandaşlara olduğu gibi Kürtlere de güven vermiş olsa gerek!

Kürtlerin devlete tekrar güvenmesini, iktidar ortağı olmuş bir CHP sağlayabilir.

Devletin “kuruluş ilkeleri”ni içselleştirmiş olan CHP’nin, liderinin Kürt ve Alevî olması da Kürtlerin bu partiye güven duyması için artı bir etken olabilir.

CHP, tek başına iktidar olamadığına göre, ona “kuvvetli” bir ortak gerekiyor.

Bu ortak MHP olmalı!

MHP’nin terörle mücadeledeki “kararlılığı”yla terör etkisiz hale getirirken, CHP de terörle Kürtler arasındaki ayrımın net olarak yapılmasını sağlar.

Böylece, terör marjinalleştirilir ve asayiş tesis edilirken, Kürt vatandaşın da devlete güven duyması ve devletle barışmasının önü açılmış olur.

CHP, böyle bir potansiyelinin olduğunu, seçimlere kadar Kürtlere anlatabilmeli!

x   x   x

CESURYÜREK

Gerçekten yürekli olanlar, ne başkalarını korkutmaya çalışır, ne kendileri korkarlar.

Aziz Nesin