- Kategori
- Dil Eğitimi
Türkçede ki
.Ki SÖZCÜĞÜ
. Dediler ki ıssız kalan türbende
Vahşi güller açmış; görmeye geldim.
R.Tevfik Bölükbaşı
. Söyleme ki duymasın. Daha dinlememişti ki birden evden uzaklaştı.
Örneklerde görüldüğü gibi sözcükleri, tümceleri bağlama görevini üstlenmiş olan “ ki ” bağımsız sözcük olarak ayrı yazılmış;
ünlü uyumlarından etkilenmemiş.
Sözcük olan “ki” bağlaçtır. “Ki” İlgi tümcesi kurar; tümcede bağlaç ya da (,) görevindedir. “Ki” ilgi öğesi dilimize Farsçadan girmiştir.
- Kİ EKİ
Akşamki yağmur, yarınki iş, dünkü olaylar, bugünkü gazeteler, bahçedeki çiçekler, ondaki kitap, evdeki iş, onunki, komşununki ...
Ek olan “-ki” eki sonuna geldiği sözcüğü zaman, yer belirten birer önad yapmıştır. Büyük ünlü kuralına uymamıştır.
“Bugün, dün”sözcüklerine ulanan ki eki küçük ünlü uyumuna uyarak “ –kü ” biçimini almıştır. Örneğin, bugünkü, dünkü vb.
Kalın yuvarlak ünlülerin “u” bulunduğu sözcüklere “-ki” küçük ünlü kuralına uymadan ulanmaktadır : o-n-un-ki , komşu-n-un ki
Orhan’ın boyu uzun, Erdem’inki kısadır.
Komşunun kuzusu bizimkinden iri.
Kalemimi evde unutmuşum; sizinki yanınızda mı ?
Koyu yazılan “-ki”, sözü edilen adlardaki belirtilen (tamlanan) durumundaki sözcüğün yerini tutuyor. Belirtilen durumundaki sözcük geldiğinde “-ki” eki düşer. Belirten (tamlayan) eki “-in / -ın,-im / -ım” üzerine gelen “-ki” eki büyük ünlü uyumuna uymaz, bitişik yazılır.
Örneğin,
arabanın lastiği = arabanınki,
gözlüğün camı = gözlüğünki ...
Belirtili ad tamlamalarında belirtilenin yerini tutan “-ki” ekine ilgi adılı denir. Önad olan “ –ki ” ekiyle ilgi adılı olan “ –ki ” örneklerde incelendiğinde şu özellikleriyle birbirinden ayrılır:
. İlgi adılı yerine belirtilen durumundaki adı getirdiğimizde
“ –ki ” eki düşer.
Örneğin,
Salonun lambası söndü, odanınki yanıyor.
………………………....odanınki=odanın lambası
. Önad olan “-ki” kalmalı durum eki “-de” almış adlara
gelir.
Örneğin ,
Sınıftaki öğrenciler çıktılar. = Sınıftakiler çıktılar.
“-ki” eki ikinci tümcede ilgi adılında olduğu gibi düşmemiştir. Burada önad olan “sınıftaki” sözcüğü ikinci tümcede adlaşmıştır; çünkü belirttiği ad “öğrenciler” düşünce önad olma özelliğini yitiriyor.
Yapım eki göreviyle kullanılan “-ki” özellikler göstererek sözcüklere ulanır. Sözcüğe, içinde bulunma, aitlik, bağlılık anlamı
kazandırır.
Örneğin,
geceki, çocuğunki, seninki, masadaki, yazıdaki,
sanki (san-), Sanki yağan kar değildi . vb.
Ek, kök ve gövdelere doğrudan ulanabilir.
Örneğin,
öteki, beriki, yarınki, akşamki, önceki, şimdiki, deminki, karşıki, sonraki vb.
“-Ki” eki adın –de / -da ya da –ın / in çekimlerine geldiğinde sözcük önad , adıl görevini üstlenir.
Örneğin,
bendeki, yoldaki, içindeki, yerdeki, arkadaki, yukarıdaki, alttaki, çarşıdaki ... sözcüklerinde önad;
seninki, onunki, komşununki, çocuğunki ... sözcüklerindeyse adıl görevindedir.
Yazımda ek olan “–ki” ile sözcük olan “ki” ‘yi tanımak için şu yöntemi kullanabiliriz.
.Ek olan –ki tümceden çıkarıldığında tümcenin anlamı bozulur,
.Bağlaç olan ki tümceden çıkarıldığında tümcenin anlamı bozulmaz.
.Ek olan –ki bitişik , bağlaç olan ki ayrı yazılır.
Mademki, oysaki sanki, meğerki, çünkü, belki sözcüklerinde “ki” bağlacı kalıplaşmıştır. Bu nedenle “ki” bağlacı bitişik yazılmıştır.
Sözcüğe bitişik yazılan ki’den önceki ünlü harf yuvarlak dar ise ( u ,ü ) uyum sağlamak amacıyla ki küçük ünlü uyumuna uyarak “i” düz sesi yuvarlak dar ünlü “ü” olarak yazılır.
Örneğin ,
dünkü vb.
Açıklama
Arapça “halbuki” bağlacına karşılık kullandığımız “oysa ( o ise)” bağlacına “ki” bağlacı ulandığında oysa bağlacıyla birleşip kaynaşmasına karşın kimi kez ayrı yazılmaktadır. Bu durum yazımda kuralsızlığa yol açmaktadır.Bağlaç olan “oysa” ya ikinci kez “ki” bağlacının ulanması gerekmemektedir .