Türkiye, "PYD/YPG" ile kuşatılmış bir "Güvenlikli Bölgeye" razı olmuş gibidir...

BU GÜN(sabaha karşı) HEMEN SINIRIMIZDAKİ CERABLUS BÖLGESİNE YAPILAN TOPÇU VE HAVA BOMBARDIMANI,  TÜRKİYE'NİN "AĞZINA ÇALINMIŞ BİR PARMAK BALDAN" DAHA FAZLA TAT VERMEZ...

Çünkü, bu operasyonun özel olarak IŞID'e yönelik olması; ve harekatın amacının, yalnızca, CERABLUS'u IŞİD'den temizlemek olması; Fırat'ın batısına geçerek MENBİÇ'i kontrol altına alan PYD/YPG'yi es geçmesi, ABD tarafından da bilinmekte olan Türkiye'nin "Kırmızı Çizgisi"ne aykırıdır...

Oysa ki, Fırat'ın batısına geçen ve MENBİÇ'i kontrol altına alan PYD/PYG'nin amacı da, Hatay'la hemen sınır komşusu haline gelmiş, yine PYD/YPG kontrolündeki AZEZ ile birleşerek, ABD'nin isteği olan "Kürt Koridoru"nu oluşturmaktır...

* * *

Bu sabah çeşitli televizyon kanallarını izledim..."Terör Uzaman" niteliği(!) taşıyan "sivil" ve "asker emeklilerin", yukarıda iki paragrafta özetlediğim durumu görmezden gelerek, bu operasyona "olumlu" bakmaları beni şaşırttı...

Cerablus'un IŞİD'ten temizlenmesi elbette iyi bir şey ama; bana göre yeterli değildir... Konu biraz daha geniş tutulmalı ve daha ileri adımlar hakkında görüşler öne sürülmelidir.

*

CERABLUS operasyonundan hemen sonra, ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mark Tuner, bakın nasıl bir açıklama yapıyor:

"Türk yetkililerinin yanı sıra Suriye Demokratik Güçleri temsilcileri irtibat halindeyiz. Tansiyonun yükselmemesini sağlamaya çalıştığımızı söyleyebilirim. Her iki tarafa da hatırlatmak isterim ki, ortak düşmanımız IŞİD'tir"(1).

Kimdir bu "Suriye Demokratik Güçleri"?

Bu güçler, büyük kısmını PKK'nın Suriye kolu YPG'nin oluşturduğu bir birliktelik...Sözüm ona, IŞID'la savaştığı(!) için de ABD'nin Suriye'deki en yakın müttefikidir.

Görüldüğü gibi, bu nedenle, ABD sözcüsü, bizim PKK'nın bir kolu olduğunu kabul ettiğimiz ve şu anda Fırat'ın batısındaki Mendiç'i ve Hatay ilimize sınırdaş durumunda olan Azez'i kontrolünde bulundurun ve ABD'nin desteği ile bu iki bölgeyi birleştirerek "Kürt koridorunu" oluşturmaya hazır "PYD/YPG"den hiç söz etmemektedir...

IŞİD, müşterek düşmanımız; aslında bu bile tartışılır ama, ABD'nin kolladığı "PYD/YPG" de bizim düşmanımız...

*

Yukarıda da belirttiğim gibi, bu operasyon, Türkiye'nin Fırat'ın batısı ile daha açık bir ifade ile ABD'nin isteği olan "Kürt Koridoru" ile ilgili olarak Türkiye'nin "gazını almak" ve "Türkiye'nin ağzına bir parmak bal çalarak", Türkiye'nin bu konudaki "Kırmızı Çizgisi"ni sarartmak içindir. Daha önceki yıllarda, Kuzey Irak için sararttığımız "Kırmızı Çizgimiz" gibi..

*

Ankara, bugün Türkiye'yi ziyaret edecek ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'e,--basından öğrendiğimize göre-- "en başından beri savunduğu Suriye'nin kuzeyindeki "güvenli bölge" konusunu yeniden masaya getirecek. ABD yönetiminin PKK'nın Suriye kolu YPG terörüyle kol kola girmesinden duyulan rahatsızlık tekrar anlatılacak. YPG militanlarının Fırat'ın doğusuna geri dönmesi istenecek. Suriye terör örgütü DAEŞ'ten temizlenirken sonra Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiği"(2) vurgulanacak.

*

BENİM DÜŞÜNCEM :

Ben, biraz daha ileri gitmek ve konuyu daha çok "jepolitik", "taktik ve stratejik"  açıdan ele almak gerekir düşüncesindeyim...

Yani, demek istiyorum ki, Cerablus'un IŞİD'ten temizlenmesi yeterli görülmemeli... PYD/YPG'nin Fırat'ın doğusuna geri dönmesi için, gerekirse Cerablus'a yapılan operasyonun bir benzeri Menbiç bölgesine de yapılmalı... Bu kadarla da kalınmamalı, benzer bir operasyon da Hatay'a sınırdaş olan Azez'e de yapılmalıdır...

Böylece, Türkiye'nin "sınır güvenliği" daha uzaktan sağlanmış olmakla birlikte, oluşturulması düşünülen "güvenli bölgenin derinliği" daha da artırılmış olur. Bu da, ilave olarak, Türkiye için stratejik bir istikamet olan "Türkiye-Halep" hattının da açık kalmasını sağlar.

Aksi halde, PYD/YPG ile kuşatılmış bir "güvenli bölge", Türkiye'yi Suriye'den soyutlayarak, Ortadoğu'da Türkiye'nin "bölgesel güç" olmasını zora sokar; hatta imkansız kılar...

Bakalım...Birkaç gün sonra çizilmesi olası olan yol haritası hangi istikameti takip edecek; bizim "kırmızı çizgimizi" mi; yoksa Fırat'ın batısında  Akdeniz'e uzanan "petrol yolunu" mu?

cdenizkent

------------------------- :

(1) "milliyet.com.tr", 24 Ağustos 2016

(2) "sabah.com.tr", 24 Ağustos 2016