Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mayıs '16

 
Kategori
Kitap
 

Uykuların Sonu

Uykuların Sonu
 

'Uyku' aslında bildiğimizden fazlası...


Uyumak eylemi bizim için vazgeçilmez. Gün içinde harcadığımız enerjiyi geri kazanmak ve ertesi günü zinde karşılamamız için elzem gereksinimimiz. Peki uykularımızın işçi ve sermaye sınıfları arasındaki süregelen savaşta sömürüye karşı işçiler lehinde bir bariyer olduğunu biliyor musunuz ?

Yakın zamanda okuduğum 'Jonathan Crary - 7/24 Geç Kapitalizm ve Uykuların Sonu' isimli keyifli kitapta bunla ilgili birçok güçlü araştırmaya şahit bulundum. Evet uykularımız mevcut düzenin bizi daha çok çalıştırmaya ve daha çok tükettirmeye ait emellerinin önünde bir set görevi görmektedir. Küresel endüstriye göre uyku bünyevi bir pasifliktir ve dolaşım, üretim ve tüketim ekseninde kesintiye yol açar. Dolayısıyla uykuyu kendilerine bir maliyet görmekteler. Bunun için küresel sermaye tarafından çeşitli ofansif hamleler söz konusudur. Şu an ülkemizde de maruz kaldığımız' 8 saatlik uyku süresinin gereksizliği, aslında bunun bir alışkanıktan ibaret olduğu, 8 saatlik uyku düzenini 60 yıllık ömür için 20 yıla tekabül ettiği ve boşa geçen zaman'gibi ifadeler aslında tamamen küresel sermayenin desteklediği bir kandırmacadır. Aksine birçok hekim sağlıklı bir bünye için uyku süresinin en az 8 saat olduğunda hemfikirler. Küresel sermaye, emek sınıfının doğal zırhı uykuyu pasifize etmeye çalışmaktadır. Örneğin geçmiş nesillerde ortalama uyku süresi 8 saat olan Kuzey Amerika'da bugün bu süre 6,5 saate düşmüştür. Bu bir rastlantı değil planlı bir çalışmanın ürünüdür. Uyku sürelerinin kısalması demek dinlenme, aileye vakit ayırma gibi haklarında giderek aşınmaya uğraması ve gelecekte kaybedilmesi anlamını taşır, Böylelikle insan 7/24 çalışan, tüketen bir robota dönüşebilir.

Konuya ilişkin bilmsel çalışmalarda hızla sürmekte, A.B.D.'de askeri yetkililerin ilgi odağı olan bir kuş türünden bahsetmek istiyorum. Beyaz taçlı serçe kuşları  uzun zamandır  yakın gözlem altındalar. Bunun sebebi göç sırasında bu hayvanların 7 gün aralıksız uykusuz kalabilme yetilerinden ileri geliyor. Askeri kaynaklar bu kuşların beyin faaliyetlerini çözümleyerek  bunu askerlere uygularken hem daha güçlü, daha çevik bir ordu kurma amacını açıklıyorlar. Ancak yazarın kanısı bu yönde değil. Jonathan'a göre bunun amacı sürekli üretken verimli işçiler yaratmak. Bu bilimsel adımdan sonra yapılacak iş çeşitli PR çalışmaları ile az uyumanın bir  hayat tarzı olduğu benimsetilmesi. Bu da mevcut teknoloji ile gayet mümkün görünmektedir Akabinde özel hayat ve toplumsal hayat içi boşaltılmış bir anlamsızlığı ifade edecek.  Kısaca dinlenmenin giderek daha pahalı bir hale geldiği yeni dünya düzeni, kulağa hiç hoş gelmiyor. 

Mevcut düzende sahip çıkmamız gereken onca şeyin yanına uykularınızıda ekleyin.

Daha güzel bir dünya için.

 
Toplam blog
: 12
: 1426
Kayıt tarihi
: 06.11.15
 
 

Biraz iktisatçı biraz iletişimci bir edebiyatsever ..