Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ocak '18

 
Kategori
TV Programları
 

Vatanım Sensin - Sanatla Buluşma

Vatanım Sensin - Sanatla Buluşma
 

Karakterleri, olayları derinlemesine masaya yatıran öyle çok yazı var ki, bu hafta biraz farklılık yapalım: Vatanım Sensin’i yanımıza alalım ve sanat konuşalım. Ezgi dünyaca ünlü eserleri Vatanım Sensin karakterleri ile buluşturmuş. İyi ki de buluşturmuş…

Günlerden Yakup ve Alexi’nin tavernasının açılış günü. Şehrin önde gelenleri, banka yöneticileri ve Yunan komutanlarına özel bir ‘şeref masası’ donatılmış. Tam da Leonardo Da Vinci’nin Son Akşam Yemeği (İngilizce: The Last Supper, İtalyanca: Il Cenacolo or L’Ultima Cena) tablosu gibi değil mi?

Da Vinci’nin bu eseri 15. Yüzyılda Duke Lodovico Sforza’nın isteği üzerine yapılmış bir fresk (duvar resmi). Resim dini inanışa göre ise Hz. İsa’nın Romalı askerlerce tutuklanmasından bir gün önce (Pesah günü) havarileriyle yediği son akşam yemeğini ifade eder.

Da Vinci’nin Mona Lisa’dan sonraki en ünlü ederi olan bu resim Milano yakınlarındaki Santa Maria Dele Grazie’nin duvarına yapılmış ve bugün oldukça yıpranmış durumdadır.

Hilal ve Leon’un sinema sahnesini hatırlıyor musunuz? Unutmak imkânsız değil mi? Leon’un Bolşevik harekatına katıldığını itiraf ettiği sahne…

“Bir an her şeyi unutsak… Savaş yokmuş gibi İzmir’de bir gece evimizden çıkmışız, sinemaya gelmişiz gibi filmi seyretsek…”

İşte bu sahne 1982 – 1967 yılları arasında yaşamış Amerikalı ressam Edward Hopper’ın New York Movie isimli eserine yerleştirilmiş. Hopper genellikle yağlı boya tabloları ile popüler olsa da suluboya ve gravür konusunda da en az yağlı boya resimlerde olduğu kadar uzman bir sanatçıdır.  Ressam, çoğunlukla Amerikan yaşamının ortak özelliklerini kendine konu edinir. Bunlar arasında benzin istasyonları, oteller, demiryolları, boş sokaklar ve onların sakin havası sayılabilir.

Çığlık veya orijinal ismiyle Skrik, Norveçli ressam Edvard Munch tarafından yapılan 1893 tarihli tablodur. Bu eser birçok eleştirmene göre Munch’un en önemli çalışmasıdır. Resim orijinali 84 cm x 66 cm boyutlarındadır. Resimde ön planda ıstırap çeker gibi görünen bir figür, arka planda ise Ekeberg tepesinden Oslofiord’un görünümü yer alır; Oslofiord göğü kan kırmızısı rengindedir.

Ressamın günlüğü ele alınırsa bu resim Nice’ten etkilenerek yapılmıştır. Ressam günlüğünde anlattığına göre iki arkadaşıyla yürümektedir, bu sırada ise güneş batmaktadır ve kan kırmızısı rengindedir. Ressam kendini yorgun hissetmiş ve tırabzanlara yaslanmıştır. İki arkadaşı ise yürümeye devam etmiştir. Ressam bu sırada doğanın çığlığını hissettiğini günlüğünde dile getirir. Ressam bu resmi yaparken hastadır ve bu yorgunluğunun oradan geldiği düşünülür.

Kurtuluş Savaşı döneminde İzmir (Smyrna) bu çığlığa fon olsa…

Gustav Klimt, 1862-1918 Avusturyalı ressam. Genç yaşlarda sembolizm ve art nouveau akımlarından ciddi derecede etkilenmiştir. Viyana Sezession grubunun önemli üyelerindendir. Tablolarının yanı sıra duvar resimleri, eskizleri ve diğer eserleriyle de tanınır.

Ünlü ressam Gustav Klimt’in muhteşem eserindeki Freya ya da Freyja adıyla da bilinen kadın, İskandinav mitolojisinde deniz tanrısı Niord’un kızı, Freyr’in kardeşi olan bereket ve doğurganlık tanrıçasıdır. Eski Nors dilinde ‘freyja’ hanımefendi, kadın yönetici veya efendi anlamına gelmekle beraber; aşkın, güzelliğin, seksin ve çekiciliğin olduğu kadar, aynı zamanda savaş, ölüm, sihir, kehanet ve varlığın da tanrıçası olduğu varsayılır. Snorri’nin Edda’sına göre Freyja’nın Odr isminde bir kocası vardır. Çoğunlukla uzun yolculuklara çıkar ve bu yüzden Freyja altın renginde gözyaşları döker.

Vatanım Sensin’de de en çok göz yaşı döken Hilal değil mi? O zaman bırakın Freya ile bir bütün olsun Cevdet’ten olma Azize’den doğma Hilal…

Michelangelo’nun Davut Heykeli Rönesans heykel sanatının bir başyapıtı kabul edilmektedir. 1501’de yapımına başlanan ve 1504’de tamamlanan bu mermer eser Davut’un Golyat’a saldırmaya karar verdiği anı simgelemektedir. 5,17 metre yüksekliğindeki mermer heykel Floransa’nın bir sembolü niteliğindedir.

Figürde neredeyse mükemmel ‘insan oranı’ betimlenmiştir. Heykel, erkek form bilgisi esas alınarak disegro sanatsal disiplini ile temellendirilmiştir. Michelangelo bu disipline olan bağlılığını şu davranış şekliyle ortaya koymuştur: Sanki Davut onun çalıştığı mermer bloğun zaten içindedir ve onu dışarıya çıkarmak ister. Aynen insan ruhunun bedenin derinliklerinde bulunduğuna olan genel inanç gibi…

Aynen Boran Kuzum’un derinliklerindeki Leon gibi…

Daha fazlası http://aslininsureti.com/izledim/vatanim-sensin-sanatla-bulusma/

Vatanım Sensin diğer yazıları için http://aslininsureti.com/izledim/vatanim-sensin/

 

Aslı’nın Sureti

*.*.*.*.*

Aslı’nın Suretini sosyal medya hesaplarından takip etmek ister misiniz?

Facebook:https://www.facebook.com/Aslının-Sureti-1065930830209554

Twitter:https://twitter.com/aslininsureti

 

Gezdim Gördüm, Yedim İçtim ve İzledim kategorilerinde daha fazla yazı için > www.aslininsureti.com

 
Toplam blog
: 183
: 1217
Kayıt tarihi
: 27.09.17
 
 

Ben Aslı…  'Takvim Yılı – Doğum Yılı hesabının sonucu giderek yükselmesine, aynaya baktığında kaz..