Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

ismail hakkı özsarı

http://blog.milliyet.com.tr/ihozsari

26 Eylül '16

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yarım kalan günlük

Yarım kalan günlük
 

alıntıdır


1 Mayıs 2016

Bugün ana rahmine düştüm. Artık ben de varım. Müthiş bir duygu bu! Ancak var olduğumu annem de babam da bilmiyor. Nasıl bilsinler, bir susam taneciğinden küçüğüm. Çiçek gibi bir kız çocuğu olarak doğacağım ve bahar da çiçekleri koklayacağım.

15 Mayıs 2016

Annem farkında değil ama ondan beslenerek büyümeye çalışıyorum. İleride beni çok sevecek olan yüreğin tıpırtılarını hisseder gibiyim. İnanın çok hoş bir duygu.

27 Mayıs 2016

Sanki göremediğim bir el beni şekillendiriyor. Dudaklarım ağzım oluşacak.  Bu elin dokunduğu yerlerden birkaç yıl sonra “agu”lar çıkacak. Gülücükler açacak. Sözler dökülecek. Her halde önce anne ya da baba diyeceğim. Ardından anneanneler, dedeler gelecek…  Her geçen gün biraz daha büyüyeceğim. Kollarım bacaklarım belirecek. Parmaklarım çıkacak. Allah’ım ne mutluyum parmaklarımla annemin babamın ellerini tutacağım. Güzel şiirler yazacağım. Anneler gününde ona en güzel kır çiçeklerini toplayacağım. Hele de kollarım bir büyün bak o zaman annemi babamı nasıl kucaklayacağım.

12 Haziran 2016

Bugün çok mutluyum içimde “pıt pıt” diye bir şey atıyor. Kendimi bir başka türlü hissediyorum. Annem kendi bedeninde iki yüreğin birden attığını bilseydi ne kadar sevinirdi kim bilir!

15 Haziran 2016

Oh! Annem nihayet doktora gitti. Burada olduğumu öğrendi. Doktor amca “Ultrason” denilen bir aletle fotoğrafımı çekti. Sağlığımın iyi olduğunu söyledi. Anneciğim niye öyle durgunlaştın yoksa sevinmedin mi? Merak etme bir yıla kalmaz kollarında olurum.

16 Haziran 2016

Babam da yerimi öğrendi artık. Ancak henüz kız olduğumu bilmiyorlar. Onlara sürpriz yapacağım.

22 Haziran 2016

Yüzüm tamamlandı sanki. İki güzel gözüm, küçük bir burnum dudaklarım,  yanaklarım var. Ultrasonda görünmüyor belki ama ben biliyorum yerlerini. Şimdi daha bir insan gibiyim. Çok heyecanlıyım. Beni beğenecek misiniz acaba?

25 Haziran 2016

Etrafım çok karanlık ama olsun ben burada çok mutluyum. Yaşıyorum ve varım. Gün ışığını göreceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum. Anneciğim, babacığım sizleri rüyamda gördüm. İkiniz de çok güzelsiniz.

30 Haziran 2016

Anneciğim senin kalbinin seslerini daha iyi duyabiliyorum. Benim yüreğimin atışlarını da sen duyabiliyor musun? Ah, ah! Sesini de duyabiliyorum. Ne kadar tatlı bir sesin var. Bana ninniler söyleyeceğin günleri sabırsızlıkla bekliyorum. Kollarında uyumayı, o tatlı sesini dinlemeyi çok merak ediyorum. Anneciğim beni koklayacaksın, çok ama çok seveceksin değil mi?

2 Temmuz 2016

Anne, anne! Burada alışmadığım şeyler oluyor. Sen neden acı çekiyorsun? Doktor amca neden üzgün bakıyor? Anne senin kalbinin atışları değişti… Neden susuyorsun anne? Benimle neden konuşmuyorsun anne? Anne… Anne? Anneciğim? Ne oluyor sana? Yüzümde soğuk bir şeyler hissediyorum. Anne yüzümü eziyorlar. Anne, anneciğim ne olur bir şeyler yap. Kolumu çekiyorlar anne, ayaklarımı, bacaklarımı parçalıyorlar anne… Anne! Anne! Beni sana bağlayan damarı koparıyorlar. Anne kalbimi parçalıyorlar. Anne, anneciği, anne, an…

Doktor: “KÜRTAJINIZ TAMAMLANDI HANIMEFENDİ. GEÇMİŞ OLSUN.”

 
Toplam blog
: 291
: 1113
Kayıt tarihi
: 12.07.12
 
 

Emekli öğretmenim. Kitap okumayı ve düşüncelerimi paylaşmayı çok severim. Tarih özel ilgi alanımd..