Yine çok önemli zirveler!

95 ölü 246 yaralı! Ne desek bu vahşeti tanımlamayacak. Ne desek bu acıyı tarif edemeyeceğiz, hissedemeyeceğiz. Allah vefat edenlere rahmet etsin, yakınlarına sabır versin. Yaralılara acil şifalar versin. Şu anda ne yazsam kendimi kötü hissediyorum. Bu kadar büyük bir olayı bu kadar küçük bu kadar cılız yazmaktan birazcık da utanıyorum. Yapılabilecek şeylerin sınırlı olması, elimizin kolumuzun birazcık bağlı olması da beni bunaltıyor. Bunaltıyor... Allah'ım milletimize bir daha böyle olaylar yaşatmasın. Tüm toplumu, hepimizi muhafaza etsin.

Beni bunaltan, üzen, sinirlendiren şeylerin kaynağındaki soru ''Nasıl?'' Başta kendi adıma, nasıl bu kadar hissizleştim? Üzüntüm yetersiz, şaşkınlığım yetersiz, kızgınlığım yetersiz gibi geliyor. Sadece ben mi böyleyim acaba? Bu kadar insan ölüyor benim bu üzüntüm, kızgınlığım, sorumluluk duygum neden bu kadar az? Bunlar benim yetersizliğimdir, üzülüyorum ama bilmiyorum keşke 'gerçekten' üzülsem, keşke gerçekten birşeyler gelse elimden...

Neden haberlerde hep aynı terane? Haydi medyaya birazcık böyle, siyasetçiler -bilhassa iktidar- hep aynı. Bu kadar insan ölüyor, hep aynılar. Bu nedir? Kameraların karşısına geçip olayı 'çok güçlü kınamaları', 'başsağlığı dileyip üzüntüler sunmaları' gerçekten yeterli mi? Gerçekten başka yapacak birşeyleri yok mu? Kameralar karşısındakiler ne kadar samimiler? Muhalefet liderleri mesela, ne kadar muhalefetlik görevini layıkıyla yapıyorlar-yaptılar? Memleket günden güne daha derin çukurlara batarken ne gibi 'engel olucu-olumlu' etkileri oluyor? Muhalefet ne yapıyor? 

Bilhassa iktidar. 3 tane bakan bilgilendirme toplantısı yapınca 'olayı ne kadar önemsediklerini' ispatlıyorlar mı? Gerçi doğru! Koskoca 3 bakan! Zahmet edip o salona girmişler, sandalyelere kadar yürümüşler! Sandalyelerini binbir zahmet çekmeye niyetlenmişlerdir ancak muhakkak birileri çekmiştir bakan beylerin sandalyelerini. Oraya teee başları tavana yakın, dizleri kırılmamış dümdüzken hamle yapıp oturmuşlar. Basın mensuplarının karşısına geçmişler bir de cevap veriyorlar! Daha nasıl ispatlasınlar? Haksızlık yapmayalım öncesinde de saatlerce toplantılar yapmışlardır. 95 ölü 246 yaralı olan konu hakkında! Ve inanır mısınız belki gömleklerini değiştirecekleri vakitleri bile olmamıştır! Somadaki maden faciasında da bir fedakar bakanımız aynı gömleği üst üste 2 kez giydiğini söylemişti. Muhakkak bu bakan beyler de bu kadar fedakardır! Hele başbakanımız. O da en az aynı! O da kim bilir nasıl yorulmuştur 95 kişinin öldüğü 40 küsürü ağır 246 yaralının olduğu patlamayla ilgilenirken. Kim bilir ne 'kritik' ne 'güvenlik' ne 'kriz' zirvelerine katılmış, başkanlık yapmıştır. Kim bilir ne önemlidir şu güvenlik zirveleri! Ne kadar işe de yarıyor! Ne de sert kınıyorlar devletimizin tepelerindekiler! EN AĞIR BİÇİMDE!

Çok şükür... 

Ya bana gerçekten dokundu. 3 tane bakan bilgilendirme toplantısı yapınca 'olayı ne kadar önemsediklerini' ispatlıyorlar mı?Bize, topluma sormak lazım. İspatladılar mı? Bakanlar kendi vicdanlarını rahatlatabildiler mi? Siyasi irade, valiler, istihbarat, emniyet, tüm sorumlular rahatlatabildiler mi?

Eminiz ki vicdanları en çok sızlayanlar onlardır(!) Hükümettir(!) Hükümeti koşulsuz destekleyen, hiçbir zaman hata yapmayan bir iktidarı hiçbir zaman hata yapmayan bir iktidar olarak gösteren yani doğruları tam tamına yazan(!), milleti ferahlattıığı için adına 'havuz medyası' denilen medyanın da vicdanı sızım sızım sızlamıştır(!) Şüphemiz yok!  Yazacak çok şey var... Çok fazla.

Allah bu saldırıyı yapanları, bu milleti karıştırmak isteyenleri ıslah etmeyecekse kahretsin! 

Allah bir daha böyle terör saldırıları göstermesin inşallah. 

Milleti konuş dediği için her fırsatta her yerde konuşan sayın Cumhurbaşkanımız da 'yazılı' açıklama yapmış. Şöyle demiş: “Bugün Ankara Tren Garı önünde gerçekleştirilen terör eyleminde, birçok vatandaşımızın hayatını kaybettiğini, birçok vatandaşımızın da yaralandığını büyük bir teessürle öğrenmiş bulunmaktayım. Birlik ve beraberliğimize, ülkemizin huzuruna kasteden bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyorum.'' konuşmasının bir bölümünde de şöyle diyor: ''Ankara'daki saldırıyı gerçekleştirenlerin amacı, farklı toplum kesimlerini birbirine düşürebilmektir.'' 

Evet sayın Cumhurbaşkanımızın son cümlesi bence çok önemli. Allah toplum kesimlerini birbirine düşürmeye çalışanların kirli, hain, menfaatçi planlarını başlarına geçirsin! Allah'ın izniyle bu toplum her patlamaya, ayrılık tohumları ekene, ''toplumun farklı kesimlerini birbrine düşürmek için'' yapılan herşeye ve 'herkese' karşı uyanık olacak asla bu amacın gerçekleşmesine müsade etmeyecektir.