Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Haziran '17

 
Kategori
Güncel
 

Yol ayrımı!

Yol ayrımı!
 

görsel internetten alınmıştır


Yol Ayrımı, Kemal Tahir ustanın tanımlaması ve aynı zamanda bir kitabının adıdır... Ama benim bahsedeceğim yol ayrımı daha güncel ve bir bakıma daha trajik:
 
Tanzimatla birlikte resmileşen Batılılaşma'nın kaçınılmaz sonucu olarak ortaya çıkan "batıcı aydın" modeli, yaklaşık yüz elli yıl sonra, bugün yol ayrımına gelmiş bulunuyor.
 
Batılı gibi yaşamayı, batılı gibi düşünmeyi aydınlığın temel şartı sayan bu yeni "aydınlanma" döneminin en büyük zaafı, kendi kültür kodlarından tamamen uzak olmasıydı.
 
Bir Ortadoğu (Bu da Batının kendini merkeze alarak ortaya koyduğu dünya tanımlamasının eseridir) ülkesinde yaşadıkları halde, bir sokak ötesindeki komşusunun hayat tarzını, inancını, geleneğini bilmeyen ve merak etmeyen bir anlayıştan bahsediyorum.
 
Ömrü boyu ezan sesi duyduğu halde, ömründe bir camiye girmemiş, dahası sanatında, edebiyatında ezan, namaz, ramazan hiç yer almamış bir zihniyet sözünü ettiğim...
 
Bu ne yazık ki fikren "devşirilmiş" aydın, günümüze kadar kendi "yaşam tarzını" Batıyla işbirlikçiliğine angaje ettiği için, kendi ülkesinin en büyük yabancısı oldu!
 
Ama hayat daima hakikatleri dayatır... Bugün gelinen noktada, hem ortadoğu ülkesinde yaşayıp hem de Batılı kafası taşımanın lüksü ortadan kalkıyor.
 
Çünkü, artık saflar iyice belirginleşiyor... Batıcı adam, yaşadığı dünya ile  yaşattığı dünya arasında bir tercih yapmak zorunda kalacak.
 
Batı, medeniyet maskesini indirip doğrudan topraklarınızı, bağımsızlığınızı hedef alıyorsa, sizin yeriniz neresi olacak?.. Saldıranlarla mı olacaksınız, savunanlarla mı!
 
Türkiyenin gazetelerine bir bakın...B elli başlı gazetelerin yazarları büyük bir kaygı içinde yaşadıları zeminin kaybolduğunu görmenin telaşını yaşıyorlar... Bazılarını sadece okuduğum, bazılarına yorumlarda yazdığım için biliyorum...
 
Örneğin, nerdeyse tüm Hürriyet yazarları, büyük bir telaş içinde Türkiye'nin Batıdan kopma tehlikesinden bahsediyorlar. Hukuk diyorlar, demokrasi, liberalizm diyorlar ama aslında söylemek istedikleri "Batılılığımız elden gidiyor mu" telaşı...
 
Tamamen Batıya ayarlı bu zihniyetin tüm kaynakları, tüm referansları da Batıdan elbette... Başka türlü düşünmeyi bilmiyorlar... Batıdan kopuşu hayattan kopuş olarak algılıyorlar, çünkü bütün hayatları Batılı değerlere göre programlanmış...
 
İşte, bugün Kemal Tahir ustanın deyimiyle "yol ayrımı"na gelen aydınlar bunlar!
 
Amerika dahil, Batılı ülkeler Türkiye'yi açık bir hedef haline getirirlerse, bu Batıcı aydının tutumu ne olacak?.. Türkiyeden yana mı olacaklar, Batıdan yana mı?
 
Ne yazık ki geçmişte, Türkiyenin işgaline "medenileşme" olarak bakan "aydınlarımız" vardı.. Bu cümleden olarak Cenap Şehabeddin'in Bursanın işgali üzerine, protesto gösterileri yapanlara, "ne güzel işte medeni bir ülke bizi de medenileştirecek" dediğini daha önce yazmıştım.
 
O gün, fiili olarak olmasa da fikri olarak işgal gerçekleşti... Ama Türkiye "medenileşmek" yerine "müstemleke"leşti... Batının yapmak istediği de buydu.
 
Bugün de bölgesinde yeniden şahsiyet kazanan Türkiye'yi durdurmak için Batılı saldırılar sürüyor... Belli ki daha da sürecek... Hatta bu açık bir savaş tehdidi bile olabilir.
 
Bu durumda, "gözünü açıp Batıyı görmüş" (aslında bu deyimi bizdeki Batıcı aydın söz konusu olunca, kendi dünyasına "gözünü kapayıp Batıyı görmüş" demek daha doğru olur) bu aydınlar nerede, hangi cephede yer alacak?... Bize saldıran "medeni" Batı'nın yanında mı; yoksa bizim yanımızda mı?
 
Öyle görülüyor ki, önümüzdeki süreçte, onlar için de Türkiye için de zor soru ve aslında zor sorun bu olacak!
 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..