Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ekim '12

 
Kategori
Futbol
 

A Milli Takım, Macaristan'da “puan avı”nda!..

A Milli Takım, Macaristan'da “puan avı”nda!..
 

Aksilikler üst üste geliyor.

“Kafa”lar karışıktı; bu yetmezmiş gibi, sahaya çıkmayı engelleyecek sakatlıklar çıktı. Sakatlananın yerini bir başkasıyla doldurmak, çözüm sanılıyor. Oysa sakatlanın yedeği sayılacak futbolcu/lar, geçen haftadan beri takımla. Onları oynatmak varken yenisine ne gerek var, demek, normal de sayılır, anormal de...

“Kafa”lar karışıktı.

EURO 2012’ye niye gidemediğimiz, sadece maç sonuçlarına bakılarak ele alındı. Oysa gidememede, buna başarısızlık demek tek başına yetmez, 3 Temmuz’un etkisi olduğu hep göz ardı edildi.

Futbol, futbola yön veren, verdiğini sananlarca, başka alanlara kaydırılınca, rakip olanlar “hedef”e konulunca, bunun Milli Takım’a yansıyacağını az buçuk düşünenler bile bilecekti.

3 Temmuz sürecin farklı boyutlarda gündemde tutulduğu nasıl görmezden gelinir?

Gelinirse, işte bu günlere gelinir.

Gelinen durumda, “kelle” istenir. O da bellidir; futbolcuları “puan avı”na hazırlayan, götüren, sonuçta “boşa kürek” çektirdiği söylenendir.

Hep öyle olmaz mı, kimin “kelle”sinin gideceği belli değil mi?

Gitsin o, gelsin öteki, ona “taze kan” densin, olsun bitsin!

Ama bitmez; “kafa” aynı “kasa”ysa, düşünce üreteceğine, “yük” oluyorsa...

*****

Brezilya 2014 hayal mi oluyor?

Toplam 10 maçtan daha üçü oynandı; bugün dördüncüsü Macaristan’la... Üç maçta 3 puanımız var. Macaristan üstümüzde, bizden 3 puan fazla almış. İlk iki sırada ise 9’ar puanla Hollanda ile Romanya...

12 Ekim’de oynanan Romanya maçı “sonumuz oldu” diye algılandı, öyle gösterildi. Oysa Romanya maçından önce “roman yazılacağı”ndan dem vuruluyordu. Ancak görüldü ki, “roman yazmak” bizim değil, Romanya’nın işiymiş!

İlk iki maçta topladığı 6 puanla Kadıköy’de karşımıza çıkan Romanya’nın bir “engel” olacağı daha ilk dakikada anlaşıldı. Ayrıca, kalemize “göbek”ten geleceği de... Avcı'nın,  nasıl olsa Lig’de olduğu gibi, bir “kurtarıcı”nın ortaya çıkacağı, fileleri “havalandıracağı” beklentisi içinde olduğu da...

Yenen tek golün ihalesi, kimilerince kaleci Volkan Demirel’e çıkarıldı. Kalecinin yazgısı böyle!! Gole yol verenlere bakılmaz da, yakaladığı fırsatı gole çevirmeyene laf söylenmez de...

*****

“Görkemli Estonya galibiyeti” demek gerçeklerle ne ölçüde bağdaşırdı?

Oysa Estonya’yı 3 golle geçmek, sadece kolay bir dersten geçmekten farksızdı. Hani, herkesin geçeceği bir ders olur ya, işte onun gibi. Estonya’yı nasıl geçtiğimiz, maçı izleyenler, anımsayanlar bilirler. Sadece gol yememek için direnen, bir de daha 19. dakika bir eksik kalmışlardı, ama fırsat yakalamasını da bilen bir takım. Hakem, onlara da hoşgörülü davransaydı, ilk eksilen biz olurduk.

Romanya, “dişli” bir takım olarak karşımıza çıktı. Avcı, yaptığı değişikliklerle “avı”nı iyi tahlil edemediğini yine gösterdi. Avcı, bir “oyunun set bölümü”  tutturmuş gidiyor.

*****

Macaristan seferine çıktık!

(Gazetelere, bilinen o “tarihi sefer”le ilgili, tarihsel giysiler içinde futbolcu “kare”leri ne de yakışırdı!)

Macaristan, kendi sahasında Hollanda’ya 4-1 yenildi; puansız iki takım olan Estonya ile Andorra’yı dışarıda yendi.

Macaristan’ı yenersek, kendimize geldiğimiz düşünülecek.

Avcı’nın kafası rahat mı?

Nasıl rahat olsun?

Bir yandan Romanya yenilgisinin moral bozukluğu, öte yandan üst üste gelen sakatlıklar. Bunlara ek olarak medyanın şimdiden teknik direktör arayışı, kimi adları olmuş, olma olasılığı yüksekmiş gibi “piyasaya sürme”si...

Futbol adına “kavga” sürdükçe... Bu “kavga”, bir geçim kapısı olarak görüldükçe...

Futbolcuların kafası rahat mı?

Her şey onların elinde.

Onlar ki, çok para verileceği söylendiğinde kendilerini oynuyor duruma düşürenleri, özellikle “ekran penceresi”nden başını uzatan, kendilerinin neyin karşılığında ne aldıklarını unutanları utandırmalı.

Oynayıp kazanmak, “umut tükenmez”le geleceğe bakmak...

Puan kaybı olursa, unutulmasın ki, “kelle avcı”ları “kurban” bekleyecektir.

Kurban Bayramı’nın eli kulağında, çevre "kurbanlık"larla dolu...

 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com


 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..