Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Temmuz '06

 
Kategori
Haber
 

AB'nin rayları

Yurt dışı basın organlarında yer alan ve Türkiye'nin AB macerasının riske girdiği izlenimi veren haberler ülke çapında geniş yer buldu.

Aslına bakarsanız asıl sorun neTürkiye'nin AB'ye girme çabasıne de AB'nin Türkiye'yi almasıdır. burada asıl sorun bu iki öğenin birbirini kabullenmesi sorunudur. Türkiye'nin AB'ye ihtiyacı varmı diye sorarsanız bana göre yok. Türkiye'nin günümüz ve ilerisine yönelik yapacakları reformlarda çobanlık edecek bir öğeye ihtiyacı var. ve buçobanı AB olarak görüyoruz.sonuçta biz kendi kendimize yetebilecek bir ülkeyiz. sadece hemen her konuda olduğu gibi çok rahatız ve hallederiz havalarındayız. madalyonun öbür yüzündeki soruda AB'nin Türkiye'ye ihtiyacı varmı sorusudur! bu bence üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken bir konudur. AB'nin genç nufusa ihtiyacı var izlenimleri veriliyor, AB'nin ABD gibi büyük bir güce karşı Türkiye'yi yanına alma çabası izlenimleri veriliyor. aslında AB'nin de bize ihtiyacı yok. zaten afrika ve orta doğu ülkelerinden yeterince genç nufus alıyorlar sadece bunlara hükmetme konusunda biraz acemiler o kadar. bunu da azınlıklara haklar vererek kendi vatandaşları ile aynı konuma yada yakın konuma getirerek çözebilirler.

bugün ülkemizde dünya markalarına ait hemen her ürün grubuna ait fabrikalar var. otomobilden beyaz eşyaya, lastikten elektroniğe, kalemden makineye kadar. bunları yapanlar başkaları değilki. bunları bizim işçilerimiz mühendislerimiz teknisyenlerimiz üretiyor, hatta dizayn edip yeni ürünlere yeni teknolojilere imza atıyorlar. ama bunları neden biz kendi markamızla Türk markası olaraküretemiyoruz diye durup düşünmüyoruz. burada önemli olan yapmak üretmek değil, yapıyorsanız en iyisini yapmak ve bunu sürekli yapmaktır. bunu da küçük atölyeler yada üreticileri bir araya getirerek ortak işler yaptırarak sağlayabiliriz. bugün önümüzde çok başarılı bir Gisad örneği vardır. ayrıca bu oluşturulacak grupları bir araya getirmekte zor değil. organize sanayi bölgelerinde aynı işi yapan yada birbirleriyle bağlantılı işler yapan üreticileri bir araya getirerek ortaklıklar kurulabilir, orada yapılan işlemlerin sonucu ortaya çıkan ürünü kendi markalarıyla satmaları sağlanabilir. tabi yine söylüyorum burada önemli olan üretmek değil kaliteli üretmek ve aynı kaliteyi çoğaltarak sürdürmek. eğer ülkemizde otomobil fabrikaları varsa bu demek oluyorki bu firmalar biraz sabırla kendi araçlarını üretebilecek teknolojiye sahiptirler demektir. bugün sanayi makineleri ülkemizde yapılıp yabancı bir markanın etiketi ile dünyaya satılıyorsa buradaki yanlışı durup düşünmek gerekir.

 
Toplam blog
: 5
: 351
Kayıt tarihi
: 01.07.06
 
 

İstanbul'da doğdum büyüdüm ama üniversiteyi Anadolu da okudum. Bilgisayar üzerinde okyanuslar k..