ABD'nin geleceği

ABD gelecekte yok olacak. İlginç olan durum, bunun için çabalıyor durumda olması ve onun dünya hegemonluğunun bekasını isteyenlerin, bunu sona erdirecek biçimde davrandıklarını hiç anlamamaları. Şöyle bir istisna var: Emekli olunca doğruları görüp yazmaya başlıyorlar. 11 Eylül’den sonra, ABD’nin hata yaptığını yazan Yankiler, eskiden ABD’yi o noktaya sürenlerdi. Hoş, bizde de generaller emekli olunca, ordunun PKK’ye karşı yaptığı hataları hiç çekinmeden yazıveriyorlar. Oysa ki o düşüncelerin % 10’u bile, birilerini kötü sondan korumaya yeter de artar bile. Yani, akrep akrepliğini yapacak, kurbağayı sokacak ve hepsi birlikte ölüp gidecekler. Ve gelecek yeni tiranlar yaratacak.

Bunun görünürdeki başlangıç verisi 11 Eylül 2001 kuşkusuz. Ancak asıl başlangıç verisi, 1970’lerde SSCB’yi yıkmak pahasına, Çin’i desteklemeye başlamalarıydı. Kendini vuran oka tüy veren kartal gibi, Yanki kartalı da kendi sonunu getirecek ejderhayı kendi elleriyle besledi ve bir filmdeki mecaz anlatımıyla, ejderha öpücüğü öldürücüdür ve ejderha da kartalı öpeli epeyi oldu, yalnızca kartalın tarih bilinci yok.

En kısa erimli kriter ise, 2050 civarında beyaz-diğer oranının % 50-50 olacak olması. Bunun olası sonuçlarını, şu sıralar Güney Afrika Cumhuriyeti siyahların yönetiminde sergiliyor. Oradan dersler ve simülasyonlar çıkarılabilir.

ABD’nin gelecekteki çöküşü global bir çöküş olacak. 200 küsur ülkeden, ancak Pasifik’teki mikro-bağımsız ada ekonomileri gibileri dışında, muaf kalabilen olmayacak. ABD’nin bu gidişle, tüm 21. Yüzyıl makro krizlerini atlatması imkansız. Yani, önümüzdeki onyıllar epeyi kaba dalgalı olacak, kimilerini tarih tutabilir.

Çin ABD’nin hakkından er geç gelecek ama asıl kriz AB-ABD arasında yaşanacak. NATO fiilen bitti. Artık AB ve ABD’nin çıkarları çatışıyor. AB henüz cesaretsiz ama bir gün nasıl olsa bıçak kemiğe dayanacak. Örneğin ABD, Norveç’in gelecek için ayırdığı 200 küsur milyar dolarlık artı değere göz dikince ne olacak? AB Araplar gibi teslim mi olacak? Ya da daha önce yaptığı gibi İrlandalılar’ı destekleyip İngiltere’yi bölmeye çaba gösterdiğinde, eski sömürgesi olan ABD’nin yeni bir eyaleti gibi davranan İngiltere ne yapacak? ABD’nin ihanet etmeyeceği hiçbir anlaşma yok. Avrupa’yı bombalamakta hiçbir beis görmez. AB nerede dur diyecek? İşte orası, artık ABD için geri dönülmez nokta olacak.

BM de fiilen bitti. KC (Kavimler Cemiyeti) olsun, Birleşmiş Milletler olsun, ABD güdümünde kuruluşlar. Dünya bunlara uymayı reddettiğinde, ABD herkese birden silah mı çekecek? Atom bombası kullanmayı kaçıncı kez göze alabilir? Kendi topraklarında SU (seyreltilmiş uranyum) füzeleri patlatıldığında, siviller ne yapacak?

ABD’nin 100 yıl daha kesin olarak hegemon kalabilmesi için, tek yolu olan barışçı olması, yani şimdikinin yüz seksen derece tersi bir dış politika izlemesi gerek. Bu denli geniş bir yayı çizmeyi ‘neo-con’lar (yeni muhafazakarlar) beceremez. Onlar hala kendilerini Soğuk Savaş dönemindeki kabuslarda sanıyorlar.

ABD zirve noktasını geçti ve 1776-2001 arası 225 yıl ediyor. Demek ki ABD’nin minimum 100, maksimum 200 yılı var. Osmanlı’yı 7 düvel 250 yılda zar zor yıktığına göre, ABD’nin çöküşü de çok çileli olacağa benzer.

Bu durumda 2 seçenek var: Kapıkulu olmak, asi olmak.

Ek: Savlara Destek:

Bir ABD’linin hazırladığı, ‘Geleceğimiz Hakkında 100 Acı Gerçek’ başlıklı metinden seçmeler:

Dört: Reel ücretler 1973’ten beridir düşüyor.

Sekiz: Son 30 yılda yoksulluk içinde yaşayan çocuklar % 30 arttı.

Onbir: 1994’te doğan bebeklerin % 15’i ana rahminde uyuşturucudan etkilenmiş olacak.

Ondokuz: Her yıl 24.000 ABD’li ateşli silahlar nedeniyle ölüyor. Silahların açtığı yaraları tedavi için 1 milyar dolar harcanıyor.

Yirmi: 21-25 yaş arasındaki ABD’lilerin yarısı temel okumayazma yetilerinden yoksun.

Doksansekiz: 1900’de ABD hükümeti ulusal hasılanın % 9’unu, 1990’da % 40’ını tüketiyordu.

http://www.getnewvisions.com/reasons/harsh.html