Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Aralık '07

 
Kategori
Tarih
 

Abdülaziz'in Londra gezisi

Abdülaziz'in Londra gezisi
 

Abdülaziz'i Londra'da gösteren bir tablo


Osmanlı Padişahlarının fetih ve savaş dışında ülke dışına çıktıkları pek görülmemiştir. Seferler sayesinde en uzak noktalara, Mısır’a kadar giden Yavuz Selim ile Almanya’ya kadar giden Kanuni Sultan Süleyman ulaşmıştır.

Bırakın ülke dışına çıkmayı, gezi amaçlı İstanbul dışına bile çıkan yok gibidir. Gezi amacıyla İstanbul dışına çıkan sadece II. Mahmut’tur. Karadeniz ve Rumeli’yi gezmiştir. Tahtı kaybetme korkusu yüzünden çoğu Padişah, sarayın dışına bile çıkmamıştır.

Resmi bir ziyaret için yurt dışına çıkan ilk ve son Padişah, Abdülaziz’dir. Amacı, Rusya ile ortak hareket eden Fransa’ya, Balkan politikasını anlatmaktır.

21 Haziran 1867 ‘ de başlayan seyahatte, Fransa, İngiltere, Belçika, Prusya ve Avusturya gezilmiştir. Abdülaziz, gezilerinde gördüğü teknolojik yeniliklerden etkilenmiş, döndüğünde modernleşme yolunda önemli adımlar atmıştır.

Osmanlı padişahı bu gezisinde her şeyin dışında farklı bir konuda da çok etkilenmişti. Fransa’nın güzelliği ile ünlü İmparatoriçesi Eugenie’ ye gönlünü kaptırmış, onu unutamamıştır.

Abdülaziz, İstanbul’dan törenlerle uğurlanmış, önce İtalya’nın Napoli kentine, oradan Fransa’nın Toulan limanına, oradan da trenle Marsilya’ya geçmiştir.Osmanlı Padişahı gittiği her yerde törenlerle ve Avrupalı halkın sokaklara taşan yoğun ilgisiyle karşılaşmıştı.

Marsilya’dan Paris’e geçildi. Abdülaziz’i, III. Napolyon karşıladı. Fransızlar sokaklarda “Yaşasın Sultan, Yaşasın İmparator” diye tezahurat yapıyordu.

Abdülaziz, Paris’te İmparatoriçe Eugenie ile tanıştırılmak üzere Tuileries sarayında götürüldü. Yarım milyon Fransız Osmanlı Padişahını görmek için sokakları doldurmuştu. İmparatoriçe’ den çok etkilenen Abdülaziz, onu İstanbul’a davet etmiştir. İstanbul’a gelen İmparatoriçe Eugenie’nin, Osmanlı Sultanı ile sabaha kadar yalnız kaldığı, aşklarının tadını çıkardıkları rivayetler arasındadır.

İngiliz donanmasının eşliğinde 11 Temmuz’da İngiltere’ye geçildi. Bakingam Sarayındaki davette 3000 bin kişi katılmıştı. Kraliçe Victoria Abdülaziz’e “Dizbağı” nişanını takmıştır. İngiliz Kraliçesi, Osmanlı Sultanını biraz soğuk karşılamış, hat da hristiyan nişanını Müslüman bir kişiye takmamak için diretmiştir.

Osmanlı Sultanı, İngiltere’den Belçika’ya, oradan Almanya’ya, Avusturya’ya, en son da Macaristan üzerinden İstanbul’a gelmiştir. Avrupa ziyareti tam 46 gün sürmüştür.

Abdülaziz, Avrupa’dan çok etkilenmişti. İngiliz donanmasının gücü onu korkutmuş, Viyana’daki heykeller onu çok etkilemişti. Hatta Fransız bir heykeltraş getirterek, at üzerinde bir heykelini yaptırmıştır.

Abdülaziz, İstanbul dışına çıkarken yokluğunda tahtı kaptırmamak için, dönemin Veliahtları V. Murat ve II. Abdülhamit’i de yanında götürmüştür. Geleceğin Padişahları daha Şehzade iken Avrupa’yı gezme imkanı bulmuşlardır.

II.Abdülhamit, Fransa’yı eğlence, İngiltere’yi servet, ziraat ve sanayi, Almanya’yı askeri ve düzen bakımından beğendiğini belirtmiştir.

Devlet erkanımız Fransa’dayken tarihimize düşmüş ilginç diyaloglar yaşanmıştır.Bunlardan ikisini aktarmak istiyorum:

Fransa İmparator’u III. Napolyon, Dışişleri Bakanı Fuat Paşa’ya:

“Girit’i kaça satarsınız” diye sorar.

“Aldığımız fiyata Majeste! Yani binlerce şehidin kanı bedeline” diye cevap verir.

Yine III. Napolyon, Fuat Paşa’ya:

“Devletiniz artık çok güçsüz.ne durumda olduğunuzun farkında mısınız!” deyince

“Majesteleri hata ediyorlar.Osmanlı öyle kuvvetli bir devlettir ki, üç asırdan beri sizler dışardan bizler içerden yıkmaya çalıştığımız halde hala yerinde duruyor’’ der.

 
Toplam blog
: 152
: 10713
Kayıt tarihi
: 16.08.07
 
 

TARİH ÖĞRETMENİ MEB DENİZLİ  AĞRI AFYON  ..