Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Sabiha Rana Melekler Yüreğinizden Öpsün

http://blog.milliyet.com.tr/sabiharana

03 Mayıs '08

 
Kategori
Edebiyat
 

Abdurrahim Karakoç ve ''Mihriban''

Abdurrahim Karakoç ve ''Mihriban''
 

Abdurrahim Karakoç


'Yâr' deyince, kalem elden düşüyor
Gözlerim görmüyor, aklım şaşıyor
Lâmbamda titreyen alev üşüyor
Aşk, kağıda yazılmıyor Mihriban.

Şiir mi dediniz?
Şiiri kim yazar mı dediniz?

Her gün birileri birilerine türlü vesilelerle şiirler yazarlar öyle değil mi?

San ki dünya şiir üzerine kurulmuştur ve öylesine herkesin elinde ve dilinde şiirler gezinir..
Aslında bizlerin bildiği kadar, çok değildir şiirler.. Yazanı da yok değildir ama şiiri şiir gibi yazanı da tespihteki tane gibidir şu dünyada.

İşte öyle bir usta Abdurrahim Karakoç.

Herkesin yazdığı şiiri yazmayan!

O öyle bir şiir yazdı ki aşk kokan, hemde buram buram..

O lambadaki alevin titrerken üşüdüğünü hisseden ve onu kalemiyle, yüreğiyle delen, dile getiren bir insan, bir şair'dir o!

İşte!

KENDİ DİLİNDEN, KENDİ TARİFİ

'Ebedî kudretin tek sahibinden alınan emir üzerine 1932 yılında dünyaya gelmişim. Çocukluğum şöyle-böyle geçti.

Kıt imkânlara, kıtlık yıllarına rağmen hâlâ o günleri özlerim. Birçok kimseye o yılları anlatsam, 'Özlenecek neresi var? ' diyebilirler, amma ben hep çocukluk yıllarımı sevdim. Şiir yazmaya küçük yaşlarda başladım. Zaten bizim oralarda her genç şiir yazar. Bu tutku başka bir meşgalenin veya işin olmayışından kaynaklanıyor gibime geliyor. Ben de avareydim, boşluğumu şiirle doldurmaya çalıstım.

Benimle şiire başlayanlar yalnızlıktan, yardımsızlıktan dökülüp gittiler.

Bana gelince:
Sağolsunlar, iktidarların ve muhalefetin irikıyım politikacıları, ihtilal cuntacıları, 'bilimsel' cüppeliler, entellektüel züppeler, millî soyguncular, sosyete parazitleri, sermaye sülükleri, zulüm-işkence makineleri, adalet katleden hukukçular, dalkavuklar, üçkağıtçılar v.s. hep bana yardımcı oldular. Şiir malzememi veren onlar, öfkemi bileyen onlar oldular. Yardımlarını inkâr etmiyorum, fakat teşekkür de etmiyorum.

Dinsizlerin değil, din düşmanlarının, yani İslâm düşmanlarının da az yardımı olmadı. Bir bakıma dinî duygularımın kuvvetlenmesine vesile oldular.

En uygun zamanda yaşadığıma inanıyorum. Yardımcılarım (!) var oldukları sürece yazmaya devam edeceğim. Allah (cc) kısmet ederse...'

Evli ve 3 çocuk babasıdır. 1984 Ekim ayından bu yana Ankara'da ikamet ediyor. Şu anda hiç bir siyasi kuruluş, hiçbir mesleki dernek üyesi değildir. Hakkın yanında olanları sözleriyle desteklese de, şahısları övmek, beğenmeyince sövmek gibi basitliği kabul etmemektedir.

Yemini var, yazabildiği müddetçe yazacak. Kim bilir nereye ve ne zamana kadar... Demiş..

Yüreklerdeki aşkı, tek titreten adam, şair diyorum ben ona.. Ve bu arada, onun yaşadığı ve yaşayacağı heryere bitimsiz sevgilerimi ve saygılarımı yolluyorum hemi de meleklerle sağ yanına..

Bu çingene için de nasıl oldu da utanmadan sıkılmadan birde kelam etmiş, gem vurmuş, Abdurrahim Karakoç gibi bir şairin, yüreğinden, kaleminden çıkmış o şiirin, o ateşin kokusuna ve de ustaların hasına desinler..

Onun şiirleri, bu yalan durdukça, dillerdeki gönüllerdeki aşklara daima yarenlik edecek.. İşte bunun için diyorum ki şair mi dediniz?

İşte şair!


Mihriban(Aşk)

Sarı saçlarına deli gönlümü
Bağlamışlar, çözülmüyor Mihriban.
Ayrılıktan zor belleme ölümü
Görmeyince sezilmiyor Mihriban.

'Yâr' deyince, kalem elden düşüyor
Gözlerim görmüyor, aklım şaşıyor
Lâmbamda titreyen alev üşüyor
Aşk, kağıda yazılmıyor Mihriban.

Önce naz, sonra söz ve sonra hile...
Sevilen, seveni düşürür dile
Seneler, asırlar değişse bile
Eski töre bozulmuyor Mihriban.

Tabiplerde ilâç yoktur yarama
Aşk deyince ötesini arama
Her nesnenin bir bitimi var ama
Aşka hudut cizilmiyor Mihriban.

Boşa bağlanmamış bülbül, gülüne
Kar koysan köz olur aşkın külüne...
Şaştım kara bahtın tahammülüne
Taşa çalsam ezilmiyor Mihriban.

Tarife sığmıyor aşkın anlamı
Ancak çeken bilir bu derdi, gamı
Bir kördüğüm baştan sona tamamı...
Çözemedim... Çözülmüyor Mihriban.

Vur Emri(sh.80)

Abdurrahim Karakoç

Ve devam edip soruyorum!

Şiir mi dediniz?
İşte şiir!

''Melekler yüreğinizden öpsün''


Gönül notum:

Çok Sevgili Alev Meisel Hanımefendiden ''Lambada titreyen ALEV üşüyor!'' adlı yazısından,

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=107384 aldığım o ruhla, Sayın Abdurrahim Karakoç ve yazdıkları

''Mihriban'' şiiri için, haddim olmaz dile gelişimdir..

Antoloji: http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp?sair=18898&siir=946544&order=tarih

Saygılarımla efendim.

Sabiha Rana

*****************************

Edebiyat Şiir: http://blog.milliyet.com.tr/Arsiv.aspx?UyeNo=612144&KategoriNo=235

Şiir: http://blog.milliyet.com.tr/Arsiv.aspx?UyeNo=612144&KategoriNo=335

 
Toplam blog
: 1989
: 4996
Kayıt tarihi
: 26.10.06
 
 

Gazeteci - Yazar (NLP Uzmanı - İlişki ve Yaşam Koçu) Yaşarken dünyayı dolaşmayı, topraktan güneşe..