Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '10

 
Kategori
Güncel
 

Aç tavuk kendini buğday ambarında görümüş!

Aç tavuk kendini buğday ambarında görümüş!
 

Hiç de aç hali yok değil mi?


Aç tavuk kendini buğday ambarında görürmüş!

Silivri’de tutuklu olarak yargılanan Albay Uğur Hürriyet yazarı Sn. Rahmi Turan’a “Silivri Esirevi” diye adlandırdığı ceza evinden yazdığı mektupta,

“İmralı’da sorguladığım Abdullah Öcalan ‘Bizim derdimiz, Doğu ve Güneydoğu değil, bütün Türkiye’ye talibiz’ demişti.” diye anlatmış.

Vay! Vay! Vay!

Bundan hiç haberim olmamıştı ve ben 24.12.2010 tarihli “Herkes konuşuyor, başbakan suskun kalıyor! Başlıklı yazımda şunu sormuştum.

“Türkiye Cumhuriyetini asimile edip büyük Kürdistan hayaliniz mi var acaba?”
Bu düşüncelerimde ne kadar haklı olduğumu şimdi daha iyi anlamış oldum. Hani aç tavuk kendisini buğday ambarında görürmüş ya! Aynen öyle.

Sn. Başbakanımız TBMM. in de Bütçe konuşmaları sırasında ekrandan göremediğimiz konuşan bir vekile şöyle seslendi.

“Sabırlı ol, 9 ay on gündür.”

Bu sözleri ile sanırım kibarca, 7 aylık doğmayın, sabırlı olun demek istedi.
Allah aşkına Sn. Erdoğan kaç 9 ay, kaç yıl geçti aradan, bunun sabrı mı kaldı artık?

Olmaz ya! Bu kadar yılda çocuk doğmuş olsa, her halde bir futbol takımı oluşurdu.

Güzel vaatlerle geldiğiniz iktidarda terör, olayları neredeyse sıfır noktasındaydı. Bir de şu karanlık, vurdulu, kırdılı, yakmalı, bombalı, Molotof kokteylli, taşlı, sopalı günlere bakalım.

Kaç gencimiz şehit oldu?

Kaç gencimiz kollarını, bacaklarını yitirdiler?

Kaç yuvanın bacası söndü?

Kaç çocuk babasız kaldı?

Analar, babalar ağladı, ağladı.

Yazmakla bitmez, anaların yüreklerinde yanan ateş hiç dinmez.

Yanlış yaptınız sayın başbakan, yanlış!

Fazla toleranslı davranıyorsunuz.

Ne asker, ne de polis dinliyorlar o kadar zarardan, ziyandan sonra arka sokaklarda kayboluyorlar.

Sokaklarda nasıl kayboluyorlar? Buhar olup uçuyorlar mı dersiniz? Buna gülüyorum artık. Biz bu kadar aciz miyiz?

Yaptıkları yanlarına kâr kalıyor.

Caydırıcı cezalar olmalıdır? O sokaklarda mutlaka bulunmalıdırlar. Milletin alın teriyle aldığı mala, oturduğu mekâna kimsenin zarar vermeye hakkı yoktur. Onların vermiş oldukları zararlar sonra bize vergi olarak dönüveriyorlar değil mi?

Artık bunlara bir son vermenin zamanıdır sanıyorum.

Sn. Atalay, “CHP ye hayret ediyorum, yanlış yapıyor, vatan bölünüyor sözleri ülkeye zarar veriyor.” diyor.

CHP yanlış yapıyorsa, siz doğrusunu yapın da görelim sn. bakan. Bunca yıldır neden yapamadınız acaba?

Adamlar kırmızıçizgilerden bahsediyorlar, özerklik istiyorlar ve İmralı’dan emir alıyorlar. Tehdit üzerine tehdit yağdırıyorlar. Daha ne olsun?

İmralı’daki kendisini kral sanıyor. Bu ne tantanadır?

Yok, odası küçükmüş, havalandırması şöyleymiş. Bari altın kaplamalı bir saraya yerleştirin olsun bitsin.

Bu adamın talimat vermesinin önüne geçmediğiniz gibi, bir de devleti temsilen görüşmeler yapıldığı iddiaları dolaşıyor ortada.

Bu ne demek ya? Bir ülkenin cumhurbaşkanından, başbakanından, ordusundan daha mı güçlüdür bu bebek katili? Ayıp oluyor.

Vatanın bölünmesine asla müsaade etmeyiz elbette ama insanların bölünmesi, bölünmek istenmesi tehlikelidir. Vahim olan budur işte.

Allahtan milletimiz sağduyuludur. Ne var ki, her sabrın bir sonu vardır değil mi?
Birileri toplumu geriyor diyorsunuz ya Sn. Başbakan, o gerenler gerçekleri anlatanlar değil, bizzat bu vatan haini olanlardır. Benim bayrağımı inkâr eden, toprağımda gözü olan herkes vatan hainidir.

Bakın Pendik’te 20 araç kundaklandı, Mardin Nusaybin’de sağlık ocağına saldıracak kadar da gözleri dönmüş bunların.

Kamu mallarına zarar veriyorlar, yakıyor yıkıyorlar. Bunlar halkı germiyor mu sanıyorsunuz?

Gerile, gerile davula döndük artık.

Biz millet olarak 7 düvele karşı İstiklal Savaşı vermişiz. Hem de ne zor şartlar altında, bugün birkaç isyancıyla, terörle baş edemiyorsak bu bizim devlet olarak ayıbımız değil midir?

Kürt sorunu diye bir şey yoktur. Bunu siz de böyle telaffuz ediyorsunuz. Bence yanlıştır bu. Tüm milletin sorunu var. Bu sorunlara ayırt etmeden bakmalıyız diye düşünüyorum.

Nedir bunlar?

İlk başta yoksulluk, sonra işsizlik ve rant. Havadan para kazananlar, bir gecede trilyoner olanlardır.

İstanbul’un, Ankara’ın, diğer kentlerin, içinde yaşayanların sorunları yok mu acaba?

Halkın çoğu ekmek aş, iş derdinde. Çoğu insanımız borç batağında. Borç yüzünden canına kıyan iş adamları, okul parasını ödeyemeyen annesinin hapse girmesini kendisine yediremeyen bir oğlun intiharı var. Türkiye bu hallere gelmiş ve artık yeter diyoruz.

Sn. Başbakan bir şeyi doğru söylediniz bugün. Türkiye’de tek dil vardır o da Türkçedir. Ben de ne Kürtçüyüm, ne de Türkçüyüm ne de başka bir şeyim. Atatürk Milliyetçisiyim. Bizim için önemli olan insandır.

O zaman insanların toplumda insanca yaşamalarını, her haktan faydalanmalarını, gerçek özgürlüğü tadarak yaşamaları için mutlu bir Türkiye yaratalım. Ne dersiniz?

Eğer bunu başaramıyorsanız, bırakın başkaları başarsın.

Çözümleri üretelim ama üretirken taviz vermeyelim. Doğru sözlere de şapka çıkartalım.

 
Toplam blog
: 375
: 801
Kayıt tarihi
: 30.04.08
 
 

İstanbul Kadıköy doğumluyum. Herhangi bir menfaat grubuna bağlanmadan, açık fikirli, dürüst, önya..