Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '09

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Acaba hiç düşündünüz mü?

Acaba hiç düşündünüz mü?
 

Gariban ve köpek


Sene kaç hatırlamıyorum. Belkide hatırlamak istemiyorum. Yine böyle kronikleşen krizlerimizden birini yaşarken iki kafadar Bodrum denen güzellikler ! diyarına tatile gittik.

Binlerce insanın barlar sokağındaki kendini tatilin keyfine teslim etmiş halde yürüdüğü o meşhur caddede elbette bizde bir keyifle dolaşıyor, arkadaşları arıyor kahkahalarla gülüyorduk....
Bir ara bir kenara oturup insanların telaşını izlemeye niyet ettik. Hani düşünen insan moduna girmeye karar verdik sanırım. İki kişillik yanlızlığımızı kalabalığın kollarına bırakıp seyre daldık.
Bir ara benim gözüm yandaki barın köpeğine takıldı. Köpek öyle delicesine havlıyor öyle delicesine bir nokaya bakarak saldırıyordu ki.... Sanırım birileri kızdırdı diye düşündüm önce
Sonra öyle bir manzarayla karşılaştım ki... Bu benim son bodrum ziyeretim oldu. Bizim Tayyibin dediği gibi daha da gelmem dedim.

Orada o binlerce tatil insanının arasında ekmek derdinde olan bir fukara adamcağız. Bar çalışanları ve sahiplerinden gayrı geçim derdini düşünen bir o vardı sanırım. Adam zaten o kalabalığın içindeki tek farkı insan dı. Üzerinde kirden rengi değişmiş uzun kollu kıyafetleri, sırtında rengi siyaha dönmüş kocaman bir çuval, elinde yarısı yırtılmış bir işçi eldiveni...
Çöplerin içinde tatil insanlarının içtiği biraların kolaların kutularını toplamaya çalışan bir gariban...
O süslü, yüksek sesli barın köpekciği dahi orada saldıracak bir gariban bulmuştu. Yada saldırmak için bir gariban kollamış yada bar sahiplerinin teşvikiyle onu hedef almıştı. BU sahip dediğim insanların da gülüşmeleri ayruca kanıma dokundu ama asıl kanıma dokunan o köpeğin bile garibanı tanıyıp ancak gücünün ona yeteceğini anlamış olmasıydı.
Vel hasıl bu benim son bodrum tatilim oldu. Daha da gitmedim.
Bu olay içimde bir yara olarak dururdu hep.. Cumartesine kadar da pek fazla kanamadı. Ama dün yine aynı olayı yaşadım.
Bu sefer şehir bodrum değil Eskişehir...
Bilenler bilir eskişehirin porsuk çayı kenarında kalan ve bodrumun barlar caddesine benzettiğim kafelerin olduğu caddesini.
Yazları havaların ısınmasıyla öğrenci kardeşlerimizin yıpun olarak ilgi gösterdiği sokak cumartesi geceleri bodrumdan farksız oluyor. Şehirler farklı, sokaklar farklı, insanlar farklı, köpek farklı gariban farklı ama...
Ne yapalım ki garibanın talihi aynı ve köpeğin saldırdığı insanın kaderleri aynı...
Ne acı değilmi..
Üzülmekten fazlasını yapabilmeyi ne kadar isterdim bilemezsiniz..

 
Toplam blog
: 20
: 573
Kayıt tarihi
: 19.01.09
 
 

Dünyayı gördüğüm gibi okuyan biriyim. Başkalarının ne gördüğü ile ilgilenmiyorum. İlginç olmayan bir..