Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '13

 
Kategori
İlişkiler
 

Acımasızlığı biz mi yaşatıyoruz karşımızdakiler mi?

KADIN ERKEK İLİŞKİLERİNE BİR VİRGÜL KOYALIM..

Sevgili dostlar, bugün uzun süredir yazmak istediğim bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum..

Aşk üzerine yıllardır yazıyorum, yazmaya da devam edeceğim.. Aslında çok zor bir konu ve ince bir nakış gibi işlenmesi gereken bir konudur aşk.. Zira her açıdan konuya yaklaşmanız lazım gelir.

Geçenlerde burada ilişkiler üzerine bir blog yazısı okudum. İlginç olan noktayı size aktarayım. Yazarım bir bayan ve kendi açısından konuyu güzel irdelemişti. Yalnız yazısında erkek bakış açısını oldukça kısa ve klasik cümlelerle yazıp blog yazısını bitirmişti. Aslında konuya her açıdan bakılması gerekmektedir. Bu zorunlu değildir.. Yalnız okuyucu konuyu değişik açılardan da değerlendirir.

Şimdi gelelim esas konumuza.. İlişkilerde nasıl hareket ediyoruz? Acımasızlıkla suçladığımız arkadaşımız, sevgilimiz dostumuz veya yeni tanıştığımız bir kişi için de geçerli olan değerler doğru birer tespit midir?

Her dönem ısrarla vurguladığım bir bakış açım vardır: Bir kişi ya iyidir ya da kötüdür. Bu kararı siz ilişkinizi yaşarken verdiniz. Ayrıldığınızda bu görüşünüz değişmesin.

Üzilebilirsiniz, kırılabilirsiniz.. Ama ileride yaşarken fevri hareket edip de dönüşü olmayan yaralara sebep olmayınız..

Dün bir arkadaşımla sohbet ediyorduk. Yeni biri ile tanıştığını kalbinin onu gördüğünde çok başka çarptığını anlattı. Onu dinlerken gözlerinde mutluluğunu gördüm. Bana dedi ki, belki dedi, bu diyaloğumda veya ilişkimde istediğim gibi bir gelişme olmayacak dedi. Ben ise sadece onu dinledim ve beklentilerinde temkinli olmasını tavsiye ettim.

Bahar aylarında insanların kendi dünyalarını renklendirme çabası mı artıyor ? Bilemiyorum.

Yalnız insanlar mutlu olsun da nasıl mutlu olurlarsa olsunlar.. Kime ne zararı olur ki bu durumun?

Taksim gezi parkından da bir gözlemi mi burada sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bir T.V. de bir röportaj izledim. Bir genç kız arkadaşımız konuşuyor:

- Taksim gezi parkında bir kaç gündür bulunuyorum. Hayatımın en güzel günlerini burada geçiriyorum dedi.

Bu sözleri dinlerken, şunu düşündüm. Acaba çok mu acımasız ve hoşgörüsüz bir toplum mu olduk?

Evet bu konuda suistimaller oluyor. Maksadını aşan işlerde yok değil. Yalnız acaba ayırt etmeksizin herkese aynı sistemle davranmak veya sert davranmak doğrumudur?

Ayrıca ölçü veya kriter nedir? Bu soruları iyi irdelemek lazım gelir.

Sevgili dostlar,ilişkiler de de acımasız ve suçlayıcı davranarak karşımızdaki sevgilimizi, dostumuzu veya arkadaşımızı kendimize yaklaştırır mıyız yoksa iyice ipleri koparır mıyız ? Kalbinizi kıran kişiye karşı aynı oranda karşılık verebilirsiniz.. Bu çok insani davranıştır.

İlişkiniz yeni başladı ise, tedbir olarakta karşınızdaki arkadaşınıza güvenmeyebilirsiniz. Yalancılıkla suçlayabilirsiniz.Bu konudaki davranışlar size ait ve sizin kişiliğinizle doğru orantılıdır.

Tahsiliniz veya kariyeriniz size bir alışkanlık veya bir bakış açısı kazandırır. Bu konuda güven, zaman, karşınızdakilerle diyalog konusundaki davranış modellerinden hangisi size uyar .. hangi yöntem doğru olandır?

Bu konuda çok yorumlar yapılabilir. Biz kendi görüşümüzü belirtelim. Herkes bir insandır. Kariyeri veya tahsili bir insanı iyi veya kötü yapamaz. Ayrıca size yaklaşımı da yanlış olabilir. Kalbinizi yaralamış olabilir. Size uygun davranmamış olabilir. Hatta sizi yaralamış olabilir.

Pekiyi ya o anda yaşadıkları.. ya onunda siz kalbini aşırı yaralamış iseniz?

Doğru davranayım derken ya hiç size uymayan hakaret dolu davranışlar içersine girmişseniz?

İnsan ilişkilerinde suçlayıcı olmak ve acımasızca yargılamak doğru bir davranış şekli değildir. Bugün siz birisine yaparsınız, bir günde biri size yapar..

Aşkta ise aşağılayıcı ve hakaret dolu sözlerle gidilen yol sizi uçuruma götürür.

son sözüm ise;

Uçuruma düşmeden tedbirli olmak lazım gelir.

Aşkla aşkta kalın.

Saygılarımla.Toprak

 

 
Toplam blog
: 146
: 842
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

Ben ticaretle uğraşan biriyim. Hobilerim arasında felsefe, sinema özellikle türk sineması, spor ö..