Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Aralık '09

 
Kategori
Güncel
 

Adalet yerini buldu..

Adalet yerini buldu..
 

Dün akşam saatlerinde beklenen haber geldi.

Anayasa Mahkemesi dün DTP'yi kapatma kararı aldı. Geç bile kalınmıştı.. Gecikmiş adalet adalet değildir derler.. Ama neyse bu seferlik böyle olsun..

DTP'nin siyasi ömrü, her gün ağızlarından fütursuzca dökülen laflara rağmen uzun sürdü. Milleti, kendimizi, TBMM'yi ayaklar altına aldık. TBMM çatısı altında bu devletin temel değerlerine her gün hakaret yağdıran bir parti.. Bizim millet olarak buna dayanmamız çok zordu ama yine de dayadık..

Demokrasi, tarihinde hiç bu kadar kötüye kullanılmamıştır herhalde.. Demokrasi, kötü niyetli insanların elinde, kötüye kullanıldı.. Demokrasi teröre hizmet etti, ettirildi..

Demokrasi adı altında terör desteklendi, terörist lidere her gün övgüler yağdırıldı...

Neyse ki artık kapatıldı..

Yalnız, partinin kapatılmasından sonra televizyonlarda konu ile ilgili yorum yapan aydınlarımız ve siyasilerimiz de ayrı bir konu..

Demokrasilerde parti kapatılmazmış.. Bal gibi de kapatılır.. Eğer o parti terör örgütünü destekliyorsa, politikasını terörle birlikte yürütüyorsa çok da güzel kapatılır..

Bir de haber bültenlerinde yayınlanan görüntüler... Her gün haber bültenlerinde taş atan çocuklar (Çocuk demeye bin şahit lazım! Çocuk dediğin kocaman taşları polislere atmaz, atamaz. Çocuk dediğin molotof kokteylini içi insan dolu otobüse fırlatmaz, molotof kokteylinin ne olduğunu bile bilmez. ) gösteriliyor. Onların bu eylemleri yapmalarındaki amaç bu zaten.. Televizyonlarda bu görüntülerin yayınlanmasını amaçlıyorlar. Sağolsun medya da bu amaca hizmet ediyor. Terör, reklamı sever. Ne kadar çok haber ve görüntü yayınlarsanız , terör o kadar büyür. Gazetecilerimizin bazı olayları görmezden gelip yayınlamamaları lazım. Böylelikle o olaylar azalacaktır..

DTP ile ilgili haberlerin de azaltılması gerekir. Hangi kanalı açsanız dakikalarca DTPliler boy gösteriyor. Tabii bu da onları kahramanlaştırıyor. Kendilerini önemli insan hissediyorlar. Tehditlerinin dozunu her gün biraz daha artırıyorlar. Medya DTP'nin de reklamını fazlasıyla yaptı bence..

Bir de İmralı'da gözümüzün içi gibi baktığımız, beslediğimiz bir insan (!) var.. Bu adam hapse atılmadı mı? Peki biz neden her haber bülteninde bu adam ne söylemiş, ağzından ne çıkmış kelimesi kelimesine öğreniyoruz. Neden o adamın televizyonlar aracılığıyla tüm dünyaya sesini duyurmasına izin veriliyor? RTÜK buna neden yasak getirmiyor? Hapisteki bir terörist dünyanın hangi ülkesinde bu kadar adam yerine konmuştur acaba? Medya bu adamı İmralı'da unutsun lütfen.. Biz de unutalım.. Yüzünü görmeyelim ve ne demiş, ne yapmış bilmeyelim.. Bilmek istemiyoruz.. Bizim medyamız aracılığıyla bir yerlere mesaj yollamasın.. Medya terörün ve teröristin ekmeğine yağ sürmesin..

Birlik olalım diyoruz.. Birlik olmak lafta olmaz.. Herkesin üzerine düşen görevler var..

Vatandaş olarak bizim çok daha bilinçli olmamız gerekiyor. Yanlışa, haksıza karşı sesimizi çıkartmalıyız, tepki göstermeliyiz..

Aydınlarımız... Biraz empati kurmaları gerekir... Acı çeken halkı anlamaları gerekir.. Samimiyetten uzak yapmacık demokrat havalarında, terörizmi destekleyen bir partinin kapatılmasına "üzüldük" ağıtları yakmamaları gerekir..

Medya.. Haber yaparken daha titiz daha itinalı olması gerekir.. "Acaba ben bu haberi yaparsam, terörü daha da desteklemiş, şımartmış olmaz mıyım?" diye kendilerine sormaları gerekir..

Devlet.. Daha kararlı, daha otoriter olmalı.. Şu an halkta devletin otoritesi, saygınlığı ayaklar altına alınmıştır kaygısı var. Devletin temel değerlerinin çiğnenemeyeceğini, çiğneyenlerin anlayacağı dilde anlatması gerekir..

Birlik olmak ancak böyle olur..

 
Toplam blog
: 8
: 6881
Kayıt tarihi
: 13.04.09
 
 

1977 Sakarya doğumluyum. İstanbul Üniversitesi Tarih bölümünden 2000 yılında mezun oldum. Özel bir..