Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mart '07

 
Kategori
Çevre Bilinci
 

Ademoğlu tabiat ananı reddedebilir misin?

Ademoğlu tabiat ananı reddedebilir misin?
 

Üç bin yıllık geçmişinin hesabını yapmayan insan, günübirlik yaşayan insandır, demiş Goethe.

Yıl 2007. İnsan oğlu nereden nereye geldi. Neydik, ne olduk?

Neler yazdı tarih, saatler neleri gösterdi.
Nasıl da yuvarlandı, akıp gitti zaman devinirken günler..
Güneş her seferinde başka bir dünyaya doğdu.

Milyonların öldüğü savaşlara beşik olmuş dünya..

Hayatların birkaç saniyede sarsılıp yıkıldığına ağlamış depremlerde..
Yeni yeşeren barışları sulamış bağrında, ağaç olsun onlar diye vazgeçmemiş şevkatinden..
Atom bombası görüş dünya, görmüş ama yenilenmeyi bilmiş..
Devrimler görmüş, darbeler..

Duvarlar görmüş kurulan ama gün geldiğinde de yıkılan. Şehirler görmüş değişen..
Haritalar görmüş gizli, gerçek...
Hastalıklar görmüş, yaralar görmüş..Kapatmaya çalışmış, derman olmaya çalışmış..
Daha neler görmüş geçirmiş dünya..
Ne anılar biriktirmiş zihninde..
Kah ağlamış, kah gülmüş ama insandan vazgeçmemiş..
Vazgeçecek mi bizden?
Vazgeçebilir mi?

Gel gör ki; kaç kuşağa, kaç nesile analık yapan dünya ne yazık ki şu an ağlıyor..

Kuruyor birer birer cevheri..

Atıyor rengi..

Neler yaptın insanoğlu sor bir kendine? Nedir bu dünyanın senden çektiği?
Ağaçları kestin, yerine yenisini diktin mi?
Cayır cayır yanarken akciğerler, ellinden geleni yaptın mı söndürmek için? Rahat nefes alabildin mi?
Sen kaç fidana can suyu verdin?
Hava biraz kapalıyken etmediğin küfürü bırakmadın ama hiç temiz hava için birşey yaptın mı? Şimdi hava kirliliği yüzünden grileşti gökyüzü, kara kara bulutları yağmurdan mı sanıyorsun sen?

Yıldızları seyrederdin hatırlar mısın geceleri? Ne güzel gecelerdi o yaz geceleri. Yakamozlar nasıl da sevişirdi denizle.. Yoldaş olurdu an gelir sana yıldızlar, an gelir yanlızlığını paylaşırdı gecelerinin. Sağ ol insanoğlu geceleri yaktığın sonu gelmez ışıklarla, ışık kirliliği yarattığın için.
Teşekkürler insanoğlu, zehirli atıklarını denizlere bıraktığın için.

Mavilikleri yok ettiğin için teşekkürler. Başın sağolsun.

Bakalım bu gidişle hala rakı balık keyfi yababilecek misin?
Ne luzumu vardı insanoğlu, zevk için bir bir avlamanın kuşları?
O kuşlar ki, zararlı böcekleri yiyecekler. O kuşlar ki seni tarım ilaçlarının fazla kullanımından koruyacak. Şimdi bas toprağa tarım ilacını ademoğlu, zehir ürünlerine bile işlesin. Hem sen artık hormonlu üretiyorsun değil mi?

Yakında yemek istesek bile saf bir elma bulamayacağız ademoğlu, ne kadar trajik değil mi? Doğru ya, sen herşeyin içinde yaramazlık bulunanı seversin.

Ah ne kadar da medenisin insanoğlu! Yere attığın bir çöpü bile almaktan acizken.
Ne kadar da medenisin, yarattığın teknolojiyle nerden nereye geldin. Pervaneler yaptın, barajlar kurdun. Hakikaten aferin ancak neden hala açık düğmeleri kapatmakta, muslukları kapatmakta üşengeçsin?

Doğa senden vazgeçtiği için mi artık çevre sorunlarıyla başbaşa olduğunu sanıyorsun?
Yoksa sen ondan vazgeçtiğin için mi sorunlar bitmek bilmiyor?
Sen ondan vazgeçebilir misin?
Ademoğlu, havvakızı tabiat ananı reddedebilir misin?
Evlatlar, ne olursa olsun analarının can parçasıdır, ama nedendir senin bu ileriyi görememezliğin?

*resim Ve İnsan'dan alınmıştır

 
Toplam blog
: 7
: 668
Kayıt tarihi
: 04.03.07
 
 

Bir küçücük kız çocuğu vardı..Penceresinden dünyaya bakıyordu..Dünya girdi gözüne, söylemeden edemed..