Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ağustos '09

 
Kategori
Siyaset
 

Adı psikolojik harp

Adı psikolojik harp
 

KTKK, ABD elciliğini "Kıbrıs'lı Türkler kendilerini Türk gibi hissetmiyor"sözüne karşı kınama eylemi


İçimizdeki son savaşın adı “Kimlik Bunalımı”. Nedir Kimlik bunalımı? Elbette bir çatışma durumudur ! İnsanın kendi varlığı ile ruhu arasında yaşanan bir çatışmadır. Tıpkı ergenlik döneminde olduğu gibi, çoğu zaman da cesaretin çekingenliğe dönüşmesine, hiç birşeyden emin olmama durumudur, hatta endişe veren bir sessizliktir, için için kaynayan, coşkulu, heyecanlı, çalkantılı, tutkulu ve fırtınalı bir dönemdir.

Dolayısıyle de böyle bir dönemde “Benlik kavramı ve benlik sınırları” belirsizdir. "Ben kimim " sorusunu çok sorar. İşte bu bunalımlı dönemde din, uyruk, iş ve yer değiştirmelerin yaşanması kolay ve mümkündür.. Neden bu kıvama getirilmek istediğimizin cevabı da zaten burdadır.

Kimlik bunalımı çeken genci, düzenli hayat sıkar. Özellikle de huzuru bozacak birşeyler yaratır. Böylece bu huzursuzluğumuzdan faydalanmak isteyenler de emellerine ulaşmış olur.

İçinde olduğumuz için farkındayız ki; gerilim dolu bu hassas süreçte maddi ve manevi tercihler arasında yaşanan bir kimlik bunalımı yaratılmak isteniyor. Yıllardır bu ülkeye olmayan ve yaratılmak istenen “kıbrıslılık” kimliği için paralar akıtılıyor.

Esasta kim olduğunu çok iyi bilen ve yıllarca, ne kimliğinden, ne de haklarından taviz vermemek icin mücadele veren Kıbrıs Türk Halkına üzerinde oyunlar oynamaya devam ediliyor. Nereden geldiğini bilsek de nasıl geldiğini geç farkedebildiğimiz bir “Psikolojik savaş” yaşamaktayız..

Neden bizim kim olduğumuz ya da ne olduğumuz birilerini rahatsız ediyor?

Sevgili okurlar, bizden bir makamı temsilen herhangi bir Kıbrıs’lı Türk, başka ülkelerin insanlarının uyruklarıyla ilgili eleştiriler yapabilir ya da bu hassas konuda iddiada bulunabilir mi? Hele de onların ülkelerinde bir görevi varsa bu kimin ne haddine..Diyelim ki İngilterede bir büyükelcimiz: ”İngilizler kendilerini İngiliz hissetmiyor” diyecek cüreti kendinde bulur muydu? Eminim ki sınır dışı edilirdi.

Bizim milliyetimiz nedense birilerini hep rahatsız ediyor..Öz’ümüzden niye rahatsız oluyorlar? Türk kelimesi niye bu kadar rahatsızlık veriyor? Bayrağımız niye bu kadar rahatsız ediyor? Varlığımızdan niye rahatsızlar?
Peki bizim herşeyimizden rahatsız olanlara karşı biz ne yapıyoruz?

Hade, yıllarca yaşanan acıları unuttunuz, bari sahip olduğunuz, kimliğinize benliğinize ve varlığınıza sahip çıkmayı biliniz..

Tabii ki, Kıbrıs Türk’üne saldırıyorlar. Çünkü Anavatan sayesinde bugün ayaktayız ve dimdik duruyoruz..Eskisinden çok daha güclü ve can güvenliğimizden endişe duymadan yaşıyoruz.. Bu durum “onları” tabii ki rahatsız eder. Gece gündüz, Kıbrıs Türklerini nasıl gücsüz kılabiliriz? Onları nasıl zayıflatırız? Nasıl aldatabiliriz? Haklarına nasıl el koyabiliriz ve varlıklarını nasıl yok edebiliriz? Diye kafa yoruyorlar... Ne üretiyorlarsa da “ya tutarsa” misali üzerimizde deniyorlar. Bu denemelere niye fırsat veriyoruz?

Kısacası savaşın değişen yöntemlerini kullanıyorlar. Her yönden ama özellikle psikolojik savaştan beklentileri büyük. Hatta bizim psikolojik zayıflığımızdan faydalanıp boğazımıza ip geçirmenin sabırsızlığıyla farkında olmadan hatalar yapıyorlar. ABD elçisi bizim kendimizi Türk hissetmediğimiz iddiasını öylesine mi ortaya attı?

Ey Amerikalı; Senin ülkende milli marşın okunurken, neden sağ elini yüreğine koyup, gözünü bayrağına dikiyorsun?

Senin milletin ve bayrağın senin için ne kadar değerli ise benim icin de o kadar değerlidir. Sen dünya devi olabilirsin, sen ülkene ve milletine olan sevgini dünyaya sığdıramayabilirsin, bizim ülkemiz küçük ama yüreğimiz çok büyük ve ülkemizi de milletimizi de yüreğimize sığdıracak kadar çok seviyoruz...

Kendimizi ne hissettiğimiz konusunda da bir şüphemiz yok !
Elbette; Kıbrıs’lı Türküz...

 
Toplam blog
: 62
: 707
Kayıt tarihi
: 18.11.08
 
 

1962 dogumluyum. Doğu Akdeniz Üniversitesi mezunu bilgisayar programcısıyım. Mesleğim gereği birçok ..