Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ağustos '10

 
Kategori
Siyaset
 

Adı:Referandum, peki ya gerçeği?

Adı:Referandum, peki ya gerçeği?
 

Kaynak:Internet


Yaklaşık üç ay önce yazmıştım, seçimlere şaibelerin karışmasından dolayı endişelendiğimden söz etmiş ve çözüm olarak da eski usul sayım yapılsın demiştim:

http://blog.milliyet.com.tr/Bir_onerim_var__nacizane_/Blog/?BlogNo=245335

……

Mail yoluyla bir bildirim vardı 18 Haziran 2010’da, referandum için seçmen listelerinin hazırlandığı ve çoğu kişinin haberdar olmadığı ve hafta sonu da kaldırılacağı yolundaydı; listelerde adımızın olup olmadığını kontrol etmemiz için uyarıyordu!

Şahsen hemen kontrolümü yaptım, oh çok şükür; ama bir dakika ya diye düşündüm, bizim muhtar zaten talep nereden gelirse gelsin yapmaz öyle şeyler!

Yapanlar var mıdır, ya da haberleri olmadan yapılabilir mi?

……

Geçen gün annemle konuşuyoruz, kaçırdığım bir haberi anlatıyor; diyor ki muhtara gittiklerinde hanelerinde kayıtlı on altı kişi görünüyormuş! Karı koca ısrar ediyorlar, bizden başka kimse yaşamıyor bizim evde diye, muhtar ise sitede dört yüz kişi görünüyor diyor!

Karı koca yine şaşkınlıkta; altı üstü üç bloklu bir site, mümkün değil 400 kişinin oy kullanması!

“Biz bu işin peşini bırakmayacağız” demişler, biraz araştırdım ama bulamadım haberi, sonucu ne olmuş onu da öğrenemedim ama son belediye seçimlerinde İzmir’de birçok belediye sınırlarının aniden değiştirildiğini çok iyi bildiğimden bana pek şaşırtıcı gelmedi!

……

Peki, bu örnekten yola çıkarak nasıl bir kontrol mekanizması oluşturulabilir?

Kontrol mekanizması oluşturulmazsa, referandumdan çıkacak sonuca nasıl güvenilebilir?

Seçimlere şaibe karıştıranların haklarında nasıl bir yargılama olabilir?

……

Ayşe Arman konuyu açmış, “Evet” mührü ile seçim yapılacakmış!

Nasıl yani, hem bilmem kaç maddelik referandum yap, hem de mühürde “Evet” olsun; eee yani boşuna bunca para yatırılıyor bu referanduma!

Resmen aldatmaca, kafa karıştırmaca!...

“HAYIR” diyenler ne yapacaklar? Mühür mü basmayacaklar, hah o zaman da geçersiz oy sayılırsa şaşırmayalım!

……

Hani biz laik bir devletiz ya, umre ziyaretlerinin ertelenmesini istemiş AKP Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, “evet” oyu verecek olanların o tarihlerde sandık başında olması amacıyla, bir de teşkilatlara da genelge göndererek 12 Eylül 2010’a kadar yurt dışına çıkışların kaldırıldığını duyurmuş!

Şu laikliğe, şu demokrasiye bir bakar mısınız!

Haa, bu arada, paylaşım sitelerinde “UNUTMA - HATIRLAT” adlı bir video var, laiklik ve demokrasi ne demekmiş, öğrenmek açısından izlenmesini ısrarla öneririm!

……

Ahh, bir de şu konu var, içimi acıtıyor, biraz şaka gibi geliyor ilk başta, Atatürk, efendim, yaşasaymış, AKP’yi destekler, hatta başkanı olmak istermiş!

Hani, az buçuk cahil Atatürkçü kesim varsa, onlardan da oy gelsin maksadında; da, Atatürk’ü anlayan adam/kadın hiç cahil kalabilir mi, işte o hesaplanmamış oy toplama telaşında!

……

Ayy, bir dakika, içimde kalmasın, bir konu daha var ille de parmak basmak istediğim!

Şimdi efendim, iyi kötü bulaşan bu yazma işlerine, biraz daha meraklı oluyor, haberi okumak yetmiyor, bir de ne yorumlar yazılmış haber altlarına diye de merak ediyor.

Gözlemlediklerimden en önemlisi AKP yandaşlarının aynı şeyleri tekrarları ve ille de Türkçe yazım kuralları konusunda çokça hataları ortak paydalarıdır…

Son dönemlerde bir tekrar daha ortaya çıktı: AK Partili değilim, ama şu/bu konuda kendilerini tebrik ediyorum, destekliyorum!”

Bu ifadeleri ilk gördüğümde çok makul karşılamıştım; olabilir, özgür iradedir, hatta ne güzeldir ki böyle samimi duygu ve düşüncelerini yazabiliyor vatandaşımız!

Ahh, ama, aynı cümle çokça tekrarlanınca, “Tüh” diyor insan, “Samimi sanmıştım, meğer ezbermiş!”

Yaa, bu da yeni bir taktikmiş meğer, hani yandaş değilim ama eğri oturup doğru konuşmak gerek tarzında…

Nasıl bir ağdır bu, anlamak mümkün değil!

……

Yani, oy kullanma hakkım elimden alınmış mı diye bakıyoruz apar topar listelere ama aklımıza gelmiyor tabii ki eklemeler yapılmış mı diye?

Her türlü taktikler uygulanıyor; adı referandum, ne için demokrasi için, offf!

……

Son İran seçimlerinde de şaibeler vardı, halkın bir bölümü ayaklanmıştı, sonrası takipten uzak kaldı!

Malum, haberlerin ülkeden çıkması yasaktı!

Kaç kişi katledildi bilemiyoruz, bilenlerin de söyleme özgürlükleri yok; ya susacak ve boyun eğecekler ya da ölecekler!..

……

Velhasıl, adı referandum, yani halk oylaması…

Gerçeği:?

Maalesef, yalnızca soru işareti!

Gülgün Karaoğlu

Ağustos,12/2010

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..