Adım adım sürgün...

Diyor ki:

- Bana bir adım atana on adımla cevap veririm.

- Bunu gerçekten yapabilecek misin?

- Kesinlikle. Kelimelerin, anlamların, düşüncelerin, yaklaşımların ve en önemlisi yüreklerin önemini bilen biriyim. Hayat, bize verilenlerin kıymetini bilmeyi öğretti bize. Bu yüzden bana bir adım atana ben on adımla yaklaşırım.

- Ben bunun doğru olduğunu düşünmüyorum. Bu her zaman lafta kalan bir şeydir. İnsanlar içinde bulunduğu durum ve o anın psikolojisini düşünmeden bunları söyler. Gün gelip böyle bir şeyle karşılaşıldığı zaman söylenenler kesinlikle gerçekleştirilmez. Lafta kalır her şey…

- Sana lafta kalacak gibi gelen birçok şey başkalarının hayatının önemli bir yerine sahiptir. Çünkü hayat felsefelerinin içine dâhil edilmiş olup, sağlam bir özle söylenmiştir.

- Düşün lütfen. Sevmediğin bir insan sana bir adım atıyor. Nasıl karşılık verirsin?

- Bu hayatın içinde her şey bizim için. Sevdiğimiz ve sevmediğimiz insanlar tabii ki olacak. Ama onların iyi niyetli yaklaşımlarını kötü algılayamazsın. Sana yaklaşımı ters mi geldi? Uygun bir şekilde yaklaşıp, doğru biçimde ifade edip o adıma cevap verebilirsin.

- Yani istemiyorsan bile onun kafasında soru işareti bırakmadan cevap ver diyorsun…

- Aynen bunu söylüyorum. Bak bunlar senin hayata ve insanlara bakışına ters gelebilir. Olaylara hep negatif yönüyle bakıyorsun. Hayat çizgini olumsuzluklar üzerine kurmuşsun. Bunu iyice düşün. Hatta çevrendeki insanlarla tartış. Sana bir önerim var. Bu konuyu adım attığını ve cevapsız kaldığını düşündüğün biriyle konuş. Adıma neden cevap vermediğini, sana nasıl sorular bıraktığını anlamaya çalış. İnsanlar farklıdırlar ve her insan seni geliştirir. Düşün ve tekrar sor bu soruyu kendine “ Bana bir adım atana ben nasıl cevap veririm?”

"Yanından ayrılıyorum. Söylediklerinde haklı olacağını düşünerek ilerliyorum. Yol uzuyor, sorular çoğalıyor. Kararımı veriyorum. Adım değil adımlar attığım insanla bunu konuşup, tartışmalıyım. Çünkü her adım sonrası onlarca soru birikti içimde. Bana sorularla dolu bir dünya bırakmaya hakkı yok.

- Bugün arkadaşlarımla konuşurken “Bana bir adım atana ben on adımla cevap veririm” dediler. Bende bunun lafta olduğunu söyledim. Sahi sen ne düşünüyorsun bu konuda?

- Duruma ve kişiye göre değişir. Kimi bir adım atar, sen bir adımla cevap verirsin. Kimi bir adım atar, on adımla cevap verirsin. Kimi bir adım atar, geri bir adım atarsın. Bazen de sana atılan adıma karşılık olarak ardına bakmadan kaçar gidersin.

- Söyledikleri, beklediğim ama duymamak, inanmamak için uğraştığım cevaplardı. Kelimeler dökülürken, derin bir çatlak oluşuyordu içimde... Adım adım yaklaşıyorum sanıyordum… Gözlerimin önündeki hayale kapılıp yürüyordum. O’nun geride kaldığını, arkasına bakmadan kaçtığını parmak uçlarım uçuruma dayandığında anladım… Artık çok geçti… Çok geride kalmıştı.

O, adım adım sürgündü… Arkasına bakmadan gidendi…
Adım attım… Her adım yeni bir sürgündü…
Sürgüne sonsuz “kardeş” oldum…
Ve sürgün hayatın kendisiydi…

Fotoğraf : http://lucem.deviantart.com/art/one-step-58080298