Adını "Fingirdek koymuştum "

Ben köpekleri çok severim ama bu minik kediyi o kadar çok sevdim ki, o da beni çok sevdi. Hergün besledim, sevdim beraber yoğun bir sevgi yaşadık. Birgün bir baktım bir erkek kedi ile -Tekir- kırıştırmakta, gözlerime inanamadım, kendi daha bebekken böyle bir işe kalkışmasına şaşırdım ! 

Veteriner hekim bir arkadaşım, kediler dört aylık olduklarında ergenliğe girer demişti: böyle çapkınlıklar yapabiliyorlarmış meğer! 

Çok güzel ve sevimli bu kediyle her geçen gün aramızda sıkı bir sevgi bağı kuruldu. İş yerindeki en candan arkadaşım ilan ettim onu. 

Adını "Fingirdek" Koydum. Çünkü hamile kalmıştı !!! 

Kendi bebekken nasıl başka bebekleri olur onlara bakabilir mi endişesi vardı içimde... 

14 Nisan 2011 Perşembe akşamı dersten çıktım, oldukça yağmurlu bir akşamdı, Veteriner hekim arkadaşım olduğunu zannettiğim birini aradım, kedi doğum yapacak yardımcı olur musun dedim, başka bir hastasına, büyükbaş bir hayvanın doğumuna yardımcı olacağını ama işi bitince geleceğini söyledi... Gelmedi ! 

Ertesi gün aramadı, yolu açık olsun; fakat benim güzel gözlü, akıllı ve sevgi dolu kedim çok zor bir doğumla mücadele vermek zorunda kalmış, bebeklerinden biri, doğum yoluna girmiş ama doğmadan ölmüştü! 

Bu kediyi zehirlemiş, kalan yavruyu, kucağıma aldım buz gibiydi, ısıttım, ısındıkça bebek rahatladı, ama annesi süt veremediği için aç ve çaresizdi. 

Cumartesi günü Ziraat Fakültesi Veterinerlik bölümüne götürdüm, orada ultrason aletinde içindeki bebek görülmedi, ama meğer, içinde bebek ölmüş, kokuşmuş ve annesini de zehirlemiş !!! 

Çok acı çekti, bağırdı, inledi bebek kedi "Fingirdek" aşkın yalnızca bir tarafa bu kadar acı vermesi akıl alır gibi değil ! 

Serum verildi, vitamin iğnesi yapıldı, kedicik uykuya daldı, sakinleşti, bebeğine bakıp bakmayacağı onu kabul edip etmeyeceği ile ilgili bilgimiz yoktu... 

Veteriner hekim Mete Polat oldukça yardımcı oldu, elinden geleni yaptı, ama kader ağlarını yoğun ve hızlı bir biçimde örmeye başladı !!! 

Bu sabah yavrusunun öldüğü haberi geldi, ben gittim, onu tekrar serum ve ilaçlarını vermek üzere Veterinerlik fakültesine götürdüm, fakat aşırı halsiz ve tepkisizdi. Beden ısısı düşmüş, komaya girmiş, nefes alış verişi yavaş, gözleri tuhaf ve donuk Fingirdeğin 17 Nisan 2011 gecesi kısacık ömrüne veda ettiği gün oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız Özal'ın ölüm yıl dönümünde, bana kısacık bir zaman da olsa sevginin çekim gücünü yaşattı, çok sevmişim meğer... 

Ölüm haberi kalbime bıçak gibi saplandı, çok üzüldüm.... 

Bir sokak kedisi veda ederken bu acımasız dünyaya yüreğimi dağladı, yeri hep özlemle ayrı kalacak yüreğimde. 

Fingirdek öldü!!! 

Çok ama çok üzgünüm .....