Adliye koridorları...

Adliyeye gidip, adliye koridorlarında saatlerce beklediniz mi ? Öncelikle hakimlerimizin, savcılarımızın ve vatandaşların çektikleri çile ve sıkıntılara hiç şahit oldunuz mu ?

Eğer avukatlar dava dosyalarını adam gibi takip etseler (işini yapan avukatlara sözüm yok) yüzlerce gereksiz dosyalar, hakimlerin önlerinde beklemiyecek… Günde yüzlerce davaya bakmayıp, yapmaları gereken işlerini yapacaklar. Benim başıma gelen sadece binlerce örneklerden birisidir…

10 Ekim 2006 tarihinde İstanbul adliyesinde saat 10 ‘00 da mahkemem var. (Aynı saatte 276 duruşma daha gözüküyor!) Sabahın dokuz buçuğunda ordayım. Sanık benim. Suçum mal beyanına bulunmamak. (Bulunduğum halde)

Konunun aslı oğlumun bir borcundan dolayı evimize icraya gelen infaz memurunun beni icra kefili (borcu kabul etmek) yapmasından kaynaklanan bir dava.

Tebligat geldiğinde 7 gün içinde mal beyanında bulunmuştum. Nedendir bilinmez, bu tür davaların çoğu, bir şekilde mal beyanı verildiği halde dava açılır (mahkemeler bu yüzden tıklım tıklım dolu)… İki saat bekledim. Mübaşir çığırıyor avukat ibrahim… Latif Başaran… Giriyorum duruşma salonuna… Hakim bey sanık oturabilir diyor, bende oturuyorum. Suçluyum ya! Başlıyor okumaya hakim… Bitiyor söyleyecekleri… Sıra bana gelince Sayın hakim bey ben bu konuyla ilgili olarak dört ay önce mal beyanında bulundum deyip, daha önce verdiğim, dosyada da bulunan, beyanın fotokopilerini mübaşire veriyorum… Hakim yazdırıp, kararı veriyor… Davayı araştıralım diye. Neyi araştıracaklar? Mal beyanın aslı dosyada, biri de bende… Davayı 2007 Mart ayına atıyor… Ve bu gün hakim önünde bulunan 276 davaya bakacak ve karar verecek…

Sayın Adalet Bakanı ne zaman değişecek yargı sistemimiz…?