Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ekim '09

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Ağır bedeller ödedik….

Ağır bedeller ödedik….
 

Yukarıdaki cümle sayın Başbakana ait. Yakın bir geçmişte sayın Başbakan “kriz bizi teğet geçecek”demişti. IMF-Dünya Bankası İstanbul toplantısında ise, “Çok ağır bedeller ödedik. Bu krizden çıkış için arayışlar içindeyiz” dedi.

Kim ödedi? Karşılığında ne aldı? Öyle ya, bir bedel ödeniyorsa muhakkak birşeyler alınmıştır, veya bir şeyler yanlış yapılmıştır. Halkın geneline baktığımızda, ortada alınmış bir şey yok. O zaman para akımı iyi iken çok yanlışlar yapılmış ki, bu gün bedel ödüyoruz. Hemde krizden dünyada en çok etkilenen ülke olarak. Umarım bu sözlerini sayın Başbakan ilerki günlerde açar da meraktan kurtuluruz.

IMF-Dünya Bankası toplantısında konuşan başkanlar, krizden etkilenenlere yardım edemediklerinden yakındılar ve bu yıl 59 milyondan fazla insanın daha işsiz kalacağını anlattılar. Bu da gösteriyor ki, vahşi kapitalizm ile insanlar arasında azda olsa bir denge unsuru olması için var olan bu kuruluşlar başarısız olmuşlardır. Bu başarısız kuruluşlar ile iş yapan ülkelerin ne kadar başarılı olacağı ise kuşkuludur.

Adı geçen kurumlar, yaptıkları çalışmaları anlatırken, en azından kriz öncesi durumu yeniden yakalamayı hedef edindiklerini söylüyorlar. Bu global kriz gökten inmedi. Onu yaratan kriz öncesi durumdu. O zamanki başarısızlıkları bu günkü krizi getirdi. Yani o zamanda başarısızdılar. Yaygın bir inanış olarak bu kurumların emperyalizmi yöneten ülkelerin çıkarları doğrultusunda çalıştığıdır ki ben de bu fikirdeyim. Krizden o ülkelerinde zarar gördüğü ortada. Bu da bu iki kurumu var eden felsefenin iflas ettiğini gösterir.

IMF bize her zaman özelleştirme tavsiyesinde bulunmuş, hatta anlaşmalara şart olarak eklemiştir. Düşününce kulağa hiç de kötü gelmiyor. Devlet üretimle, ticaretle uğraşmasın. Sonuç ise hiçde hoş değil. Devlet kar eden bütün varlıklarını bir bir sattı. Kazancı satın alanlar yaptı ve ceplerine indirdi. Böylece bireyler korundu. Kriz döneminde karsız çalışmayı içine sindirecek KİT ler olmadığı için işsizlik bu boyutlara ulaştı. Ancak aynı devlet bir kurum zarar ettiğinde devletleştiriyor. Bunun zararını da halk ödediği vergilerle karşılıyor. En yakın örnek, Abbate firması. Halk banka olan borcunu ödeyemediği için haciz edildi. Alıcı çıkmayınca12 milyon dolara Halk bankası almak zorunda kaldı. Bu parayı tabiiki vergi verenler ödeyecek. Adalet bu işin neresinde belli değil.

Özet olarak IMF ile işbirliği yapmak bizim gibi ülkelerin hep zararına olmuştur. Hani Kılavuzu karga olanın burnu……….diye bir deyiş vardır. Durum aynen öyle. Umarım yöneticilerimiz bu krizden yeterli dersi çıkarır.

Salı, 6/10/2009

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..