Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mayıs '10

 
Kategori
Futbol
 

Ağlama değmez hayat bu göz yaşlarına…

Ağlama değmez hayat bu göz yaşlarına…
 

Ligin bitmesine iki hafta sonu kaldı. Galatasaray ve Beşiktaş için bu sezon lig biraz erken bitti. Futbolun ilginçliği, çekiciliği de burada zaten. Sezon başı “en pahalı takım, uzay takımı, rüya takımı veya çift apoletli şampiyon diye lanse edilenler bir de bakıyorsunuz daha ligin bitmesine birkaç hafta varken havlu atmış. Bu ara baştan hiç de hesapta olmayan bir takım onların “yerim” dediği sırayı alıvermiş. İşte futbolun sahaları doldurtan, ekran başına kilitleyen çok önemli bir tarafı. Yalnız yöneticiler bu güzelliğe uyum sağlamakta zorlanıyor. Mesela, sevgili Adnan Polat,

“Bu sene özellikle son 10 haftadaki hakem hataları hep bir takımın lehine, diğerlerinin aleyhine yapılınca bazı soru işaretleri oluyor. Rakip takım futbolcularının ve kalecilerinin performansına bakıyoruz, orada da rahatsızlıklarımız var. Tertemiz, pırıl pırıl bir lig olmasını istiyoruz. Ama böyle bir mücadele olduğuna bir türlü inanmıyorum” diyor. Allah senin iyiliğini versin diyoruz. Acaba zirvede Fenerbahçe yerine Galatasaray olsaydı aynı demeci verecek miydi? Yoksa Fenerbahçe zirvede ise ya hakem hatalarındandır, ya da Türkiye’de futbol kalitesinin aniden düşmesinden. Bir süre sonra Galatasaray veya Beşiktaş zirveye çıktığında futbol kalitesi de yükselip zirve yapıyor. Sanırsınız kalite bu iki takımın malı onlar çıktıkça çıkıyor, indikçe iniyor.

Gazetelere bakıyorum Galatasaray Joao Alves’i gönderecek, Keita talip çıkarsa satılacak. Peki, Galatasaraylı bir taraftar olarak sorsak “sorunlu olduğu bilinen bu adamları neden aldınız” desek, acaba hakem hatası mı diyecek Galatasaray yönetimi?

Beşiktaş ise başka bir âlem. Sezona iki kupa ile girdiler ya sanırsınız artık yıllarca hep onlar şampiyon olacak. Öyle bir havaları var. Gerçi bu hava onları bir ara oldukça üşüttü, aşağılara çekti ama sona doğru yinede zirveye ortak oldular. Ve o enteresan Fenerbahçe maçı. Neymiş Biliga penaltı noktasını kazdı diye hükmen galip sayılmalıymışlar. Sen verilen penaltıyı atama, ezeli rakibini yeneme sonra başka çare kalmayınca masada başında galibiyet talep et. Bakarmısınız, maç tekrarı da istemiyorlar. Fenerbahçe’yi yenemeyeceklerine o kadar inanmışlar ki, hükmen galibiyet istiyorlar. Bakın aklımıza ne geldi.

“2004-2005 sezonunun 11. haftasına uzanalım. Fenerbahçe, 10. hafta sonunda 9 galibiyet ve 1 beraberlikle lider durumda. Hiç yenilgisi yok. Teknik direktör Daum’un takımı, İnönü’de Beşiktaş’ın konuğu oluyor. Ev sahibi ekip, 54. dakikada John Carew ve ardından 62’de Mustafa Doğan ile bir anda 2-0 öne geçiyordu. 67. Dakika ise İbrahim Üzülmez kaleye giden topu elle kesince oyundan atılıyor ve hakem Fırat Aydınus penaltı noktasını gösteriyordu., ne oluyorsa bundan sonra oluyor ve Carew penaltıyı kullanmak için hazırlanan Pierre van Hooijdonk’un ayağına basıyordu. Hakeme ayağına basıldığını söyleyen Hollandalı ise sarı kartla cezalandırılıyordu!

Maç 2-1 Beşiktaş’ın galibiyeti ile sonuçlanırken, John Carew oyundan çıkarken bu kez de Hollandalı oyuncunun suratını sert bir el hareketiyle itiyordu. Aynı maçta Sergen Yalçın ise Serhat’ın gırtlağına sarılıyor. Şimdiki Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi ile birçok ortak, ancak tek bir farklı yönü var 30 Ekim 2004 tarihli bu buluşmanın... Fenerbahçe için kaybedilen o maçtan sonra yazılanlar, Daum’un korkak bir futbol oynattırdığı yönündeydi. Ne tesadüf ki, bugün Mustafa Denizli de 4 defans ve önlerinde 3 defansif orta saha ile sahaya çıkıp aynı yönde eleştiri alıyor.

İki maç sırasında kazanılan penaltılarda Bilica ve Carew’in hareketlerinin tasvip edilecek yönü yok. Üstelik her iki oyuncu da sahada hırslarına yenik düştüklerini açıklıyor. Hatta Carew’in açıklaması daha da vahim ve diyor ki, “Pierre van Hooijdonk’un konsantrasyonunu bozmak için yaptım, futbolda bunlar var.” Şimdi gelelim aradaki farka...

Fenerbahçe’nin tavrı önemli

Fenerbahçe Kulübü, sonra yenilginin sorumlularını kendi iç bünyesinde aramış ve ne federasyon ne de John Carew’le bir polemiğe girmişti. Peki bugün Beşiktaş ne yapıyor? Her şey ortada değil mi, cevabını biliyorsunuz.”

Bu yılın flaş ekibi Bursa spor. Kendilerini tebrik ediyoruz ve başarılarının bir sezonluk olmamasını diliyoruz.

Fenerbahçe’ye de bu sığ ve kayalık denizde kürek çekerken son iki haftada aman dikkat rehavet kaza getirebilir diyoruz.

05/05/2010

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..