Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Aralık '06

 
Kategori
Tiyatro
 

Agon

Lise yıllarımda ne olacağım sorusunun cevabını ararken bir gün bir afişe gözüm takıldı. Afiş "tiyatro" eğitimi için amatörlerin arandığını yazıyordu. Bir anda irkildim, uzunca afişi inceledim. Hayran bakışlarla hayatımın kararını verdim. Benim kararım yetmezmiş gibi, bu etkilenişimi tüm arkadaşlarımla paylaştım.

2 gün sonra kadro hazırdı. Tüm arkadaşlarım tiyatroya kaydolmaya hazırdı. İkna etmem şart değildi ama benim için o kadar önemli bir karardı ki, paylaştığım herkese bulaştı demek ki..

Daha ilk dakikada yenildiğimi hissetmiştim. Arkadaşlarımla aynı sınıfa giremeyeceğimi öğrenmiştim, yaşım onlardan küçüktü. Sonra bir çözüm buldum tabi.. Her 2 gruba da katılacaktım. Yetişkinler ve çocuklar.. Arkadaşlarım elediler kendilerini zamanla.. Çünkü onlar benim hevesime ortak olarak gelmişlerdi tiyatro derslerine.. Başka kararlar aldılar, tiyatroyu bıraktılar.

Ben hiç bir fırsatı kaçırmıyordum. Her oyuna, her provaya, her derse katılıyordum. Tiyatrocu büyüklerimin okuduğu her kitabı, her dergiyi okumak da olmazsa olmazdı.

Bir dergi vardı.. Adı "Agon" Yeni tiyatro sevdalısı için ağır bir dergi denilebilirdi. Ama her satırını ezberledim ben, defalarca okuyarak. İsmini araştırdım, Agon'un ne olduğunu öğrendim. Çok çarpıcıydı. O günden sonra kendimi tarif etmek için hep "Agon" rumuzunu kullandım. Bu bana güç verdi, benim bile nedenini anlayamayacağım bir güven, bir sahiplik duygusu..

Agon'un terimsel anlamını aşmayacaksa eğer.. Ben kendi içimde başka bir tanımla pekiştirdim anlamını.. Agon, bir tiyatro ouyunundaki savı karşı savı, yani oyunu oyun yapan çatışmayı, etkileşimi anlatıyordu. Bu anlam bende, hayatın da bir oyun olduğu varsayımıyla anların yaşanmasındaki etkileşimleri anımsattı ve onunla anlam buldu.

Tiyatroya ne mi oldu.. Amatör bir heyecan olarak kaldı. Konservatuara giremedim. Geçim telaşı derken, ikinci sınıf bir heves olmak durumunda kaldı. Hala okur ve araştırırım, tiyatroya dahil olmaya çalışırım.

Bugüne kadar bana kazandırdığı öğrenme isteğine şükrederim, araştırma şevkini içime yerleştirmesine de.. Bir kesiti derinlemesine incelemeyi, objektif bakış açısının önemini ve grup olmanın keyfini tiyatrodan öğrendim.

Bana kattıkları belki "Agon" ismiyle bütünleşti, büyük bir simge oluverdi..

Tenis topu gibi bir yerden bir yere çarpan düşünceler, benimkilerle sizinkiler..bunun büyüsünü paylaşmak istedim sizlerle..

Okuduğunuz için teşekkürler!

 
Toplam blog
: 68
: 931
Kayıt tarihi
: 30.12.06
 
 

Yazmadan duramaz. Öğrenmeden duramaz. Sevmediği yerde durmaz.   ..