Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Temmuz '11

 
Kategori
Yolculuk
 

Ağrı Dağı ile Tanıştım... Palandöken'e Misafir Oldum

Ağrı Dağı ile Tanıştım... Palandöken'e Misafir Oldum
 

Ağrı dağı ve ben..:) 30/06/2011... 18:50 civarıydı sanırım.


'Tebdil-i mekanda ferahlık vardır' demişler, ne güzel demişler. 

Hızlandırılmış iş seyahati; Kelkit vadisi (Niksar, Reşadiye, Koyulhisar, Suşehri) Erzincan, Erzurum ve Ağrı ile anılarımı tazelemeye vesile oldu, iyi de oldu... Doğubayazıt ve Gürbulak'ı gördüm... Ağrı Dağı ile tanıştım ve Palandöken'e misafir oldum. 

Sabah 8' den akşam saat 22.30' a kadar nerdeyse aralıksız araç kullandım, (en sevdiğim şeylerden.:)..) zira bu kadar yer iki gündüz bir geceye ancak sığdı..:) 

Kelkit Vadisi'ndeki yol yapımı ve yedi/sekiz yıldır yaklaşık 200 km.lik alana yapılan HES çalışmaları görülmeye değer. İran sınır kapısı Gürbulak'a kadar nerdeyse aralıksız yol çalışmaları devam ediyor, geçen yıl Habur'a gitmiştim o bölgede de aynı şekilde çalışmalara tanıklık ettim, bu hoşuma gidiyor. 

Öğlen yemeğini özellikle Erzincan'a denk getirdim. Evin restaurantda enfes et döneri yedik, bayıldım hem dönere hem ekmeğe hem de özlemişim teyze oğlunu (Halis), akrabalarımı ve köylülerimi. 

Erzincan'a çok güzel çevre yolu yapılmış yeni terminal inşaatını gördüm harikaydı, yakışmış başka sevmişimdir, çocukluğumun izleri var bu şehirde.Tozunu, güneşini, lokantalarını, tren yolculuklarını, yaşamışlığım var, şivesi başka tatlı.( geliyem, gidiyem ) Siyah Erzincan üzümüyle tulum peynirinin enfes tadını da hatırlatmak isterim hatta ben böyle kıvamı güzel üzüm yemedim dersem abartmamış olurum, İslahiyenin güzel üzümlerine haksızlık olmasın..:) 

Kısa moladan sonra yol arkadaşım Kubilay beyle yola revan olduk, istikamet Gürbulak İran sınır kapısı. 

Erzurum keza aynı, çok daha güzelleşmiş bir hoş olmuş, büyümüş kış sporları yapıları serpiştirilmiş şehre, çevre yolu bitmiş geceyi burda geçirmek üzere eğlenmeden yakıt aldık, yola devam ettik. 

Ağrı'ya girdiğimizde İbrahim Çeçen Üniversitesi kampüsü ve inşaatı devam eden güzel okul binalarını görmek içimizi şenlendirdi, sevindim.. bir zamanlar (çok eski değil yakın bir zamanlar) düzgün lisesi olmayan şehirlerimize artık Üniversiteler kuruluyor, bu çook güzel bir şey. 

Ağrı'dan sonrasını ilk defa görecektim, Doğubayazıt'a doğru hafif heyecanlandım tanış olacaktım büyük Ağrı'yla ve bir süre sonra birden göründü karbeyaz tepesi Ağrı'nın, ilk uygun gördüğümüz yerde birer anı resmi çektik, (Ağrı hatırası). 

Ağrı Dağı sırlı görünüyor, büyük ama ürkütmeyen efendi bir ihtişamı var, kibirli ve sert değil, dik ve beyaz başlı, sakin, sessiz ama kendi derinliği olan bir dağ. Çıplak, örtünmeyi sevmeyen, ben buyum diyen masal dağ gibi. Hem uzak hem yakın geliyor insana, sanki dünyanın yüksek dağlarından, ülkemizin en yüksek dağı değilmiş gibi idiasız, ihtirassız mütevazi duruyor ama siz biliyorsunuz ki bu dağ bu toprakların en yüksek dağı..Böyle oldu tanışıklığımız böyle bildik kendisini ve sevdik.Büyüklüğüne, tevazusuna saygımızı sunduk içimizden ve devam ettik yanından yola.. 

Sonrası Gürbulak sınır kapısı arkası İran, merak ediyorum umarım bir gün kara yolcuğum olur havadan görmüşlüğüm var, kim bilir bir vesile de İran için çıkar. 

Dönüşte mola için Palandöken'e sözümüz vardı güneşi karşımıza alma pahasına batıya tekrar yolculuk başladı, niyetim Erzurum'da arkadaşıma Hasan Usta'nın (koç restaurant) Cağ kebabını yedirmekti yorgunluk ve geç intikal bu tadı almamızı başka vesilelere ve zamanlara bıraktırdı zaten fena yorulmuştuk, odamın pencersini sonuna kadar açtım mis gibi Palandöken havasıyla delikanlı bir uykuyla sabahı buldum.Kavun, karpuz, çay ve tulum peyniriyle ödellendirdim kendimi ağzınıza afiyet..:) 

Sonrası rutin sakin bir dönüş yolculuğu. 

Selam, sevgi, huzur, sağlık ve seyehat diliyorum.

 

 
Toplam blog
: 18
: 1436
Kayıt tarihi
: 14.03.09
 
 

............ ..