Ağrıyan sol yanım

Heyecanımız kalmadı…

Oy verecek partimiz kalmadı…

Yenilikçi fikirler, üretken politikalar, geniş kesimlere umut olacak açılımlar kalmadı.

Türkiye’nin geniş kitleleri kucaklayan, demokrat, laik ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan, özgün ekonomik ve sosyal politikalar üreten, emekten, özgürlükten yana dinamik sol kadro ve politikalara ihtiyacı var.

Uluslararası siyasette "yurtta barış, dünyada barış" sloganı korunurken, ulusal onurun korunmasına da hassasiyet gösteren dış politikalara ihtiyaç var.

Konu hakkındaki görüşünü paylaştığım Timur ER in de belirttiği gibi “Güneydoğu’ya şoven bakmayacak, bölgede etnik tuzaklar kurmayacak, feodaliteyi kişisel veya siyasal amaçlar için kullanmayacağı gibi, bu gerici yapıyı tasfiye edebilecek ve de uluslararası platformlarda batının haksız saldırı ve tutumları karşısında ezilmeyecek” bir Sola ihtiyaç var.

Bu kadrolar ülkemiz içinde var, ancak her biri bir başka oluşumun, grubun, partinin içindeler. Aralarındaki nüans farkları, kadrolaşmalar ve birkaç politik soruna bakış açısındaki ayrılıklar nedeniyle bir birleriyle mücadele etmekte ve zayıf düşmekteler.

Bugünkü haliyle, ne dikensiz gül bahçesine çevrilen, her şeye ana muhalif CHP nin bürokratik ve devletçi yapısı, ne DSP nin kadrosu, ne de SHP, ÖDP, İP gibi oy oranı itibari ile güdük kalmış partiler sola umut olabilmektedir.

Muhalefet etmekten gayrı bir icraatı olmayan, gündem yaratmaktan ziyade gündemin arkasından gelen bu partilerin, küçük hesaplarını bırakıp sinerji yaratacak yeni bir oluşumu yaratmaktan başka çareleri yoktur. Ve kullanılmayan son şans budur.

Anketlere göre bugün seçim yapılırsa iktidara en yakın parti yine AKP dir. Bu durumda hiçbir açılım yapmadan “Tehlikenin farkında olmanın” bir anlamı yoktur. Eğer bu bir tehlike ise bu konuda kılını kıpırdatmadan, elini taşın altına koymadan “bize oy verin” çağrısında bulunanlar bu tehlikenin baş sorumlusu olacaklardır. Eğer ortada tehlike falan yok da, sadece eyyamcılık yapılıyorsa bunun hesabı günü gelip mutlaka halk önünde verilecektir. Bu da ayrıca düştüğüm bir nottur.

Toplumun Solda birlik için özveri beklentisi var.
Bunun sinerji yaratabileceğine inancım var.

Düşünsel farklılıklar dinamizmin motorudur.
ÖDP nin etkin tavır ve eylem koyma biçimine, dinamik ve üretken kadrolarına,
İşçi partisinin İsviçre’de verdiği fikir hürriyeti mücadelesine,
SHP nin tecrübeli ve güven verici kadrolarına,
DSP nin samimi ve ilkeli duruşuna,
CHP nin geniş kadrosu ve birikimine ihtiyaç var.

Sinerjiyi bu güçlerin birleşmesi yaratacaktır.

Gün başarısızlığa uğradıkça kök salan liderlerin sahneden çekilme günüdür.
Gün birlik olma günüdür.

Bugün değilse ne zaman?

Fotoğraf:http://www.fotokritik.com