Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Şubat '12

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ağva'da çarşı kapatılıyor, esnafın içi kan ağlıyor

Ağva'da çarşı kapatılıyor, esnafın içi kan ağlıyor
 

Hafta sonunu geçirmek için sevdiğim ve gitmekten büyük keyif aldığım  yerlerden biri Ağva.

Sanki o sessizlik ve sakinlik içerisinde insan kendiyle yüzleşiyor.

İçsel hesaplaşmalar, yol ayrımları, olup biteni değerlendirmeler…

Cumartesi sabahı erken saatlerde Üsküdar’da buluştum arkadaşımla. Kahvaltıdan sonra yolculuğumuz başladı. Aslında ben bahar aylarında giderdim hep Şile’ye. Bu kez farklıydı. Kısa bir yolculuk, gözlemleme derken gideceğimiz yere vardık.

İki bayan bir arada olunca muhabbetin sonu gelmez tabii. Otele yerleşir yerleşmez dolaşmaya çıktık. Ağva’nın o çok sevdiğim çarşısına gittim. Her seferinde oradan ayrı bir keyif alıyorum. Otantik havası ile o çarşı gelenler için en uzun sürelerin geçirildiği yer.

El emeği ile yapılan süs eşyaları, çeşit çeşit yüzüklerin, takıların yer aldığı tezgahlar, rengarenk midye kabuklarının buz dolabı magnetleri yapıldığı, hediyelik eşyanın bol olduğu çarşı.

Gittiğimizde ilk tezgahtan itibaren dolaşmaya başlıyoruz. İlk tezgahın sahibi üzgün bir şekilde “satılan her şey geliş fiyatından bugün” diyor. Sorguladığımızda çarşının Pazartesi (bugün) belediye tarafından kapatılacağını öğreniyoruz. “Sorun ne” diye öğrenmeye çalıştığımızda, çevre esnafın çarşıdakileri istemediğini, müşteri açısından sıkıntı yaşadıklarını, bu nedenle de belediyenin bu insanları çarşısından edeceğini öğreniyoruz.

Bir kere etrafta böyle bir çarşı yok. Çarşıdakilerin, esnafın müşterisini elinden alması mümkün değil çünkü aynı kulvarda çalışmalar yapılmıyor. Etraftaki esnaf; bakkal, market, balık restaurantları ve Şile’nin sembolü şile bezlerinin satıldığı dükkanlarla dolu.

Bu çarşı ise sadece hediyelik eşya, Ağva Hatırası tarzındaki süslemelerin yapıldığı bir yer. El sanatları açısından çarşıyı aratmayacak bir dükkana rastlamak mümkün değil. Bu mantıksız olay karşısında üzülmekten alamadık kendimizi.

Çarşı’nın Ağva merkezine katkısı büyüktü. Özellikle orayı gezmek için herkesin merkeze geldiği bir müşteri potansiyeli vardı. Göl kenarındaki oteller ile merkez arasında araba mesafesiyle 5 dakikalık bir süre var. Her gidişimde bu çarşıyı gezmeye giderim. Bir daha ki gidişimde o görsel şölene tanıklık edememek beni fazlasıyla üzecek.

Çarşıdaki satıcılar kendi canlarından birini görmüş gibi anlatıyorlar bize. Kiralarını düzenli ödediklerini, muhasebe kurallarına uygun çalıştıklarını ispatlamak istercesine evraklar gösteriyor hepsi.

Halkın geçim kaynağı bu çarşı. Emekli olan kesim, maaşın yanı sıra ek gelir elde etmek ve burada çalışmak istiyor. Ev kiraları vs. düşünüldüğü gibi çokta uygun değil. Bu insanların sadece emekli maaşı ile geçinmesi imkansız.

Çevre esnafında alacağı olsun! İnsanların ekmeği ile oynayarak ne geçecek ellerine?

Kaldı ki, çarşıyı gezen dinlenmek ve yemek yemek için çevre esnafın cafe ve restaurantlarını kullanıyordu.

Hal böyle olunca üzüntü aldı hepimizi. Konuştuk, telkin etmeye çalıştık ama nafile. Bugün herkes işinin başına geçti, onlar kim bilir nerede, nasıl üzüntülü bir halde.

Çoğunluk ne düşünür bilemem ama ben bir daha ki gidişimde çarşının olmadığı merkeze gitmeyi asla düşünmüyorum.

 
Toplam blog
: 670
: 1923
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

İstanbul doğumlu. Kuantum Yaşam Koçu. EFT, NLP, ETKİLİ İLETİŞİM, BEDEN DİLİ gibi bir çok konuda e..