Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ekim '07

 
Kategori
Eğitim
 

Ah Ödevler, Vah Ödevler...

Ah Ödevler, Vah Ödevler...
 

Okul hayatının vazgeçilmez ve kanımca çoğunlukla pek de zevk alınmayan bir parçasını oluşturur ödevler. Esasen etkin kullanıldığında okul eğitiminin son derece verimli bir uzantısını oluşturabilecek ödevleri stres ve sıkıntı şekline sokabilecek bir örnekten yola çıkarak irdelemek istedim. Buna göre öğrencimize verilen ödevde kendisinden beklenenler şunlardı;

Öğrenci tarafından seçilen bir konunun internetten araştırılması,

Konuya yönelik bilgiye ulaşıp, 5 paragraflık İngilizce bir kompozisyon (essay) yazmasıydı.

Öğrenciye tanınan süre bir akşam.

(Öğrenci tüm gün eğitim yapan bir okulda eğitimini sürdürüyor.)

İnternet ya da farklı kaynaklardan edinilen bilgilerin transfer edilerek yeniden kurgulanması ve ifade edilmesi açısından oldukça verimli olabilecek böyle bir ödevde ne gibi sorunlar yaşanabilirdi?

Öncelikle bu öğrencimizin geçen yıl kullandığı kitapları, bu yıl kullanacak olduğu kitapları ve aldığı İngilizce eğitimini iyi bildiğimden kendisinden beklenen 5 paragraflık bir kompozisyonu kurgulamasının ve yazmasının mümkün olmadığını biliyordum. Bu ödev verilirken atlanan sorular neler olabilirdi;

Öğrenci bu ödevi yapabilmek için gerekli bir donanıma sahip miydi?

Bu tür bir kompozisyonu nasıl yazacağını biliyor muydu?

Kendisine onun seviyesine uygun yararlanabileceği bir internet sitesi ya da basılı bir kaynak gösterilmiş miydi?

Eğer sorulara verilen yanıtlar evet olsaydı, bu ödev sorun teşkil etmeyecekti.

Peki bu ödev nelere sebep olabilirdi ve neden sıkıntı yaratmıştı?

Öğrencimiz arkadaşlarının ve öğretmeninin önünde utanmamak için ya bir yardım alacak, ya internetteki bazı siteleri ziyaret edip bazı bilgilere ulaşarak bulacağı yazıları kes-yapıştır yapıp okula götürecek ve kendi hazırladığı bir ödev gibi öğretmenine sunacaktı. Biraz dinlenmesi gereken akşam vaktinin büyük bir bölümünü de kendisine çıkış yolu arayarak bu ödevle değerlendirmiş olacaktı. Böyle bir ödevin sonuçları neler olabilirdi?

Ona bir yol gösteren olmazsa kes yapıştır ile bir şeyleri kopya edip, kendi ürettiği bir şeymiş gibi gösterme alışkanlığını edinme tehlikesiyle baş başa kalacaktı. Ya da bunların hiç biriyle uğraşmayacak. Ertesi gün okula gittiğinde öğretmen ve arkadaşlarının gözü önünde küçük düşebilecek. Önce kendisine daha sonra da çevresindekilere olan saygısını yitirmeye başlayabilecek uzun vadede okul yaşamından da giderek uzaklaşabilecekti. Onu bu kaygılarla baş başa bırakan ve saygısını yitirmesine sebep olan bu ödevi veren eğitimciler mi? Yoksa kendisine yeterince yardımcı olamayan ailesi miydi?

Bu soruların yanıtlarını sizlere bırakıyorum. Aslında doğru adımlar atılarak verildiğinde öğrenciye çok şey kazandırabilecek bu gibi ödevlerin iyice gözden geçirilip planlanmadan verilmesi sonucunda uzun vadede sebep olabileceği birkaç önemli noktaya dikkat çekmek istedim. Bazı öğrencilerin kendilerine yeterince yol gösteremediğinden dolayı ailelerine, düştükleri durumlardan dolayı kendilerine ve onları bu duruma düşürdüklerine inandıkları öğretmenlerine saygılarını yitirmelerine neden olabilecek bu tür çalışmaları dikkatle planlayıp düzenlemek ardından da kontrollerini nitelikli yapmak gerektiğine bir kez daha değinerek yazımı noktalamak istiyorum.


Sağlıcakla kalın...

 
Toplam blog
: 12
: 3728
Kayıt tarihi
: 19.03.07
 
 

1966 Ankara doğumluyum. Ortaokul ve Liseyi TED Kayseri Koleji'nde tamamladım. Gazi İngilizce Öğretme..