Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Temmuz '10

 
Kategori
Güncel
 

Ah Şu Irgatlık Ah!....

Ah Şu Irgatlık Ah!....
 

ırgatlar tarlada


Hani derler ya kaderinde ne varsa onu çekersin. Çok doğru bir söz olduğuna inanmamak elde değil. Dinimizde kadere inanmak olduğuna göre, bizlerde kadere inanıyoruz. Memleketimin kaderinde varmış ırgatlık. Evinden, barkından, sıcacık yuvadan uzakta, gurbet elde ekmek parası peşinde koşmak, Adıyamanlıların kaderinde varmış. Biz Adıyamanlılarda kaderimse çekerim deyip her şeyi sineye çekiyoruz. Koyun misali ne tarafa sürmüşlerse, o tarafa ırgatlığa gitmişiz. Dünyanın en büyük barajlarından birisine sahip olan Adıyaman maalesef bir IRGAT KENTİ olmuştur. Barajı olmasına rağmen susuz tarım yapan bir memleket nasıl olur örneği burada. Yıllarca dünyanın en kaliteli tütününü yetiştiren ırgat kent, Tütüne getirilen kota ve tamamen yasaklanması ile birlikte köyden kente göçleri % 500 ‘le re çıkarttı. Daha önceleri işsizlik sıralamasında son sıralarda yer alan ırgat kent, Bu gün başlarda yer almaktadır. Bu uygulama sonucu yaklaşık olarak ırgat kentte 500 bin kişi etkilenmiştir. Yani tek geçimi tütün olan bir kentin elinden geçim kaynağı alınırsa sonuç bu olur. Madem sosyal devlet deniyor, sosyal devletin gerekleri yerine getirilmeliydi. Bir ürünü yasaklarken, bunun sonucunun görülmesi ve bu sonuca göre insanlara yeni iş alanları açılması gerekmektedir. Ben tüm bunları kötü yönetimlere, beceriksizliklere bağlıyorum. Bir ırgat kentli olarak tanınmak benim zoruma gidiyor. Acaba diyorum bu şekilde anılan bir ilin bürokratları ve siyasetçileri alınıyor mu? Diye de merak ediyorum. Yok canım neden alınsınlar ki, Eğer alınmış olsalardı bu gün memleketin adı ırgat kent olmazdı. Ne bileyim belki tarım kent veya sanayi kent olurdu. Üç- dört yılda bitirilemeyen 35 km. yol gözler önünde. Millet üç senede uzay mekiği yapıp uzaya gidiyor. Biz ise hala kış uykusundayız. 35 km. yolu yapamıyoruz. Uyanma vaktimiz geldi de geçiyor beyler, UYANIN.

Bugün kayısı hasat zamanı. Hatırlıyorum eskiden kayısının anavatanı eski adı ile Adıyaman, benim tabirim ile ırgat kentti. Bu gün ise kayısının vatanı Malatya. Irgatı ise doğal olarak ırgat kentlilerin olmuş. Yarım asırdır kötü yapılan siyaset sonucu bu gün bu hale gelindi. Sadece kayısı ırgatlığı değil bu şehrin kaderi İç Anadolu da patates ırgatlığı, Karadeniz’ de fındık ırgatlığı, Ege ve Harran ovasında pamuk ırgatlığı sayabildiklerim. Daha bilmediğim onlarca yerde, onlarca ırgatlık işi var. Bu saydığım yerlerin baş ırgatları her zaman Adıyamanlılar olmuştur. Bunun çözümü derhal sulu tarıma geçilmesidir. Bunun için ise alt yapı çalışmaları yapılarak kullanıma sunulması gerekmektedir. Adıyaman ovasının canlanması ve ırgatlığın bitmesi için sulama barajları yapılmalı, kanallar ile bu sular toprak ile buluşturulmalı. Alternatif ürün projeleri geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. Sanayicinin önündeki engeller kaldırılmalı, yatırımcılar için öcü olan 3. bölgeden Adıyaman çıkarılmalı ve gerçek yeri olan 4. bölgeye kaydırılmalıdır. Aksi halde yatırımcı görmemiz hayal olur. Organize sanayi bölgemiz ise bir hayalet bölgesi haline gelir. Dedim ya ırgatlık kaderimiz diye. Aslında bunu değiştirmek elimizde biliyor musunuz? Bizler birlik olup, gücümüzü gösterir isek üstesinden gelemeyeceğimiz iş yoktur.

HİDAYET ÖZDEMİR hidayetozdemir_0266@hotmail.com

 
Toplam blog
: 72
: 652
Kayıt tarihi
: 11.06.08
 
 

1966 Adıyaman doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi aynı şehirde okudum. Ankara Üniversitesi'nden..