- Kategori
- İnançlar
Ahlak'ta Kaybolmak !..
“Cinayet, tecavüz, istismar, gasp, tehdit...” hepsi var.
Televizyon ekranında ve gazete manşetlerine sığdırılabilenler bunlar sadece...
Konuştukça suçlar, günahlar çeşitleniyor, artıyor; akıl, vicdan, sabır kaldırmayacak hale geliyor.
Şimdilik bildiklerimizi gazete haberleri şöyle özetliyor: “3 cinayet, 4 çocuğa tecavüz, gasp, işkence...”
Aklını yitirenler mi ararsınız, sırra kadem basanlar mı?
Cinci Hoca yutturmacasıyla sızdığı aileyi muskalarla, şiddetle, tehditle yöneten bir sürü soytarı. Din yobazı..
Palu Ailesi’nin hikâyesini bilmiyorsanız okuyun..
Yalanlar, yükselen korku duvarının içinde hapsolmuş ruhlar ve korkunç kan dondurucu bir suç iklimi...
Bu günkü Türkiye'den manzaralar.
Zannetmeyin ki, Doğu'da veya Güney'de hayır hayır, bütün ülkede her yerde cehalet ve din ticareti.
Cehaletin boşalttığı sokaklarda din bezirgânlığıyla hâkimiyet kuran bu tipler...Yobazlar, sahte hocalar.
Yalanlarla ailenin üyelerini avcuna alıyor, kurbanlarını seçiyor, din hurafeleri ile onları eziyor, abdala çeviriyor, mallarının üstüne konuyor, işkence uyguluyor, kadınlara ve çocuklara yine ailenin gözleri önünde tecavüz ediyor.
Bu yayınlarını izlerken mide bulantısı, şaşkınlık, “Yok artık daha neler”hissi, çaresizlik, isyan, utanç, yüze/yüzlere tükürme güdüsü arasında gidip geliyorum sürekli.
Bu aile bu duruma nasıl geldi, bu toplum bu hale nasıl geldi?
Atmosferin yarattığı boşlukta kendilerine hak gördükleri zulümleri uygularken başları sıkıştıkça “Allah, hak, adalet” gibi kutsiyet taşıyan kavramları pis ağızlarında çevirip duruyorlar.Yalanla besleniyorlar.
Bu ailenin “tek bir vaka” olduğunu düşünüyorsak , fena yanılıyoruz.
Palu Ailesi’nin davasına biraz uzağa çekilerek baktığımızda inşa edilmiş toplumsal değerler yalanını görüyoruz.
İçimiz daralıyor, anlayamıyoruz, anlatamıyoruz.
ozcanvural33@hotmail.com